Table Of ContentTürk Psikoloji Dergisi, Aralık 2012, 27 (70), 1-21
Zihin Kuramı ile Çalışma Belleği, Dil Becerisi ve
Yönetici İşlevler Arasındaki Bağlantılar Küçük (36-48 ay) ve
Büyük (53-72 ay) Çocuklarda Farklılık Gösterebilir mi?
Sema Karakelle Zehra Ertuğrul
İstanbul Üniversitesi İstanbul Üniversitesi
Özet
Bu araştırmanın amacı zihin kuramı, dil, çalışma belleği ve yönetici işlevler arasındaki bağlantıları gelişimsel olarak
incelemektir. Çalışmanın diğer bir amacı ise bu değişkenlerin arasındaki doğrudan ve dolaylı ilişkileri aydınlatarak
bir zihin kuramı modeli geliştirilmesini sağlamaktır. Örneklemi 36-48 aylık 100 ve 53-72 aylık 101 olmak üzere top-
lam 201 çocuktan oluşan bu çalışmada, zihin kuramının ölçümünde iki yanlış kanı atfı testi ve bir görünüş gerçeklik
testi uygulanmıştır. Zihin kuramı ölçümlerinin yanı sıra çalışma belleği gelişiminin ölçümünde ters sayı dizisi ve dil
gelişiminin ölçümünde Türkçe Erken Dil Gelişim Testi (TEDİL) ve yönetici işlevlerin ölçümünde Boyut Değiştirerek
Kart Eşleme Görevi kullanılmıştır. Yapılan yapısal eşitlik modellemesinin sonuçlarına göre üç yaşta zihin kuramı, dil
ve çalışma belleği arasındaki ilişki örüntülerinin beş yaştan farklı olduğu ortaya çıkmıştır. Üç yaşlarında zihin kura-
mı becerisinde çalışma belleğinin, 5 yaşlarında ise dilin yordayıcı rolünün diğer değişkenlerden daha büyük olduğu
görülmüştür. Ayrıca üç yaşlarında çalışma belleği, dil becerisinin veya yönetici işlevlerin aracı rolü olmaksızın zihin
kuramını doğrudan ve pozitif yönde yordamaktadır. Beş yaşlarında ise çalışma belleğinin veya yönetici işlevlerin
aracı rolü olmaksızın dil becerisinin zihin kuramını doğrudan ve pozitif yönde yordadadığı bulunmuştur.
Anahtar kelimeler: Zihin kuramı, dil, çalışma belleği, yönetici işlevler, bayrak yarışı modeli, yapısal eşitlik model-
lemesi, Türkçe Erken Dil Gelişim Testi (TEDİL)
Abstract
The aim of this study was to investigate the developmental relations between theory of mind, language, working
memory and executive functions. It was also designed to examine direct relations as well as mediation variables to
suggest a theory of mind model. Two false belief tasks and one appearance-reality task were used to measure theory
of mind in this study in which a hundred 36-48 months old and a hundred and one 53-72 months old children partici-
pated. Beside the measures of theory of mind; language, working memory and executive functions were measured
by backward digit span, the Turkish Edition of Test of Early Language Development-Third Edition (TELD-3) and
the Dimensional Change Card Sort, respectively. The results of structural equation modeling confi rmed different
relations between theory of mind, working memory, language and executive functions for three and fi ve year olds.
For the theory of mind model of 3-year-olds, a signifi cant proportion of variance in theory of mind is accounted for
working memory above language and executive functions. On the contrary, for the theory of mind model of 5-year-
olds, a signifi cant proportion of variance in theory of mind is accounted for language above working memory and
executive functions. Also for theory of mind model of 3-year-olds, the causal relations between theory of mind and
working memory are direct and positive without the mediation of language or executive functions. For theory of
mind model of 5-year-olds, the causal relations between theory of mind and language are direct and positive without
the mediation of working memory or executive functions.
Key words: Theory of mind, language, working memory, executive functions, relay race model, structural equa-
tion modeling, Test of Early Language Development (TELD-3) - Turkish Version
Yazışma Adresi: Yrd. Doç. Dr. Sema Karakelle, İstanbul Üni., Edebiyat Fakültesi, Psikoloji Bölümü, 34459, Laleli / İstanbul, Türkiye.
E-posta: [email protected]
Yazar Notu: Bu çalışmanın verilerinin bir kısmı, birinci yazarın yüksek lisans tezi için toplanan verilerden oluşmaktadır.
2 Türk Psikoloji Dergisi
Küçük çocukların zihin hakkındaki bilgilerinin lebileceğini içselleştirir. Zihin kuramı becerisini kazanan
kaynağı veya zihnin işleyişine ilişkin anlayışı nasıl ka- çocuklar, insanların fi ziksel dünya ile çelişen kanıları
zandıkları sorusu bilişsel gelişim alanının temel ve ilgi olabileceğini ve bu kanıların kendi kanılarından fark-
çekici sorularından biridir. 1900’lerin başında, Piaget’nin lı olabileceğini anlayarak zihinsel temsil ile gerçeklik
çocukların zihin hakkındaki anlayışlarının mahiyeti üze- arasındaki farkı anlamlandırabilirler (Wellman ve ark.,
rine çalıştığı bilinmektedir. Piaget, zihnin anlaşılmasını 2001). Çocuğun yanlış kanı atfı testlerinde kanı ve ger-
(1) rüyalar, düşünceler gibi zihinsel varlıkların (mental çeklik ayrımını yaptığı gibi görünüş-gerçeklik testlerinde
entities) ve (2) eylemlere neden olan arzular, niyetler de görünüş ve gerçeklik ayrımı yapması; bir nesne için eş
gibi psikolojik nedenlerin açıklanması şeklinde iki bo- zamanlı olarak iki farklı zihinsel temsil oluşturmasını ve
yutlu olarak incelemiştir (Wellman, Cross ve Watson, bunlar arasında doğru ilişkiler kurmasını gerekmektedir
2001). Gözlem ve yorumlamalarına dayanan Piaget, 3-5 (Sodian, 2005). Gerçek ile görünen arasındaki farkı; ka-
yaş arasında işlem öncesi dönemdeki çocukların; baş- nıları ve yanlış kanıları anlama; kandırma gibi beceriler
kalarının bakış açılarının kendininkinden farklı olabile- gerçeğin farklı temsilleri olabileceğini kavramış olmayı
ceğini anlayamadıklarını ve diğerlerinin bakış açısından gerektirmektedir.
bakamadıklarını öne sürerek algısal, duygusal ve kav- Zihin kuramı kazanımlarının izlerinin 3 yaş önce-
ramsal olarak benmerkezci oldukları sonucuna varmış- sinden başladığı, 3-4 yaşlarında kanıları anlamada bir
tır. Küçük çocukların düşünce sistemlerinin araştırılması değişme yaşandığı ve okul öncesi dönemin sonrasında
zihin kuramı (Theory of Mind) kavramının literatüre da gelişmelerin görüldüğü kabul edilmektedir. Çok kü-
girişi ile farklı bir bakış açısı ve yöntem anlayışı kazan- çük bebeklerin insan-nesne ayrımı yapmaları, onların in-
mıştır. Zihin Kuramı, çocukların fi ziksel dünya, somut sanların etkin varlıklar olduğunu ve insan davranışlarının
davranışlar ve zihinsel haller arasındaki bağlantıları na- iletişimden etkilendiğini anlayabildiklerini göstermekte-
sıl kavradıkları ve bu kavrayışta ortaya çıkan değişimleri dir. Birinci yılda gelişen işaret etme, ortak ilgi kurma ve
inceleyen bir alan olarak bu temel soruya yeni yanıtlar taklit gibi beceriler vasıtasıyla çocuk, insanların niyetli
üretme iddiasını taşımaktadır. ve amaç odaklı varlıklar olduklarını öğrenmektedir. Bu
Zihin Kuramı terimi ilk kez 1978 yılında, primato- anlayış, zihin kuramının ilk işaretleri olarak ele alınma-
log Premack ve Woodruff tarafından şempanzelerin aynı lıdır (Flavel, 2000).
türden olan diğer canlıların zihinsel durumlarını anlaya- Wellman ve arkadaşları (2001) 178 çalışmadan
bilme yeteneklerinden bahsettikleri bir makalede kulla- oluşan meta analiz çalışmalarına dayanarak, farklı gö-
nılmıştır (Schneider, Schumann ve Sodian, 2005). Ancak revler kullanarak (beklenmedik yer değişikliği, beklen-
gelişim psikolojisi alanında bu paradigma, iki bağımsız medik içerik, görünüş gerçeklik veya kandırma görevi)
sorgulama hattından doğmuştur; zihinsel fi illerin (men- zihin kuramını ölçen çalışmaların çoğunun, bireysel far-
tal verbs) kullanımlarının değerlendirilmesi gibi doğru- kılıklar olsa dahi, üç yaş ile beş yaş arasında zihin kura-
dan üst bilişsel gelişimin incelenmesi ve şempanzelerin mı kazanımında önemli bir gelişme ortaya çıktığını gös-
aynı türden olan diğer canlıların zihinsel durumlarını terdiğini; 3,5 yaş öncesinde çocukların zihin kuramını
anlayabilme yetenekleri üzerine yapılan tartışmaların geçmelerinin şans faktörü ile açıklanabileceğini ancak 4
insan türüne aktarılarak çocuklarda yanlış kanıların (fal- yaştan sonra bu başarının şans üstü olduğunu söylemek-
se belief) araştırılması (Schneider, Lockl ve Fernandez tedirler. Çalışmanın sonuçlarına göre, 2,5-3 yaş çocukları
2005). Günümüz literatüründe ise zihin kuramı terimi görünen gerçekliğe dayalı cevaplar vermeye eğilimlidir.
