Table Of ContentBÜYÜK
LAROUSSE
SÖZLÜK VE ANSİKLOPEDİSİ
17. CİLT
Nemölçer — Paleotaxodonta
i Milliyet
interpress Basın ve Yayıncılık A.Ş. adına
Hürrem Fİ LA
genel yayın yönetmeni
Adnan BENK
yayın kurulu
Oya ADALI, Nilgün AKAR, Bedla AKARSU, Engin ALÇORA, Yasemin ALPMAN, Abbas ALTUNKAŞ,
Aydın ARIT, Selahattin BAĞDATLI, Mustafa BALEL, Mustafa BAYKA, Nezih COŞ, Güler
DEĞİRMENCİ, Melek DENER, Turgut DEVECİ, Tamer ERDOĞAN, Sırrı ERİNÇ, Şenay ERKAN,
Peyami ARMAN, Ayşegül EROL, Konur ERTOP, A.Fuat FİDAN, Tankut GÖKÇE, Öznur
GÜNDOĞDU, Selahattin HİLAV, Rıfat İNSEL, Cenap KARAKAYA, M.N. KARAKÜÇÜK, Melih
KIRAN BAĞLI, Gülsen KORALTÜRK, Güzide KOSİFOĞLU, Dilek KÖSEOĞLU, Cevdet KUDRET,
Turgut KUT, Deniz MAZLUM, Günnur ORMANLAR, Tahir ÖZÇELİK, Süleyman ÖZÇİFTÇİ, Ufuk
ÖZKOLÇAK, Isa ÖZTÜRK, Mehmet SERT, Kenan SOMER, ilhami SOYSAL, Beyhan Aziz TANER,
Aksel TİBET, Erdoğan TOMAKÇIOĞLU, Teoman TUNÇDOĞAN, Hale ULUSOY, Doğan ÜLGENCİ,
Mara YAKOVLEVSKİ, Aydın YALKUT, Mehmet YARAŞ, Ömür YARS, Tahsin YAZICI, Dilek
YELKENCİ, Melih YÜRÜŞEN
sorumlu yayın yönetmeni
Aydın YALKUT
araştırma
Despina ÇİMROĞLU ve yardımcıları Betül GÜVENSOY, Nesrin OĞRAŞKAN, Mine ÖZDİLER, Servet
SABAK, Hilda SETYAN, Semra BAL
arşiv
Sevil ÇELEBİCAN ve yardımcıları Nurgül KAYA, Cansel Çolak SAVAŞ
teknik yönetmen
Nazlı TURKSOY
sayfa düzeni
Ömer BARANİOĞLU ve yardımcısı Çağatay AKYOL
harita
Mansus TETİK ve yardımcıları Berrin BÜYÜKANIT, Ruhi DİLGİMEN, Seval ÖZLER, Ceyda
SAKARYA
düzelti
Hayrettin KARA ve yardımcıları Zeynep ATAYMAN, Fatma AYDIN, Sait GÜRAY, Aydın
KARAAHMETOĞLU, Gülsüm ÖZ, Sibel TÜRKMENOĞLU
fotoğraf
Muhlis HASA ve yardımcısı Seda! ANTAY
sekreterler
Funda ARSLAN, Halime DEMİR, Nil HEPER, Kadriye KÖMÜRCÜOĞLU, Lale KURUDAĞ, Belgin
SOYCAN, Satı ŞİMŞEK
dizgi
Turgay ŞIK ve yardımcıları Leyla BİRBEN, Âdem ÇALIŞKAN, Betül FERİK, Hülya HASEL, Sakine
KAYA
kamera
Gelişim Yayınları kamera servisi
baskı: Milliyet Gazetecilik A.Ş.
Copyright: Librairie Larousse
Copyright: interpress Basın ve Yayıncılık A.Ş.