çocukların kendileri ve başkalarının zihinleri hakkında Ancak 3,5 yaştan sonra, kanıya dayalı cevaplar verme
kuramlar geliştirdiğini belirtmekten çok daha geniş bir eğilimi ortaya çıkmaktadır. Çocuklar 4 yaş civarında,
anlamda kullanılmaktadır. Astington ve Baird (2005, s. başkalarının davranışlarına kanı ve isteklerinin rehberlik
3) zihin kuramını “İnsanları kanı, arzu, niyet ve duygu- ettiğini ve bu kanıların kendininkilerle aynı olmayabi-
ları olan zihinsel varlıklar olarak kavrama ve insanların leceğini veya yanlış olabileceğini anlamaya başlarlar.
davranış ve etkileşimlerini bu zihinsel durumlara göre Kuhn’a (2000) göre, yanlış kanıların anlaşılması, insan-
açıklayıp yorumlayabilme becerisi” olarak tanımlamak- ların iddialarını, onların kaynakları ile birleştirdiğinden
tadırlar. Zihin kuramını edinmiş olmak, kişinin, kendisi- gelişimsel olarak bir dönüm noktasıdır. Küçük yaşlarda
nin ve ötekilerin istek, niyet, kanı gibi zihinsel durumla- gelişen diğerlerinin bilgisinin kaynağını anlama, daha
rını anlayabilme; zihinsel olarak bunları temsil edebilme sonra ortaya çıkan ileri seviyedeki üst bilişsel ilerlemele-
ve diğer kişilerin kendisininkinden farklı bir zihne sahip rin temelini oluşturmaktadır. Genel olarak bir çocuğun 6
olduğunu fark edebilme yetilerine sahip olmasını ifa- yaşından önce 1. düzey; 7 yaşlarından sonra ise 2. düzey
de eder (Schneider, Schumann ve Sodian, 2005). Zihin zihin kuramı becerilerini kazanmış olduğu kabul edil-
kuramı yeterliliklerinin gelişmesiyle çocuk, gerçekliğin mektedir (Astington, Pelletiera ve Homer, 2002; Flavell,
zihinde temsil edilen bir şey olduğunu ve bu gerçekliğin 1999; Sodian, 2005).
farklı insanların zihinlerinde farklı şekillerde temsil edi-
Zihin Kuramıyla Bağlantılı Bilişsel İşlevler 3
Zihin Kuramı, Dil, Çalışma Belleği ve Yönetici İşlevler % 29, kelime bilgisi için %23 ve alıcı kelime bilgisi için
Arasındaki Bağlantılar % 12 olarak bulunmuştur. En güçlü etki büyüklüğü (%
Küçük çocukluk döneminde pek çok bilişsel işle- 44) tümleç yan cümlelerini anlamayı sağlayan söz dizi-
vin eş veya yakın zamanlı olarak geliştiği bilinmektedir. mi ve anlam bilgisi becerisi için bulunmuştur. Bu durum
Bu dönemde çocuklarda dil, çalışma belleği ve yönetici araştırmacılar tarafından, dilin söz dizimi, anlam bilgisi
işlevler gibi alanlarda hızlı ilerlemeler ortaya çıkmakta- veya kullanım bilgisi özelliklerinin zihin kuramıyla iliş-
dır. Bu bakımdan sözü geçen diğer bilişsel işlevlerin hem kili olduğu hipotezlerinin birbirine zıt olmadığını aksine
zihin kuramı ile ve hem de birbirleri ile nasıl ve neden birbirlerini tamamladıkları ve her bir dil öğesinin zihin
bağlantılı olabileceği soruları ayrıntılı olarak incelenme- kuramı kazanımı üzerinde farklı roller üstlenmesinin
ye değerdir. muhtemel olduğu şeklinde yorumlanmıştır. Çalışmada,
araştırmalarda kullanılan farklı zihin kuramı görevlerin-
Dil Gelişimi ve Zihin Kuramı de dil ile zihin kuramı arasındaki ilişkinin değişmediği
Zihin kuramı görevlerinin ağırlıklı olarak dil be- de ortaya konulmuştur.
cerilerine dayalı olması nedeniyle, dil gelişiminin zihin Dilin zihin kuramıyla hangi yönleriyle ilişkili oldu-
kuramı kazanımıyla bağlantıları hakkında çok sayıda ğunun yanında, öncelik açısından nasıl bir ilişki içerisin-
araştırma yürütülmüştür. Birçok araştırmada dil gelişimi de olduğu da araştırılan diğer bir konudur. Dil gelişimi
ile zihin kuramı kazanımı arasında güçlü ilişkiler bulun- zihin kuramını belirleyebileceği gibi, zihin kuramı da dil
muş (Astington ve Jenkins, 1999; Astington, Pelletiera gelişimini belirliyor olabilir veya hem dil gelişimi hem
ve Homer, 2002; de Villiers ve de Villiers, 2000; Mil- zihin kuramı yönetici işlevler, çalışma belleği gibi üçün-
ligan, Astington ve Dack, 2007) olmasına rağmen dilin cü bir değişkene dayanıyor olabilir.
neden, nasıl ve hangi özellikleriyle zihin kuramıyla iliş- “Dil Gelişimi, Zihin Kuramını Öngörmektedir” gö-
kili olduğu konusunda farklı sonuçlar ve görüşler mev- rüşü doğrudan ilişki ve dolaylı ilişki olmak üzere iki fark-
cuttur. Öğeleri açısından değerlendirildiğinde dilin zihin lı şekilde açıklanmaktadır. Doğrudan ilişkiyi savunanlar
kuramı ile olan bağlantıları; genel dil becerisi, anlam bu durumu dilin, temsil kazanımıyla olan bağlantısına
bilgisi (semantic) veya söz dizimi (syntactic) becerisi dayandırmaktadırlar. Bu görüşü savunan de Villiers ve
ile açıklanabileceği gibi konuşmanın pragmatik işlevi de de Villiers (2000) dil gelişiminin temsilsel kapasiteyi
önemli gözükmektedir (Astington ve Jenkins 1999; de geliştirebileceğini öne sürmektedir. de Villiers’e göre
Villiers ve de Villiers, 2000). Ayrıca bu öğelerden her- çocuğun zihinsel durumları açıklamak için karmaşık söz
hangi birinin zihin kuramıyla daha yüksek ilişki içerisin- dizimsel ve anlam bilgisel özellikleri kullanmaları daha
de olup olmadığı da tutarlı bir yanıt bulamayan diğer bir karmaşık temsil ilişkileri kurmalarını destekleyerek zi-
konudur. Bu konudaki araştırmaların bazılarında dilin hin kuramı kazanımını geliştirebilir. Başka bir deyişle
söz dizimsel özelliklerinin, anlam bilgisel özelliklerine dil, temsilleri yapılandırarak düzenlenmesini sağladığı
göre zihin kuramıyla daha güçlü ilişkili olduğu (Asting- için yanlış kanı atfı görevlerinde fi ziksel dünya ile çeli-
ton ve Jenkins, 1999; de Villiers ve de Villiers, 2000; şen kanıları düzenlemede bir sorun yaşanmamaktadır.
Schneider ve ark., 2005) bulunurken bazılarında genel Dil gelişiminin zihin kuramını dolaylı olarak ön-
dil becerisinin (Cutting ve Dunn, 1999) veya kelime bil- gördüğünü belirten görüş ise zihin kuramı görevlerinin
gisinin (Wellman ve ark., 2001) daha önemli olduğu be- gerektirdiği dil becerisine odaklanmaktadır. Örneğin
lirtilmektedir. Literatürdeki dil-zihin kuramı ilişkisi ile beklenmedik yer testinde anlatılan olayı anlamak ve
ilgili alternatif görüşleri değerlendirmek için, Milligan sözel cevaplar vermek için belirli bir dil yetisine sahip
ve arkadaşları (2007) hem dil ile zihin kuramı arasındaki olmak gerekmektedir. Bu görüşe göre, küçük çocuk-
ilişkinin yönünü ve hem de dilin hangi özellikleriyle ve lar zihinsel temsillere ulaşamadıklarından değil, kısıtlı
neden zihin kuramıyla ilişkili olduğu sorusunu cevap- dil becerileri nedeniyle olayı anlamadıklarından veya
lamak üzere 104 araştırmayı kapsayan bir meta analiz cevaplarını sözel olarak ifade edemediklerinden zihin
çalışması yapmışlardır. Ayrıca kullanılan zihin kuramı kuramı görevlerinden geçememektedirler. Burada zihin
görevleri ve yaş gibi demografi k bilgiler açısından dil- kuramının dil becerisi gerektirdiği görüşünden ziyade
zihin kuramı ilişkisinin değişip değişmediğini incelen- zihin kuramı görevlerinin dil becerisi gerektirdiği görü-
miştir. Çalışmanın sonuçları, dil gelişimi ve zihin kura- şü hâkimdir. Bu görüşü, dilin rolünün azaltıldığı zihin
mı arasında yaştan bağımsız, çift tarafl ı anlamlı bir ilişki kuramı görevleriyle ve işitme engelli çocuklarla test
olduğunu ortaya koymuştur. Buna göre hem dil becerisi etmek mümkün gözükmektedir. Çocukların dilin rolü-
ilerideki zihin kuramını hem de zihin kuramı ilerideki nü azaltan görevlerde standart zihin kuramı görevlerine
dil becerisini belirlemekte fakat dilin zihin kuramı üze- göre daha yüksek performans göstermeleri durumunda,
rindeki nedensel rolü daha güçlü gözükmektedir. Dil zihinsel temsilleri tutabildiklerini fakat bunu sınırlı dil
performansının zihin kuramı gelişimi üzerindeki etki becerileri nedeniyle gösteremediklerini söylemek müm-
büyüklüğü genel dil becerisi için % 27, söz dizimi için kün olabilir. Bu konuda de Villiers (2005) işitme engel-
4 Türk Psikoloji Dergisi
li çocuklarda hem standart beklenmedik yer ve zaman gibi diğer yapılarda meydana gelen gelişmeler ile açıkla-
testini kullanan hem de dilin görevini kısmen azaltan nabileceğini savunmaktadır. Başka bir deyişle, dil zihin
veya dil gerektirmeyen testler kullanmıştır. İşitme en- kuramı arasındaki ilişki doğrudan gerçekleşmemektedir.
gelli çocukların dilin testteki rolünü farklı düzeylerde Dil ve zihin kuramı becerilerindeki gelişmelerin aynı de-
tutan üç zihin kuramı görevinde de benzer performans ğişkenden kaynaklandığının bulunması durumunda dil
göstermesi zihin kuramı görevlerinde kullanılan dilin ve zihin kuramı görevlerinin aynı değişkeni ölçtüğünü
miktar veya zorluğunun belirleyici bir rol oynamadığı söylemek mümkün olabilir (Slade ve Ruffman, 2005).
şeklinde yorumlanmıştır. Sonuç olarak zihin kuramının Dahası dilin bu değişkeni daha iyi ölçmesinden dolayı
kazanımında dilin nedensel bir görevi olduğu fakat zihin dilin, zihin kuramını belirliyormuş gibi görünmesine ne-
kuramı görevlerinde kullanılan dilin zorluk derecesinin den olabileceği öne sürülmektedir (Astington ve Jenkins,
ve miktarının önemli olmadığı iddia edilmiştir. 1999). Böyle bir durumda dil ile zihin kuramı arasındaki
Dilin zihin kuramı üzerindeki nedensel rolüne, zi- bağlantının nedensel özelliğini kaybetmesi mümkündür.
hin kuramı görevlerinin gerektirdiği dil becerisinin ne- Bu nedenle dil ve zihin kuramı arasındaki ilişkinin ince-
den olduğunu savunan görüş düşük olasılıklı olarak nite- lenmesinde çalışma belleği ya da yönetici işlevler gibi
lendirilse de (Astington ve Jenkins, 1999; de Villiers ve diğer değişkenlerin olası rollerinin göz önüne alınması
de Villiers, 2000) bu görüşü destekleyen araştırmalar da önem kazanmaktadır.
bulunmaktadır (de Villiers, 2005; Lee, Olson ve Torran-
ce, 1999). Örneğin Siegel ve Beattie’nin (1991, akt. de Çalışma Belleği ve Zihin Kuramı
Villiers, 2005) “A topunu nerede arayacak?” sorusunu, Çalışma belleği ve zihin kuramındaki ilerlemeler
“A topunu önce nerede arayacak?” şeklinde değiştirerek gelişimsel olarak aynı zamanlarda gerçekleşmektedir.
sorması 3 yaşların zihin kuramı görevleri performansla- Ancak, bu durumun dil gelişiminde olduğu gibi, rastlan-
rını anlamlı derecede arttırmıştır. Yönergenin ifadesin- tısal olmaktan çok daha fazla bir anlamı olduğu düşü-
deki bu değişiklik, çocukların kullanılan ifade nedeniyle nülmektedir. Çalışma belleği ile zihin kuramı arasındaki
yönergeyi yanlış anlamalarını engelleyerek görevlerde ilişkiyi açıklayan iki görüş bulunmaktadır: Açıklama
kullanılan dilin önemini göstermektedir. (explanation) ve ortaya çıkma (emergence).
“Zihin Kuramı Dil Gelişimini Öngörmektedir” Açıklama görüşüne göre, zihin kuramı belirli de-
görüşü, çocukların zihinsel temsil kazanımlarının dil recede çalışma belleği gerektirmektedir. Bunun nedeni
gelişimine destek olduğunu savunmaktadır (Astington mevcut zihin kuramı becerisinin açıklanmasında(ortaya
ve Jenkins, 1999). Buna göre zihin kuramı becerisi konulmasında) çalışma belleğinin görev almasıdır. An-
geliştikçe çocukların dil performansları da artmaktadır. cak bu ilişkinin zihin kuramının gelişiminde değil sadece
Bu nedensel bağlantı zihin kuramı kazanımının işaretle- açığa çıkarılmasında geçerli olduğu öne sürülmektedir.
rinden ortak ilgi kurma ve insanların niyetleri olduğunu Başka bir deyişle; zihin kuramını kazanmış bir çocuk
anlama ile kelime bilgisi kazanımı arasında da görülebil- dahi, zihin kuramının açıklanması (ifadesi) çalışma bel-
mektedir (Baldwin ve Moses, 2001; akt. Slade ve Ruff- leğini gerektirdiğinden, bu görevlerde iyi performans
man, 2005). İnsanların niyetleri olduğunun anlaşılması gösteremeyebilmektedir. Böylelikle çocukların zihin
çocuğun, yetişkinin hangi nesneye atıf yaptığını anlama- kuramı görevlerini başaramamalarının nedeni zihin ku-
sını kolaylaştırmaktadır. Böylece yetişkin yeni bir nesne ramını kazanamamış olmalarından değil mevcut çalışma
hakkında konuştuğunda çocuk atıf yapılan nesneyi anla- belleği kapasitelerinin sınırlılığından kaynaklanmış olur.