Büyükdere Cad. Apa Ofset arkası
Levent-İSTANBUL Tel: 169 66 80 (20 Hat)
BUYUK
SÖZLÜK VE
ANSİKLOPEDİSİ
Fransızca Grand Dictionnaire Encyclopédique Larousse (GDEL)
temel alınarak hazırlanmıştır. BUYÜK LAROUSSE SÖZLÜK
VE ANSİKLOPEDİSİ’nin bütün hakları saklıdır;
adı belirtilmeden hiçbir alıntı yapılamaz.
Librairie Larousse 1986 [S.P.A.D.E.M. et A.D.A.G.P.J
2. nem etkisi altındaki kimi cisimlerin bo 6 V’luk doğru akım
yutlarındaki değişimden yararlanan ve gi
derek daha az kullanılan aygıtlar (saçlı [kıl devrenin şeması
lı] nemölçer, karbon IlImlI nemölçer, burul- ısıtma
bobinajı
malı nemölçer); lityum (24 V, 50 Hz)
3. su buharının yoğuşmasını kullananlar klorürlü
(çly noktalı nemölçerler); sonda platin lityum klorürlü
4. su buharının soğurulmasından kaynak rezistans ölçme öğesinin
(100il,0 °C) kesiti
lanan elektriksel ve kimyasal özellik deği
şimlerini kullananlar (fazla yer kaplamayan cam yününden
ve elektronik yöntemlerle kolayca kullanı kılıf
labilen bu nemölçer tipinden radyosonda- Jü cam tüp
larda yararlanılır);
5. su buharının gözenekli bir ortamdaki ısıtma transformatörü
yayınımını ölçenler (yayınımlı nemölçer);
6le.r .su buharının soğurulma tayfını ölçen Richard-PeRhy belgesine göre kısalan (kuruluk)
ya da uzayan (nem)
—Orm. san. En çok kullanılan odun nem- ■ NEMRUT dağı, D. Anadolu bölgesin saç demetleri
ölçerleri, odunun elektrik direncini ölçme de Van gölü havzasını B.’dan kapatan vol
ye dayanan nemölçerlerdir, diğerleri die- kanik dağ (2 935 m). Patlama indeksi yük
yazıcı uç sarmal
lektrik değişmezinin ölçülmesine dayanır. sek, tipik bir strato volkan yapısı gösteren
Bu iki değer odunun nem oranıyla bağın dağın doruk kısmında kabaca daire bi
tılıdır Nitekim, odun kuru ise (% 7 nem) çimli bir kaldera yer alır. Çapı D.-B. doğ
direnç yüksek ve buna karşılık lifler neme rultusunda 7,5 km, K.-G. doğrultusunda
doymuşsa (yaklaşık % 35 nem) direnç he 6,5 km olan kalderayı K.'de, B.'da ve G.’de
men hemen sıfırdır. Bu aygıtlar odun par çok dik ve yüksek yamaçlar çevirir. B. ya
çasına dokundurulan ya da parçanın içi rısı derin bir gölle (Nemrut gölü) kaplıdır. saçlı
ne daldırılan elektrotlarla donatılmıştır. Ay D. yarısı kalderanın oluşumundan sonra kaydedici nemölçer
gıtlar genel olarak ancak °/o 6 ila 25 nem meydana gelmiş, çok yeni lav akıntıları ve
oranları için geçerli değerler verirler ki, bu bunların çıktığı küçük konilerle kaplıdır. Bu
da pratikte yeterlidir. kesimin K. kenarında çermik adı verilen
sıcak sulu bir göl ve bazı gazların çıktığı
NEMÖLÇÜM a. Meteorolojinin, havada dönme hareketi yapan /e nem
kc-vuklar vardır. Toplam 186 km3 hacmin değişimlerini kaydeden silindir
ki su buharı miktarını inceleyen dalı.