yarak kelime bilgisi kazanımını daha hızlı gerçekleştire- Ancak zihin kuramı açığa çıkarıldıktan sonra zihin kura-
bilmektedir (Slade ve Ruffman, 2005). Sonuç olarak or- mı gelişiminde çalışma belleğinin bir etkisi olmadığı öne
tak ilgi kurmak ve niyetlilik durumunu anlamak, kelime sürülmektedir. Açıklama akımının öncülerinden olan ve
bilgisi kazanımında dolayısıyla dil gelişiminde önemli modüler kuram geleneğinden gelen Fodor (1992) zihin
gözükmektedir. Bununla beraber, zihin kuramı kazanan kuramının doğuştan getirildiğini fakat işlemsel kaynak-
çocuk, başkalarının onun bilmediği şeyleri bilebileceğini lardaki sınırlılık nedeniyle bu becerinin erken yaşlarda
ve onun bildiği şeyleri bilmeyebileceğini anlamaktadır. ifade edilemediğini savunmaktadır. Fodor’a göre zihin
Böylelikle diyaloglarını karşısındakinin bilgi, kanı gibi kuramı gelişiminde çalışma belleği rol almamakta fakat
zihinsel durumlarını da göz önüne alarak devam ettire- zihin kuramı becerilerinin ortaya konulması çalışma bel-
bilmektedir (Milligan ve ark., 2007). Tam tersine zihin leğinin işlemsel kaynaklarına dayanmaktadır. Dört yaş-
kuramını kazanmamış çocuklar, başkalarının kendisin- larında işlemsel kaynaklarda görülen gelişimle beraber
den farklı kanıları olabileceğini anlayamadıklarından bu doğuştan gelen zihin kuramı becerileri de açıklanabil-
durum dil becerilerine de yansımaktadır. mekte ve zihin kuramı görevlerinde başarıya ulaşılmak-
“Dil ile Zihin Kuramı İlişkisi Üçüncü Bir Değişkene tadır. Açıklama görüşünü destekleyen ampirik çalışma-
Dayanmaktadır” görüşü, dilde ve zihin kuramında mey- lardan biri Slade ve Ruffman’ın (2005) zihin kuramı,
dana gelen gelişmelerin çalışma belleği, yönetici işlevler dil ve çalışma belleği arasındaki ilişkileri incelediği altı
Zihin Kuramıyla Bağlantılı Bilişsel İşlevler 5
aylık boylamsal çalışmasıdır. Slade ve Ruffman, ilk öl- revinde ‘kutuda şeker var’ olan orijinal temsil zihinde
çümdeki çalışma belleği etkisi sabit tutulduğunda, zihin tutulurken, buna ‘kutuda kalem var’ temsili eklenmekte
kuramının ikinci ölçümdeki çalışma belleği performansı- ve bu yeni gelen temsille birlikte temsiller arasında bir
nı öngöremediğini bulmuşlardır. Bu bulgu zihin kuramı ilişki kurulması gerekmektedir. Böylece orijinal temsil
görevlerinde başarıya ulaşmak için farklı perspektifl eri yeniden şekillenmekte ve çocuk arkadaşının kutuda şe-
zihinde tutmamız gerektiğini ve bunu çalışma belleği sa- ker olduğunu düşüneceğini söyleyebilmektedir. Gordon
yesinde gerçekleştirdiğimizi desteklemekte ve zihin ku- ve Olson (1998) çalışma belleği ölçümü için çift görev
ramı gelişiminin çalışma belleği ile açıklanamayacağını kullandıkları çalışmalarında; çocuklardan ilk görev ola-
göstermektedir. rak bebek, kaşık ve oyuncak arabayı isimlendirmesini ve
Ortaya Çıkma görüşünde ise çalışma belleğinin sa- saymasını, ikinci görev olarak ise oyuncak kurbağa, para
dece zihin kuramının açıklanmasında değil gelişiminde ve anahtarı isimlendirirken parmağını masaya vurmasını
de rol aldığı savunulmaktadır. Dolayısıyla bu yaklaşım istemişlerdir. Bu çift görevler ile ölçülen çalışma belleği
çalışma belleğinin rolünü daha aktif görmektedir. Buna ile zihin kuramı arasında .64 gibi yüksek bir korelasyon
göre zihinsel durumlara ve alternatif perspektifl ere ulaş- bulunmuştur. Araştırmacılar, çalışma belleği ile zihin ku-
mak için belirli bir çalışma belleği kapasitesine ihtiyaç ramı arasındaki bu yüksek ilişkiyi; hem çift görev hem
duyulmaktadır. Çalışma belleğinin işlemleme kapasitesi de zihin kuramı görevlerinin çalışma belleğinin benzer
arttıkça bu zihinsel durumlar ve alternatif perspektifl ere becerilerine dayanmasına bağlamıştır. Diğer bir ifadeyle,
ulaşmada da bir ilerleme yaşanmaktadır. Böylece zihin bu görevlerde sadece temsiller zihinde tutulmamış aynı
kuramının gelişimine çalışma belleğinin katkısı söz ko- zamanda yeni temsillerin katılmasıyla orijinal temsiller
nusu olmaktadır. Zihin kuramı görevleri işitsel bilginin farklı formlara dönüştürülmüştür ve bu çalışma belleği
işlenmesi ve depolanmasını gerektirdiğinden bu görevler aracılığıyla gerçekleştirilmiştir. Gordon ve Olson’a göre,
sırasında fonolojik döngü ile malumat girişi olmaktadır. bu zihinde tutma ve ilişki kurma sürecinde çalışma bel-
Ayrıca zihin kuramı görevlerinde çocuğa sunulan karma- leği rol oynamaktadır. Böylece çalışma belleği kapasite-
şık durumlarda gerçekliğin ve gerçeklikle çelişen fark- sindeki gelişim, temsiller arasındaki ilişkilerin kurulma-
lı kanıların zihinde tutulması gerekmektedir. Bu farklı sını desteklemekte bu da zihin kuramı ile çalışma belleği
perspektifl eri zihinde tutma becerisi çalışma belleği ilişkisini açıklamaktadır.
aracılığıyla gerçekleştiğinden zihin kuramı görevlerinin
geçilmesi aşamasında çalışma belleği önemli bir konu- Yönetici İşlevler ve Zihin Kuramı
ma sahiptir. Örneğin yanlış kanı atfı testlerinde çocuğun Yönetici işlevler ile zihin kuramına ilişkin yeterli-
hem gerçekliğin hem de gerçeklikle çelişen kanıların liklerin her ikisinin de yaklaşık 4 yaşlarında kazanıldık-
temsilini zihninde tutabilmesi için çalışma belleğine be- ları ve aralarında pozitif yönde ilişki bulunduğunu bildi-
lirli bir rol düşmektedir. Slade, Sodian, Taylor ve Keenan ren çalışmalar mevcuttur (Carlson ve ark., 2002; Hughes
(1998) tarafından yürütülen bir çalışmada zihin kuramı ve Ensor, 2005; Perner ve Lang, 1999; Schneider, Lockl
ile çalışma belleği arasındaki ilişkinin yaş veya dil gibi ve Fernandez, 2005). Örneğin Schneider, Lockl ve
ortak ana paydalara dayanmadığı; yaş ve dil kontrol edil- Fernandez (2005) bu iki yapı arasındaki korelasyonla-
diğinde de sabit kaldığı ortaya konulmuştur. Araştırmacı- rın, araştırmalarda ortalama olarak .60 ile .70 arasında
lar bu bulguya dayanarak, temsillerin hem tutulmasında bulunduğunu belirterek aradaki yüksek ilişkiye dikkat
hem de düzenlenmesinde çalışma belleğinin rol aldığını çekmiştir. Ancak bu bağlantının nasıl açıklanabileceği
öne sürmektedirler. Çalışma belleğindeki sınırlılık nede- ile ilgili olarak farklı görüşler bulunmaktadır. Hughes ve
niyle çocuk, yanlış kanısı olan bir kişinin yanlış kanıla- Ensor’a (2005) göre, bu açıklamalar en az üç başlık al-
rına uygun davranacağını anlamak için gereken temsil- tında toplanabilmektedir: (1) Nöroanatomik yakınlık, (2)
sel düzenlemeyi gerçekleştirememekte ve zihin kuramı ortaya çıkma (emergence) ve açığa çıkma (expression).
görevlerinde başarıya ulaşamamaktadır. Yeterli çalışma Nöroanatomik yakınlık görüşüne göre bağımsız
belleği olan çocuk ise kişinin bir gerçeklik hakkındaki işlevler olarak görünen zihin kuramı ve yönetici işlev-
yanlış kanıları olduğunu temsili olarak zihninde tutup ler, bitişik sinir alt yapılarına (neural substrates) bağımlı
düzenleyebilmekte ve zihin kuramı görevlerini geçe- olarak oluşmaktadır. Dolayısıyla aralarındaki ilişki nöro-
bilmektedir. Benzer olarak, Gordon ve Olson da (1998) anatomik yakınlıklarından kaynaklanmaktadır. Ancak bu
zihin kuramı kazanımı için görünüş ve gerçeklik olmak bulgu yetişkinlerden elde edilen verilere dayalı olduğu
üzere iki temsilin aralarında ilişki oluşturularak zihinde için küçük çocuklar hakkında yorum yaparken dikkatli
tutulması görüşünü savunmaktadır. Buna göre, sadece olmak gerekmektedir (Hughes ve Ensor, 2005). Ayrıca,
temsillerin zihinde tutulması değil, bu temsil tutulurken 4 yaşlarında gelişen beyin yapılarının her iki becerinin
ilgili başka temsillerin de eklenebilmesi ve yeni temsille de paralel zamanlarda gerçekleşmesini sağladığı öne
birlikte orijinal temsile dönülüp başka formlara sokula- sürülmektedir. Prefrontal korteks (Ozonoff, Pennington
bilmesi gerekmektedir. Örneğin beklenmedik içerik gö- ve Rogers, 1991; akt. Perner ve Lang, 1999) ve beynin
6 Türk Psikoloji Dergisi
sağ lobu (Happe, 1999; akt. Perner ve Lang, 1999) hem işlevler becerilerinin sınırlılığından kaynaklanmaktadır.
yönetici işlevler hem de zihin kuramı becerisi açısından Beş yaş çocukları ise gelişen yönetici işlev kapasiteleri
önemli gözükmektedir. ile birlikte ikinci bir kurala geçiş yapmakta problem ya-
Ortaya Çıkma görüşüne göre, çocuklar eğer yöne- şamamaktadırlar. Zelazo’ya göre 3 yaş çocukları zihinsel
tici işlevler becerileri gelişmiş ise zihin kuramı görevle- temsillere sahip olmalarına rağmen temsilsel esnekliğe
rinde başarılı olmakta veya bozuk/gelişmemiş yönetici (representational fl exibility) sahip olmadıklarından tem-
işlevlere sahip iseler başarısız olmaktadırlar. Bunun tam sillerini harekete (action) dönüştürmekte sorun yaşa-
tersini de söylemek mümkündür. Dolayısıyla, yönetici maktadırlar. Başka bir deyişle iki kural düşünebilme-
işlevler ile zihin kuramı arasındaki bağlantı ölçümde lerine rağmen iki kuralı birlikte temsil edememekte ve
kullanılan görevler temelinde değil işlevsel temelde ele aralarında ilişki kuramamaktadırlar. Çocukların bilişsel
alınmakta, zihin kuramına veya yönetici işlevlere diğe- esneklik kazanmamış olmaları kural değiştirememeleri-
rinin gelişiminde işlevsel bir rol verilmektedir. Örneğin ne neden olmaktadır. Zihin kuramı ile yönetici işlevler
Perner hem yönetici işlevler hem de zihin kuramı bece- arasında güçlü ilişkiler bulunmasının altında işte bu tem-
rilerinin kazanılması için zihinsel durumların davranış- silsel esneklik kazanımı yatmaktadır (Muller, Zelazo ve
lar üzerinde nedensel bir rolü olduğunun anlaşılması Imrisek, 2005).
gerektiğini belirtmektedir. Burada vurgulanan insanların
amaçları doğrultusunda davrandıklarından öte, insan- Dil, Çalışma Belleği ve Yönetici İşlevler ile
ların zihinsel durumlarına uygun olarak davrandıkları Zihin Kuramının Bağlantıları Bize Ne Söyleyebilir?
anlayışının kazanılmasıdır. Bunun için çocuğun, zihnin Literatürde zihin kuramının dil ile olan ilişkisini
temsilsel özelliğini anlaması gerekmektedir. Zihinsel inceleyen çalışmalara sıkça rastlamamıza rağmen çoğu
durumların temsilsel olduğunu ve kendi zihinlerinde araştırmada çalışma belleği ve/veya yönetici işlevler
oluşturduklarını anlayan çocuklar zihin kuramı kazan- göz ardı edilmekte veya kontrol değişkeni olarak ele
mış olarak nitelendirilmektedirler. Perner, öncelikle üst alınmaktadır. Schneider, Lockl ve Fernandez (2005)
temsilsel becerilerin kazanılmasının yani zihin kuramı- kuramsal olarak bağlantılı görülen dil, çalışma belleği,
nın gelişmesinin gerektiğini daha sonra üst temsillerin yönetici işlevler ve zihin kuramı arasındaki ilişkilerin
kontrolünün mümkün olabileceğini belirterek zihin ku- ampirik olarak ayrı ayrı incelendiğini, ancak belirten
ramının yönetici işlevler üzerinde nedensel rolü oldu- tüm bu değişkenlerin birlikte ele alınması gerektiğini
ğunu savunmaktadır. Böylece 4 yaşlarında gelişen üst savunmaktadırlar. Çalışmalarında bu yapıların gelişi-
temsil becerisinin nedensel etkisi olduğu ve aynı dün- mini boylamsal olarak inceleyerek dil ile zihin kuramı
yanın farklı şekillerde temsil edilebileceği anlayışının arasındaki ilişkide yönetici işlevler veya çalışma belleği-
kazanılması ile hem yönetici işlevlerin hem de zihin nin etkili olup olmadığını araştırmışlardır. Bunun için 3
kuramının kazanımı gerçekleşmektedir (Kloo ve Perner, yaşındaki 176 çocuk 6 ay aralıklarla toplam 3 kez zihin
2003; Perner ve Lang, 1999). Aksine, Carlson, Mandell kuramı görevleri, dil gelişimi testi, yönetici işlevler ve
ve Williams’ın (2004) yönetici işlevler ile zihin kuramı çalışma belleği testlerine tabi tutulmuştur. Araştırmanın
arasındaki gelişimsel ilişkiyi araştırdıkları çalışmaları, bulgularına göre dil gelişimi ileri olan çocuklar çalışma
dil düzeyi kontrol edildiğinde bile, 24 aylıkken ölçülen belleği, zihin kuramı ve yönetici işlevlerde de daha iyi
yönetici işlevler becerilerinin 39 aylıkken ölçülen zihin performans göstermektedirler. Üç yaş çocuklarının zihin
kuramı becerisini yordadığını ve çift tarafl ı etki olmadı- kuramı gelişimlerinin dil gelişimine dayandığı bulunur-
ğını göstermektedir. ken çalışma belleğinin veya yönetici işlevlerin ilerideki
Açığa Çıkma görüşü ise bu iki yapı arasındaki zihin kuramı performansına etkisi anlamlı bulunmamış-
ilişkiyi, zihin kuramı görevleri ile yönetici işlevler gö- tır. Zihin kuramının yönetici işlevler üzerindeki olası
revlerinin gerektirdiği dil, çalışma belleği ve ketleme etkileri incelendiğinde de zihin kuramının yönetici iş-
(inhibisyon) gibi ortak bazı becerilere dayandırmaktadır. levleri belirleyici rolü bulunmamıştır. Bu bulgular dil ile
Örneğin, Zelazo ve Frye (1998) tarafından yönetici iş- zihin kuramı ilişkisinde yönetici işlevlerin veya çalışma
levlerin gelişimi ve açıklaması için ortaya atılan Bilişsel belleğinin etkisinin olmadığı şeklinde yorumlanmıştır.
Karmaşıklık ve Kontrol Kuramına (Complexity Control Çalışma belleğinin zihin kuramı ile olan ilişkisi ise hiç
Theory (CCT) göre, 4-5 yaşlarında iki temsil arasında bir yaşta anlamlı bulunmamıştır. Sonuç olarak, bu çalış-
ilişki kurmayı sağlayan muhakeme yetisinin gelişmesi mada 3-4 yaşları arasında zihin kuramı gelişiminin dile
zihin kuramı açısından çok önemlidir. Çocukların kar- dayandığı ortaya çıkarken çalışma belleğinin ve yönetici
maşık “eğer (if)” kuralları üretebilmeleri zihinsel du- işlevlerin bu gelişimde anlamlı bir rolü bulunmamıştır.
rumlar arasında ilişki kurabildiklerini göstermektedir ve Ancak, farklı sonuçlar elde eden çalışmalarda bu-
zihin kuramı görevlerinde başarılı olmak “eğer” kuralla- lunmaktadır. Carlson ve arkadaşları (2002), yanlış kanı
rının üretilmesine bağlıdır. Zelazo’ya (2003) göre 3 yaş atfı testlerini geçmek için çocuğun gerekli temsilleri
çocuklarının kuralı değiştirememelerinin nedeni yönetici çalışma belleği aracılığıyla zihninde tutması gerektiğini
Zihin Kuramıyla Bağlantılı Bilişsel İşlevler 7
belirtmiştir. Ancak tek başına çalışma belleğinin buna varyansların zihin kuramı puanına anlamlı katkıda bu-
yeterli olmadığını, yönetici işlevler ve çalışma belleğinin lunduğunu göstermiştir. Yaş kontrol altına alındığında,
birlikte rol aldığını öne sürmüşlerdir. Buna göre sadece zihin kuramındaki yaş farklılıklarının açıklanmasında
çalışma belleği veya sadece yönetici işlevler ölçümleriy- kelime bilgisi ve sayı dizisi anlamlı olmuştur. Araştırma-
le zihin kuramı arasında zayıf bir ilişki bulunurken hem cılara göre, fonolojik çalışma belleğinin ve dil becerisi-
çalışma belleği hem de yönetici işlevler gerektiren gö- nin ikinci dereceden yanlış kanı atfı testi performansını
revlerin zihin kuramıyla kuvvetli bir ilişkisi bulunmuş- belirlemesi, aynı zamanda zihin kuramındaki yaşa bağlı
tur. Bunun nedeni zihin kuramı görevlerinin; temsillerin değişimleri de açıklamaktadır. Bu bulgular doğrultusun-
çalışma belleği aracılığıyla tutulmasının yanında, ço- da yazarlar, zihin kuramındaki gelişimsel değişimlerin
cuğun gerçekliği ketleyerek sadece temsiller üzerinden çalışma belleği ve dil becerisinde yaşa bağlı meydana
cevap vermesini de gerektirmesidir. Bu nedenle yanlış gelen değişimler ile açıklandığı yorumunu yapmışlar;
kanı atfı testlerinde çalışma belleği ve yönetici işlevlerin okul öncesi dönemde çalışma belleğinin ve dilin, zihin
birlikte rol aldığı düşünülmektedir. kuramının ve hatta bilişsel gelişimin iki farklı kaynağı
Slade ve Ruffmann (2005) çalışmalarında dilin zi- olduğunu iddia etmişlerdir.