de volkanik maddeden oluşan Nemrut
—Tarım. Nötronlu nemölçüm, toprağın
volkanının bugünkü morfolojik görünümü Richard-Pekhy belgesine göre
nem durumunu saptamak için nötron akı
Dördüncü Zaman’dan bu yana meydana
mı kullanılarak yapılan nemölçüm. gelmiş değişik nitelikteki etkinliklerin so yaman’a bağlı Kâhta ilçe merkezinin 33
NEMRUD, Kutsal Kitapta adı Kalah* nucudur. Volkanik yapının oluşumu,bir ya km K.'inde. Bazı haritalarda Ziyarettepe
olarak geçen yeniasur kenti Kalhu'nun rık boyunca piroklastik maddelerin çıkma adıyla gösterilmiştir.
bulunduğu yerin bugünkü adı. sı ile başlamış, bunu bazalt lavlarının çı Nemrut dağı, tümülüsü ve tapına
kışı izlemiştir. Bu aşamada akıcı bazalt lav ğı, Adıyaman’ın Kâhta ilçesinde, Nemrut
NEMRUD, ibr. Nimrod, eski İsrail gele
ları Rahva düzünü kaplayarak Van gölü dağı üzerinde, Kommagene krallığı döne
neklerinde adı geçen efsanevi kişi. "Rab-
havzasını B.’dan kapatmış ve ayrıca G.-D. minden anıtmezar. İran ve yunan sanatı
bin indinde kudretli bir avcı" (Yaradılış, X,
Toroslar içinde Bitlis vadisi boyunca 45 km nın etkileşimini yansıtan büyük boyutlu
8-10) olan Nemrud, Babil av ve savaş tan
kadar uzanan lav akıntıları meydana gel heykel kalıntılarıyla dikkati çeker. (-» AN-
rısı Ninurta ile karşılaştırılabilir. Eski Doğu
miştir. Bu sakin evreyi daha kıvamlı lavla TİOKHOS I TÜMÜLÜSÜ.)
dünyasında, halkın sevdiği bir kahraman
dır; ilk Mezopotamya imparatorluğu'nun rın çıkışı izlemiş, bunun sonucunda tıka NEMRUT gölü, Türkiye'nin en büyük
kurucusu olarak da kabul edilir. nan volkanın şiddetle patlaması ve onun krater gölü, D. Anadolu bölgesinde Nemrut
İslam inancına göre Nemrud Tanrı’ya ardından meydana gelen çökme ile kal volkanı kalderasının B. yarısını kaplar. De
inanmadığı gibi kendi tanrılığını öne sü dera oluşmuştur. Son evrede volkanik et niz seviyesinden 2 247 m yükseklikte; yak
ren bir kraldı. İbrahim peygamber ortaya kinlik, kalderanın D. yarısında ve koninin laşık 12 km2. Derinliği 100 m’yi aşan gö
çıkarak tüm evreni ve insanları yaratan yü dış yamaçlarında meydana gelen parazit lün dışa akışı olmadığı halde suları tatlıdır
konilerle sürmüştür. Nemrut hâlâ bazı sı
ce bir Tanrı’nın varlığından söz edince cak gazlar çıkaran, fumarol aşamasında NEMRUT limanı, Ege kıyılarında Çan-
onu ateşe attırdı. Ancak, bir mucize so genç bir volkandır. Bazı belgelere göre darlı körfezinin G.’inde Aliağa ile Yenifo-
nucu İbrahim yanmadı ve Nemrud'un son olarak 1441 yılında püskürmüştür. (-* ça arasında koy, liman.
aîeşi (nâr-ı Nemrud) gül bahçesine dö
nüştü. Nemrud, büsbütün öfkelendi; Tan- Kayn.) NEMSE - nemçe.
rı'yı yadsımada direndi. Tanrı da beynine NEMRUT dağı, G.-D. Toroslar'da doruk Nemse tavuğu, KOŞİN TAVUĞu’nun
bir böcek sokarak Nemrud’u cezalandır (2 048 m). G.-D. Anadolu bölgesinde Adı- eşanlamlısı.
dı. Nemrud, böcek beyninde dolaştıkça
çektiği acıdan kurtulmak için hekimlerine
ve büyücülerine kafasına tokmaklarla vur
malarını emretti ve kafası tokmaklana tok-
maklana öldü.