hin kuramını ve zihin kuramının dili belirleyici etkisi- Bu çerçevede araştırmacılar zihin kuramı, çalışma
ne ve bu ilişkideki çalışma belleğinin olası aracı rolüne belleği ve sözel yetenek arasındaki gelişimsel bağımlı-
odaklanmışlardır. Ayrıca dilin hangi özellikleriyle zihin lıkları açıklayan bayrak yarışı (Relay Race Model) isimli
kuramı ile ilişkili olduğu araştırılmıştır. Ortalama yaşları hipotetik bir model öne sürmüşlerdir. Bayrak yarışı mo-
3 yaş 8 ay olan 44 çocuk üzerinde 6 ay aralıklarla iki otu- deli Şekil 1’de gösterilmiştir.
rum gerçekleştirilmiştir. Çocuklara zihin kuramı ölçümü Bu modele göre, 2-3 yaşlarında fonolojik çalışma
için beklenmedik yer ve beklenmedik içerik testi; dil öl- belleği, dil söz dizimi ve anlam bilgisi yeteneklerinin
çümü için söz dizimi ve anlam bilgisi testleri ve çalışma gelişimini engellemekte ve bilişsel gelişimin hızını ayar-
belleği ölçümü için ters sayı dizisinin kelimelerle olan lamaktadır. 5-6 yaşlarına gelindiğinde ise bu işlev fono-
versiyonu uygulanmıştır. Bulgulara göre, zihin kuramı lojik çalışma belleğinden dil becerisine (anlam bilgisi)
gelişiminin çalışma belleğine veya çalışma belleği ge- geçmekte ve bilişsel gelişimin belirleyicisi dil gelişimi
lişiminin zihin kuramına dayanmadığı görülmüş ve dil olmaktadır. Böylece dil ve çalışma belleği gelişimi, zihin
ile zihin kuramı arasında çift tarafl ı bağlantılar gözlem- kuramının bir sonucu olmak yerine iki bağımsız kaynağı
lenmiştir. Zihin kuramı ilerideki dil gelişimini destekle- olarak ele alınmakta ve 3 yaş döneminde çalışma belle-
diği gibi dil gelişimi de ilerideki zihin kuramı gelişimini ğinin ve 5 yaş döneminde ise dilin yordayıcı etkisinin
desteklemektedir. Ancak zihin kuramının dil gelişimine daha büyük olacağı öne sürülmektedir.
dayandığı bulgusu daha güçlüdür. Son olarak, dilin hem Bayrak yarışı modeli, araştırmacılar tarafından be-
söz dizimi hem de anlam bilgisi özelliklerinin ilerideki lirtildiği gibi, istatistiksel kanıtlara dayanmaktan çok çı-
zihin kuramını belirlediği bulunarak dilin anlam bilgisi karımlara dayalıdır. Bunun en önemli nedenlerinden biri
ve söz dizimsel özellikleri ile zihin kuramının ilişkili ol- kullandıkları analiz yöntemlerinin nedensel açıklamalar
duğu ortaya konulmuştur. yapamaması ve ilişkiye odaklanmasıdır. Yazarlar hipote-
Zihin kuramının hem dil hem de çalışma belleği ile tik olan bu modelin nedensel açıklamaları mümkün kılan
olan ilişkisini inceleyen diğer bir çalışma, Hasselhorn, istatistiksel yöntemlerle test edilmesi gerektiğini belirt-
Mahler ve Grube’un (2005) zihin kuramı gelişimindeki mektedirler.
yaş farklılıklarını ve zihin kuramı, çalışma belleği ve dil Bu modelde de olduğu gibi, zihin kuramının diğer
arasındaki ilişkilerin gelişimini belirlemek üzere düzen- bilişsel işlevlere bağlantılarını inceleyen çalışmaların
lenmiş araştırmalarıdır. İki farklı katılımcı grubundan çoğunun özünde korelasyonlara dayalı olmasının yanın-
toplanan veriler ayrı ayrı ve birlikte analiz edilerek ince- da diğer bir önemli sorunu aracılık etkilerinin dikkate
lenmiştir. Birlikte yapılan analizlerde kısmi korelasyon- alınmamakta olmasıdır. Oysa ki her iki işlev de hem dil
lar hesaplanarak 4 yaş öncesi grubu için birinci derece- hem de zihin kuramı ile ilişkili olduğu için, dil becerisi
den yanlış kanı atfı testi ile fonolojik çalışma belleğinin ile zihin kuramı arasındaki ilişkide aracı bir rol oyna-
ve anlam bilgisinin ilişkili olduğu bulunmuştur. İkinci maları mümkün olabilir. Eğer böyle bir aracı etki varsa
dereceden yanlış kanı atfı ise 5-6 yaş grubunda hem söz çalışma belleği ve/veya yönetici işlevler kontrol edildi-
dizimi ve anlam bilgisi hem de fonolojik çalışma bel- ğinde, dil ile zihin kuramı arasındaki ilişkinin ortadan
leği ile ilişkili bulunmuştur. Bu bulgu yazarlar tarafın- kalkması mümkün olabilir. Örneğin, Hasselhorn ve ar-
dan çalışma belleği ve dil becerileri gelişen çocukların kadaşları (2005) tarafından önerilen bayrak yarışı mo-
zihin kuramı becerilerinin de gelişmiş olduğu şeklinde delinde 2-3 yaşlarında çalışma belleğinin, 5-6 yaşlarında
yorumlanmıştır. Kovaryans analizleri ile de zihin kura- ise dil becerisinin zihin kuramının ve bilişsel gelişimin
mı gelişiminin kısmi korelasyonlara bağlı olup olmadığı belirleyicisi olduğunun iddia edilmesi aşikâr bir aracı-
test edilmiştir. Bulgular söz dizimi hariç diğer tüm ko- lık sorunu ortaya çıkarmaktadır. Çünkü bu durumda 3
8 Türk Psikoloji Dergisi
Fonolojik Çalışma Belleği
Dil (Sözdizimi, Anlam bilgisi)
1.Dereceden Zihin Kuramı
2.Dereceden Zihin Kuramı
12ay 42ay 72ay
Şekil 1. Hipotetik Bayrak Yarışı Modeli (Hasselhorn ve ark., 2005)
yaşlarında çalışma belleği dil gelişimini desteklediği bulunması durumunda aracılık analizleri yapılacaktır.
için, gelişen dil becerisi ile zihin kuramı kazanımının Aracılık analizleri ile dil becerisinin, çalışma belleğinin
desteklenmiş görüneceği düşünülebilir. Benzer şekilde veya yönetici işlevlerin zihin kuramı üzerindeki olası
erken yaşlarda zihin kuramının açığa çıkarılmasında ça- yordayıcı etkisi hakkındaki farklı yorumlamaları test et-
lışma belleği bir rol üstlenmiş fakat 5 yaşlarındaki zihin mek mümkün olacaktır. Böylece üç yaşlarında çalışma
kuramı gelişiminde nedensel bir rol oynamamış olabilir. belleğinin yönetici işlevler ve dil becerisi aracılığıyla mı
Sonuç olarak zihin kuramının; dil becerisi ile ilişkisinde yoksa doğrudan mı zihin kuramı kazanımını desteklediği
çalışma belleğinin ve çalışma belleğiyle ilişkisinde ise ortaya çıkacaktır. Benzer şekilde beş yaşlarında dil bece-
dil becerisinin aracılık rolü üstlenmesi olasıdır. Benzer risinin yönetici işlevler ve çalışma belleği aracılığıyla mı
bir bağlantı bu modelde yer verilmemiş olan yönetici iş- yoksa doğrudan mı zihin kuramı kazanımını desteklediği
levler için de öne sürülebilir. Astington ve Jenkins 1999 görülmüş olacaktır. Bu çerçevede araştırmanın hipotez-
yılındaki çalışmalarında, dil gelişiminin zihin kuramı leri aşağıdaki gibi belirlenmiştir:
üzerinde nedensel bir rolü olduğunu ortaya koymakla 1.Hipotez: Küçük yaş grubunda hem dil becerisi
birlikte çalışmada, çalışma belleği veya yönetici işlev- hem de çalışma belleği ve hem de yönetici işlevler zihin
ler gibi değişkenlere yer verilmediğine dikkat çekmiştir. kuramının anlamlı yordayıcılarıdır ancak çalışma belle-
Dil ile zihin kuramı arasındaki ilişkinin bu değişkenlerle ğinin zihin kuramını yordayıcı gücü dil becerisinin ve
açıklanma olasılığı mevcut bulunduğundan, elde ettiği yönetici işlevlerin yordayıcı gücünden daha fazladır.