Kuran'da Nemrud'un adı geçmemek
le birlikte İbrahim peygamber ile ilgili ayet
lerde kendisinden dolaylı olarak söz edi
lir. Örneğin Bakara suresi'nin 258. ayetin
de şöyle denir: "Bilmez misin o kimseyi
ki Allah kendisine krallık vermişken gene
de İbrahim’le Tanrısı üstünde çekişip dur
muştu. O gün İbrahim: Benim Allah'ım
hem diriltir, hem öldürür deyince, o: Ben
de hem diriltirim, hem öldürürüm, demişti.
İbrahim: Allah güneşi doğudan doğurtu
yor, sen de batıdan doğurtsana, deyince
Allah'ı tanımayan o kişi şaşırıp kalmıştı."
—Ed. Divan şiirinde, özellikle İbrahim pey- NEMRUT DAĞI
gamber iie ilişkisi konu edinilir. Sevgilisin- j VOLKANİK KÜTLESİ
den ayrı düşen âşık, İbrahim’e; ona ayrılık
acısı çektiren, onu ateşe atan sevgilisi ise
Nemrud’a benzetilir: "Bu bidadı bana hic
rin kılıptır / Cihanda kalmadı Nemrud u
Seddad" (Sana adaletsizliğinin çektirdiği
bu ayrılığı, dünyada Nemrud da Şeddat da
yapmadı) [Nesimi], Babil kulesi, İbrahim’
in atıldığı ateş (nâr-ı Nemrud) ile birlikte anı
larak telmih, tenasüp sanatları uygulanır. Piroklastik gereçler
Kaldera içi ve dışındaki genç (kül, lapilli, süngertaşı, bomba)
NEMRUT sıf. (Babil hükümdarı Nem koniler, trakıandezitik lav
rud'un adından). Asık suratlı, acımasız; akıntıları, obsidyen. bazalt Kaldera kenarı ve volkan çatısını
oluşturan trakit ve trakiandezit
gaddar kimse için kullanılır: Nemrut ço lavları
cuk. Nemrut suratlı.
NEMURA a. Gölcüklerin, akarsuların, kanı (1946-47) oldu. 1953 yılına kadar ko ayrı bir Bulgar kilisesi kurulması için ça
çağlayanların üzerinde ve bazen de gü münistlerle olan eylem birliği anlaşması ba harcamaya çağırdı. Ancak, kentte hu
neşli havalarda uçuşan Plecoptera öbe na sadık kaldı, bu tutumu Saragat'a bağ zursuzluk yarattığını öne sürüp sadrazam
ğinden böcek cinsi. (Yaygın türleri: Nemu- lı sosyal demokratların (İtalyan sosyal de Topal izzet Mehmet Paşa'nın da onayını
ra variegata ve N. cinerea. Çok sayıda tür mokrat partisi) birlikten ayrılmalarına yol alan Fener patriği tarafından Aynaroz da
İçeren cins Nemuridae familyasının örnek açtı. 1953’ten başlayarak hıristiyan de ğına sürülerek İstanbul'dan uzaklaştırıldı
tipidir.) mokratlarla bir diyalog kurmaya çalıştı; (1841). Yeniden İstanbul'a döndü; patrik
1956 olaylarından sonra İtalyan komünist haneye karşı İlk kez kendisinin başlattığı
NEMURO, Japonyada liman kenti, Hok-
partisi’nden uzaklaştı, Amintore Fanfani' savaşımın önderi oldu (1844). Ertesi yıl İs
kaido'nun doğu ucunda, Ohotsk denizi ile
nin “sola açılma" siyasetini destekledi ve tanbul'daki bulgar kolonisinin Babıâli nez-
Büyük Okyanus'u birbirine bağlayan Ne-
Aldo Moro hükümetinde (1963-68) Baş dindeki temsilcisi olarak bağımsız bir Bul
muro boğazı'rın kıyısında; 42 900 nüf.
bakan yardımcısı olarak görev aldı. Bu si gar kilisesi kurulması için, türk hükümeti
Balıkçılık. Balık konserveciliği.
yaseti, sol kanadın 1964’te partiden ayrıl ne resmen başvurdu. Ancak, tüm bulgar
NEN a. (esk. türkç. nen)t£sk. Şey, nes masına ve 1966’dan 1969’a kadar, İtalyan halkını temsil etmediğini savunan ve bu
ne. sosyalist ve İtalyan sosyal demokrat par savını BabIâli’ye kabul ettirmeyi başaran
tilerinin, başkanlığına getirildiği PSU'da patrikhane tarafından, bir daha dönme
NEN ya da NENE, Büyük Britanya'da
birleşmelerine yol açtı. Fakat bu beraber mek üzere, ikinci kez Aynaroz'a sürüldü
kıyı ırmağı, Wash’a kavuşur; 145 km.
lik 1969 temmuzunda sona erdi ve Nen- (1845). Bulgar halkını Fener rum patrikha-
NEnagh, İrlanda'da (Münster ili, Tippe- ni bir yıldır sürdürdüğü Dışişleri bakanlı nesi'ne karşı bağımsızlık savaşımı verme
rary yönetim bölümü) kent, Silvermine ğı görevinden ve parti başkanlığından ay ye çağıran siyasal içerikli başlıca yapıtla
Mountains’ln K.'inde; 5 100 nüf. XIII. yy. rıldı. 1971'de yeniden İtalyan sosyalist par- rı: Prosveşçeniy Evropeyts (1842), Plaç
başında yapılmış bir tahkimli şatonun tisl’nin liderliğine seçildi. bedniya mati Bolgarii (1846).
(güçlü kule) kalıntıları. Tarım ürünleri pa
NENNİUS, galyalı tarihçi; V.-VIII. yy. İn NEOFİT RİLSKİ, bulgar keşiş (Bans-
zarı. Küçük sanayi (elektronik, alüminyum
giliz Keltleri tarihinin başlıca kaynağı olan ko 1793’e doğr. - Rila manastırı 1881). ilk
metalürjisi) merkezi.
Historia Britonum’un (826'ya doğr.) der çağdaş bulgar dilbilgisi kitabını yazdı
NENCİNİ (Gastone), İtalyan bisiklet ya leyicisidir. (1835), Yeni Ahlt'i bulgarcaya çevirdi
rışçısı (Barberino^li Mugello, Floransa (1840).
eyaleti, 1930 - Floransa 1980). Komple bir
NEOGEN - NEOJEN.
yarışçıydı; İtalya (1957) ve Fransa (1960) 1. NEO-, yun. neos, yeni, genç'ten,
turlarını kazandı. birçok terimin bileşimine girer. NEOGLUKOJENEZ a. (fr néoglucoge-
nèse’den). GLUKONEOJENEZ’in eşanlam
NENCİONİ (Enrico), Italyan yazar (Flo 2. NEO-, Yerbil. Daha yakın bir geç
lısı.
ransa 1837 - Ardenza, Livorno, 1896). Za mişe ait olduklarını belirtmek için kat
rif ve yüzeysel bir şair olan Nencioni, In ya da sistem adlarıyla birlikte kullanı NEOGLUKOZ a. (fr. néoglucose'den).
giliz edebiyatı üzerine denemeler ve ka lan önek. Neoglukojenezden doğan glukoz.
dın portreleri (Medaglıoni, 1883) yazdı. NEOGNAT sıf. (fr. nédgnathé). Sabanke-
NENE a. Yörs. 1. Anne. —2. Nine. —3. miği damak ve pterygoitlerden ayrı oldu
Üvey anne. —4. Amca ya da dayı karısı; NEO a. (nitrat, etilen ve oksit'in başharf- ğunda, kuşların kemikli damağındaki dü
yenge. leri). Bazı dumansız barutların imalinde zen için kullanılır. (Karşt. PALEOGNAT.)
kullanılan dietilen glikol.