bulguların farklı şekilde de yorumlanması mümkündür. 2.Hipotez: Küçük yaş grubu için öne sürülen mo-
Bu nedenle olası bütün değişkenlerin ve aracı etkilerinin dele göre çalışma belleğinin zihin kuramının önemli bir
incelenmesi farklı yorumlamaları değerlendirmek açı- yordayıcısı olduğunun bulunması durumunda bu bağlan-
sından gerekli gözükmektedir. tı, dilin aracı rolü olmaksızın doğrudan ve pozitif yönde
Bu noktalardan hareketle bu araştırmanın temel olacaktır.
amacı zihin kuramı, yönetici işlevler, dil ve çalışma bel- 3.Hipotez: Küçük yaş grubu için öne sürülen mo-
leği arasındaki gelişimsel bağlantıları iki farklı yaş gru- dele göre çalışma belleğinin zihin kuramının önemli bir
bunda inceleyerek yaşlara göre farklılaşan ilişkiler olup yordayıcısı olduğunun bulunması durumunda bu bağlan-
olmadığının değerlendirilmesidir. Dolayısıyla bayrak tı, yönetici işlevlerin aracı rolü olmaksızın doğrudan ve
yarışı modeli, yönetici işlevler de dâhil edilerek sınan- pozitif yönde olacaktır.
mış olacaktır. Bu çalışmada istatistiksel yöntem olarak 4. Hipotez: Büyük yaş grubunda hem dil becerisi
yapısal eşitlik modellemesinin kullanılması tüm bu ne- hem çalışma belleği ve hem de yönetici işlevler zihin
densel çıkarımların, hem doğrudan ve hem de aracılık kuramının anlamlı yordayıcılarıdır ancak dil becerisinin
ilişkileri göz önüne alınarak incelenmesini mümkün hale zihin kuramını yordayıcı gücü çalışma belleğinin ve yö-
getirmektedir. Modelde önerildiği gibi zihin kuramının netici işlevlerin yordayıcı gücünden daha fazladır.
küçük yaş grubunda çalışma belleği tarafından ve büyük 5. Hipotez: Büyük yaş grubu için öne sürülen mo-
yaş grubunda ise dil tarafından daha güçlü yordandığının dele göre, dil becerisinin zihin kuramının önemli bir yor-
Zihin Kuramıyla Bağlantılı Bilişsel İşlevler 9
dayıcısı olduğunun bulunması durumunda bu bağlantı, rin etkileri incelenmiş ve kullanılan nesnelerin aldatıcılık
çalışma belleğinin aracı rolü olmaksızın doğrudan ve düzeyinin yapılan hatalar ile ilişkili olmadığı bulunmuş-
pozitif yönde olacaktır. tur. Dolayısıyla şimdiye kadar yürütülen araştırmalarda,
6. Hipotez: Büyük yaş grubu için öne sürülen mo- bu görev için kullanılan nesnelerin birbirinden farklı ola-
dele göre, dil becerisinin zihin kuramının önemli bir yor- bildiği görülmektedir.
dayıcısı olduğunun bulunması durumunda bu bağlantı, Bu uygulamada da ruj görünümlü kalem; balık gö-
yönetici işlevlerin aracı rolü olmaksızın doğrudan ve rünümlü çakmak ve çikolata görünümlü kalem kutusu
pozitif yönde olacaktır. kullanılmıştır. Nesneler katılımcılara sıra ile gösteril-
mekte ve her bir nesne için önce “bu nedir?” sorusu so-
Yöntem rularak cevabı alınmakta, daha sonra gerçek işlevi göste-
rilmekte ve katılımcının da gerçek işlevi isimlendirmesi
Örneklem beklenmektedir. Daha sonra 2 test sorusu sorulmaktadır:
Araştırma, İstanbul’da bulunan beş okul öncesi Birinci soru (temsili kimlik) “bu X gibi mi görü-
eğitim kurumuna devam eden 36-48 ay arası 100 ve 53- nüyor yoksa Y gibi mi görünüyor?” şeklindedir. İkinci
72 ay arası 101 olmak üzere toplam 201 çocuk (n = 92, soru (gerçek kimlik) ise “Peki aslında tam olarak bu bir
kız
n = 109) üzerinde yürütülmüştür. Çalışmada 36-48 ay X midir yoksa Y midir?” şeklindedir.
erkek
arasındaki çocuklar küçük yaş grubu, 53-72 ay arasında- Görünüş-gerçeklik testinde her objenin görünüş ve
ki çocuklar ise büyük yaş grubu olarak isimlendirilerek gerçeklik puanı ayrı hesaplanmış daha sonra bu puanlar
incelenmiştir. toplanarak görünüş-gerçeklik toplam puanı hesaplan-
Yaş ortalaması 43.78 ay (S = 3.17) olan küçük yaş mıştır. Bir objenin hem temsili hem gerçek kimliğinin
grubunun demografi k bilgileri incelendiğinde, grubun 47 doğru belirlenmesi durumunda 1 puan verilmiştir. Obje-
kız ve 53 erkekten oluştuğu; annelerinin % 4.05’inin ilk lerden temsili veya gerçek kimliklerinden en az birinin
veya ortaokul, % 27.02’sinin lise, % 68.91’i üniversite bilinmediği durumda ise 0 puan verilmiştir. Böylece top-
mezunu iken babalarının % 3.92’sinin ilk veya ortaokul, lam görünüş- gerçeklik testinden alınabilecek en yüksek
% 21.56’sının lise, % 74.50’sinin üniversite mezunu ol- puan 3 en düşük puan ise 0 olarak belirlenmiştir.
duğu; annelerin % 90.11’inin, babaların ise % 100’ünün Beklenmedik İçerik Görevi. Gopnik ve Astington
bir işte çalıştıkları ve ebeveynlerin % 95’inin birlikte ya- (1988) tarafından geliştirilen bu görevde çocuklar ta-
şadıkları belirlenmiştir. rafından iyi bilinen bir şeker kutusu ve kalemler kulla-
Yaş ortalaması 62.51 ay (S = 6.28) olan büyük yaş nılmaktadır. Bu çalışmada ülkemizde tanınırlığı yüksek
grubu ise 45 kız ve 56 erkek oluşmakta ve annelerinin % olan bonibon kutusu kullanılmıştır. Bonibon kutusunun
3.7’si ilk veya ortaokul, % 28.39’u lise, % 67.91’i üniver- içine önceden kalemler konulmuştur. Katılımcıya boni-
site mezunu iken babalarının % 7.69’u ilk veya ortaokul, bon kutusu gösterilmekte ve içinde ne olduğu sorulmak-
% 31.86’sı lise, % 60.45’i üniversite mezunu olduğu; an- tadır. Bonibon, şeker, çikolata, jelibon ve benzeri bir ce-
nelerinin % 95.88’inin, babalarının ise % 100’ünün bir vap alınması beklenmektedir. Daha sonra, katılımcıdan
işte çalıştıkları ve ebeveynlerin % 96.04’ünün birlikte kutuyu açıp içine bakması istenmektedir. İçinde kalem
yaşadıkları belirlenmiştir. olduğunu görüp söyledikten sonra, kutu kapatılmakta ve
1 test sorusu sorulmaktadır: “Şimdi sınıftan A’yı (arka-
Veri Toplama Araçları daşının adı) çağırsak, Ona böyle kapağı kapalıyken gös-
Demografi k bilgiler Çocuklar için Kişisel Bilgi For- tersek, sonra içinde ne olduğunu sorsak, sence kalem mi
mu vasıtasıyla toplanmıştır. Zihin kuramı ölçümleri için der yoksa bonibon mu der?”