NENE - NEN. ♦ a. Bu türden bir damağı olan kuş. Pa-
NEOBİSİUM a Akdeniz ülkelerinde yo leognatlar öbeği hemen hemen karinalı
NENE HATUN, türk kadın kahraman (? sunlar ve bitki döküntüleri arasında yaşa lar öbeğiyle aynıdır.
1857 - Erzurum 1955). 1877-1878 Türk yan yalancıakrep cinsi.
NEOHEGELYANİZM a. (fr. néohégéli-
-Rus savaşı'nda Ruslar’ın eline geçen Azi
ziye tabyalarını geri almak için savaşan Er NEOCAESAREA, yun Neokâisareia, anisme). YENİHEGELCİLİK'in eşanlamlısı.
bugün Niksar. Tar. coğ. Anadolu’nun
zurum halkı arasında yararlıklarıyla ün ka NEOJEN ya da NEOGEN (fr. néogène;
Pontos bölgesindeki Kabeira* (daha son
zandı. 1955'te Anneler günü'nde “Anne ra, Diospolis) kentinin Roma dönemindeki yun. neogenes, kısa bir süre önce doğ
ler annesi" seçildi. adı. Bölgenin en önemli kenti olan Neo- muş olan). Yerbil. Üçüncü Zaman’ın, iki
NENETS a. Dilbil. YURAK’ın eşanlamlı caesarea'da IV. yy.’da iki konsil toplandı. devre ayrılan (miyosen ve pliyosen) ve
yaklaşık 20 milyon yıl süren sistemi ya da
sı.
NEOCERATODUS a. Boynuzdişlimsiler dönemi.
NENETS özerk bölgesi, Rusya'ya takımından balık cinsi. —ANSİKL. Sistem, nummulitesin sonunda
bağlı özerk bölge, Peçora havzasının ve NEOCOMUN KATLARI a. (mod lat. başlar ve yaklaşık 2 milyon önce belirsiz
Kanin yarımadasının K.'inde; 176 700 Neocomun, Neuchâtel, İsviçre). Yerbil. Alt bir biçimde son bulur. Belli başlı paleon-
km2; 52 000 nüf. Merkezi Naryan-Mar. Kretase'de yer alan katlar grubu. (Eşanl. tolojik özellikleri, memeliler (mastodonlar,
Rengeyiği yetiştiriciliği eskiden göçebe NEOKOMİYEN.) atgiller, etçiller ve özellikle insangiller) ve
olarak yapılırdı, bugün yerleşik yapılmak bazı yumuşakça gruplarıdır Günümüzde-
tadır. Sığır yetiştiriciliği ve balıkçılık yeni NEODİM a (fr. neodyme; neo-1 ve [d/] kilere benzeyen bitkiler, sürekli soğuyan
yeni gelişmektedir. Petrol ve doğal gaz. dim, yun. didymos, çift, ikiz'den). Anorg. alttropikal bir İklimin göstergesidir. Avras
NENETSLER ya da NENETZLER - kim. NEODİMYUM'un eşanlamlısı. ya, özellikle Himalaya’nın yerleşmesiyle
Samoyedler NEODİMYUM a. Anorg. kim. Lantanit- yavaş yavaş bugünkü görünümüne ka
ler grubundan metal. (Simgesi Nd olan vuşmuştur; ancak Mezoje, özellikle Afrika
NENG a. (fars. neng). Esk. 1. Şeref, şöh kimyasal element.) [Eşanl. NEODİM] -Avrasya ve Afrika-Avrupa ayrılmasıyla bir
ret, ün, şan. —2. Artırma. —3. Utanç ve —ANSİKL. Neodimyum, atom numarası likte belirsiz bir paleografi göstermiştir, iki
rici davranış, ayıp. —4. Çarpışma, kavga, 60, atom kütlesi Nd=144,24 olan kimya Amerika neojenin sonunda birleşmiştir.
tartışma. —5. Neng ü namus, şeref, izze
ti nefis. sal bir elementtir. 1885'te, didimyumun, NEOKAİSAREİA - NEOCAESAREA.
neodimyum ile praseodimyumdan mey
NENGO a. (japonca söze). Çin tarihin dana geldiğini ortaya koyan Auer von NEOKANTİZM a. (fr. néokantisme). YE-
deki çağları (nianhao) örnek alan ve VVelsbach tarafından praseodimyum ile NİKANTÇILIK'ın eşanlamlısı.