Görünüş-Gerçeklik Görevi, Beklenmedik İçerik Görevi Bu görevde yöneltilen bir test sorusuna verilen
ve Beklenmedik Yer Değişikliği Görevi; çalışma belleği doğru cevap 1, yanlış cevap 0 olarak puanlanmıştır. Böy-
ölçümleri için ters sayı dizisi ve dil gelişimlerini değer- lece beklenmedik içerik testinden alınabilecek en yüksek
lendirmek için Türkçe Erken Dil Gelişim Testi (TEDİL) puan 1 en düşük puan 0 olarak belirlenmiştir.
kullanılmıştır. Beklenmedik Yer Değişikliği Görevi. Baron-
Zihin Kuramının Ölçümü Cohen, Leslie ve Perner (1985) tarafından geliştirilen
Görünüş Gerçeklik Görevi. Flavell, Flavell ve bu görev kendi ile başkasının kanılarını birbirinden ayırt
Green (1983) tarafından geliştirilen bu görevde farklı bir etmeyi ve ikinci bir kişinin zihin durumuna atıfta bulun-
şeymiş gibi görünen fakat aslında farklı bir işlevi olan mayı değerlendirmektedir.
nesneler kullanılmakta ve çocuğun nesnenin gerçek kim- Malzeme 2 küçük boy bebek; 2 küçük kutu (sarı
liği ile temsili kimliği arasında ayrım yapabilmesi bek- ve mavi) ve küçük bir toptan oluşmaktadır. Uygulama
lenmektedir. Deak, Ray ve Brenneman (2003) tarafından sürecinde malzemeler tanıtıldıktan sonra, “A odasında
yapılan bir çalışmada, görünüş-gerçeklik görevlerinde topuyla oynuyor, sonra topunu mavi kutunun içine ko-
kullanılan farklı aldatıcılıktaki (deceptiveness) nesnele- yuyor ve bahçeye çıkıyor. O yokken B odaya geliyor ve
10 Türk Psikoloji Dergisi
topu alarak onunla oynuyor. Çıkarken de topu sarı kutu- ye ve Türk kültürüne uygunluğu için gerekli düzeltme-
nun içine koyuyor” şeklinde bir hikâye anlatılmaktadır. ler yapıldıktan sonra yapılan pilot çalışma ile maddeler
Burada “A topu nereye koymuştu?” ve “B topu nereye mevcut halini almıştır. Testin ismi de kullanım kolaylığı
koymuştu?” olmak üzere iki kontrol sorusu sorulmakta- nedeniyle Türkçe Erken Dil Gelişim Testi (TEDİL) ola-
dır. Daha sonra “A odasına dönüyor ve topuyla oynamak rak uyarlanmıştır. TEDİL’in güvenirlik çalışmasında,
istiyor” denilmekte ve 3 test sorusu yöneltilmektedir. alfa iç turtalılık katsayıları, farklı yaş grupları ve farklı
Birinci soru (bilgi sorusu) “A topunun nerede olduğunu demografi k alt gruplarda her iki form ve alt testler için
biliyor mu yoksa bilmiyor mu?”; ikinci soru (düşünme .86 ile .98 arasında bulunmuştur. Test-tekrar test yöntemi
sorusu) “A topunun nerede olduğunu düşünüyor?” ve sonucunda korelasyon katsayıları A formu için Alıcı Dil
üçüncü soru (eylem sorusu) ”A topunu nerede araya- .96 ve İfade Edici Dil .89 olarak bulunmuştur. Uygula-
cak?” şeklindedir. Son olarak hikâyenin anlaşılıp anla- yıcılar arası her iki formu ve alt testleri puanlamada %
şılmadığını belirlemek üzere, “Top gerçekten nerede” ve 100 bir uyuşma ve .99 korelasyon katsayısı bulunmuş-
“Top önceden neredeydi” şeklinde iki kontrol sorusu so- tur. TEDİL’in yapı geçerliği için yapılan analizlerde,
rulmaktadır. Hikaye anlatılırken aynı zamanda bebekler Alıcı Dil ve İfade Edici Dil alt testleri için korelâsyon
uygun şekilde hareket ettirilerek canlandırılmaktadır. katsayısının .87 ile .91 arasında olduğu görülmüştür. Bu
Beklenmedik yer görevinde kontrol sorularını doğ- çalışmada Türkçe Erken Dil Gelişim Testi (TEDİL) A
ru cevaplayamayanlar analize dâhil edilmemiştir. Kont- formu uygulanmıştır.
rol sorularını doğru cevaplayanların, üç test sorusundan Bireysel olarak uygulanan TEDİL renkli resimler-
her birine verdikleri doğru cevaplar 1, yanlış cevaplar 0 den oluşan kitapçık ve küp, bebek gibi objeler gerek-
olarak puanlanmıştır. Böylece beklenmedik yer testinden tirmektedir. Bu test, söylenen kelimeyi resim kitapçık-
alınabilecek en düşük puan 0, en yüksek puan ise 3’tür. larında gösterme, sözel yönergeleri anlama ve sorulara
Zihin kuramı puanı, beklenmedik yer değişikliği sözel olarak yanıt verme gibi beceriler gerektirmektedir.
görevi, beklenmedik içerik görevi ve görünüş-gerçeklik TEDİL testine çocuğun yaşına uygun maddeden başlan-
görevinden alınan puanların toplamıdır. Alınabilecek en makta ve başlangıç aşamasında çocuk üst üste 3 doğru
düşük zihin kuramı puanı 0, en büyük zihin kuramı puanı yanıt veremezse birer madde geriye gidilerek çocuğun
ise 7’dir. üst üste üç doğru yanıt verebildiği nokta belirlenmek-
Türkçe Erken Dil Gelişim Testi (TEDİL). Erken tedir. Bu nokta çocuğun taban puanını oluşturmaktadır.
Dil Gelişim Testi - Üçüncü Edisyonu (Test of Early Çocuğa doğru tepki ölçütüne uygun cevap verdiği her
Languge Development-Third Edition, TELD-3) Hresko madde için 1 puan verilmektedir. Çocuğun üst üste üç
ve arkadaşları (1999) tarafından 2 (24 ay) ila 8 yaş (95 yanlış cevap verdiği noktada ise test sonlandırılmakta
ay) arasındaki çocukların alıcı ve ifade edici sözel dil ve bu nokta çocuğun tavan puanı olarak saptanmaktadır.
becerilerini belirlemek amacıyla geliştirilmiş bir testtir. Taban puanın altındaki her madde doğru, tavan puanın
TELD-3 testi çocukların dil bozukluklarını belirleme, dil üstündeki her madde yanlış olarak kabul edilerek ço-
gelişim süreçlerine dair bilgi verme, dil gelişimlerinin cuğun testten aldığı ham puanlar hesaplanmaktadır. Bu
zayıf ve güçlü yanlarını gösterme ve araştırma yapma çalışmada ham puanlar kullanılmıştır.
gibi farklı amaçlar için kullanılmak üzere geliştirilmiştir. Çalışma Belleğinin Ölçümü
TELD-3 A ve B formları olmak üzere iki paralel form Çocukların çalışma belleğinin ölçümünde kullanı-
içermektedir. Her iki form da Alıcı ve İfade Edici olmak lan testlerden biri ters sayı dizileridir. Ters sayı dizileri
üzere iki test ve her test anlam bilgisi ve sözdizimi ol- testi eş zamanlı olarak hem sayıların depolanma ve sayı
mak üzere iki boyuttan oluşmaktadır. A formunda Alıcı dizilişlerinin ters çevrilerek işleme süreçlerini kapsa-
Dil alt testinde 24 anlam bilgisi ve 13 sözdizimini öl- makta hem de bunlara bağlı olarak çalışma belleğinin sı-
çen madde ve İfade Edici alt testinde 22 anlam bilgisi nırlı dikkat sistemine dayanmaktadır (Gathercole, Allo-
ve 17 sözdizimini ölçen madde bulunmaktadır. Hresko way, 2008). Bu nedenle ters sayı dizileri testi, Çocuklar
tarafından testin cronbach alfa güvenilirliği katsayıları, için Çalışma Belleği Test Bataryası (Pickering ve Gat-
7 yaş A ve B formunda Alıcı ve İfade Edici Dil kısım- hercole, 2001) gibi standart çalışma belleği testlerinde
larında .80’nin üzerinde iki değer bulunurken diğer tüm yer almakta ve birçok araştırmada (Alloway, Gatherco-
kısımlarda .90’nın üzerinde olarak hesaplanmıştır. Test- le, Pickering, 2006; Carlson ve ark., 2002; Kron-Sperl,
tekrar test güvenirliği, alfa katsayıları .84 ile .92 arasında Schneider, Hasselhorn, 2008) çalışma belleğinin ölçümü
olduğu belirtilmiştir. Uygulayıcılar arası güvenirlik alfa için kullanılmaktadır. Bu çalışmada ters sayı dizisi olarak
katsayıları ise .99 olarak bulunmuştur. Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi A formunun (GİSD-A)
TELD-3’ün uyarlama, geçerlilik ve güvenilirlik ön İşitsel-Sözel alt testi kullanılmıştır.
çalışması Güven (2009) tarafından 359 çocuk üzerinde Görsel İşitsel Sayı Dizisi Testi (GİSD-A). The
yürütülmüştür. Testin standardizasyon ve norm çalışma- Visual Aural Digit Span (VADS), Koppitz (1970) tara-
ları halen devam etmektedir. Türkçeye çevrilip, Türkçe- fından 5.5-12 yaş arası öğrenme güçlüğü olan okul ço-
Description:revler kullanarak (beklenmedik yer değişikliği, beklen- medik içerik, görünüş dil becerisini belirlemekte fakat dilin zihin kuramı üze- rindeki nedensel