645’te başlayan japon çağlarının genel aynı anda bulundu. Neodimyum, yoğun NEOKOMİYEN a. (fr. néocomien). Yer
adı. luğu yaklaşık 7 olan, 1 000 °C'a doğru bil. NEOCOMUN- KATLARI'nın eşanlamlısı.
eriyen beyaz bir katıdır. Nadir toprak me
NENNİ (Pietro), İtalyan siyaset adamı NEOKRİTİSİZM a. (fr. néocriticisme).
tallerinin başlıca kaynağı olan monazitten
(Faenza 1891 - Roma 1980). Haziran 1914 YENİELEŞTİRİCİLİK’in eşanlamlısı.
çıkarılır ve bu metallerin en tepkinlerinden
Ancona devrimci hareketine katıldıktan biridir. Havada kolayca yükseltgenir, tuz NEOLİPOJENEZ a. (fr. néolipoge-
sonra İtalya'nın Müttefikler'in safında sa ları kırmızı ya da mor renklidir. nèse'den). LİPONEOJENEZ’in eşanlamlısı.
vaşa girmesi için çalıştı, ardından silah al
tına alınarak cepheye gönderildi. 1921'de NEOFİT BOZVELİ, bulgar keşiş, siya NEOLİTİK sıf. ve a. (fr. néolithique). YE-
Sosyalist parti ye girdi ve Avanti'nın yayın set adamı ve yazar (Kotel, Bulgaristan, NİTAŞ'ın eşanlamlısı.
yönetmeni oldu. Faşizme karşı çıkarak, 1785 - Aynaroz 1848). Papaz okulu’nu bi NEOLOJİZM a (fr. néologisme). YENİ-
1926'dan sonra Fransa’ya gitti. Ülke dışın tirdiği Ziştovi’de (Sviştov) papazlık ve öğ SÖZCÜK’ün eşanlamlısı.
da çalışan Sosyalist parti nin sekreteri se retmenlik yaparken (1814-1836), bulgar NEOMENİA a. (geç lat. neomenia, yun.
çildi (1931), Komünist partiyle bir eylem çocuk edebiyatının ilk ürünlerinden sayı neomenia, yeni ay’dan). Gökbil. ve Kro-
birliği anlaşması imzaladı (1934) ve ispan lan ve 6 kitaptan oluşan Slavenobolgors- nol. 1. Romalılar’ın takviminde Ay ayının
yadaki Uluslararası tugaylar ın siyasi ko koe detovodstvo za malkite detsa adlı ya ilk günü, yeniay günü. (NUMENİA da de
miseri oldu (1936). Yenilgiden sonra Frar, pıtını yazdı (1835). işini gücünü bırakıp ül nir.) [Bk. ansikl. böl.] —2. Yeniayın kendi
sa'ya döndü. Şubat 1943'te Gestapo ta kesini baştan başa dolaşarak rum papaz si. (Eşanl. NUMENİA.)
rafından tutuklandı ve İtalyan polisine tes lara karşı savaşıma girişti, özellikle okul ve —Zool. İskandinavya ve Akdeniz kıyıların
lim edildi, gözaltına alındı, Mussolini'nin kiliselerde rumca yerine bulgarca eğitim da yaşayan kurtsu yumuşakçalar (Apta-
düşüşünden sonra serbest bırakıldı. Ha yapılmasını şiddetle savundu. Tanzimat’ cophora) altsınıfından yumuşakça cinsi.
ziran 1944'te yeniden İtalyan sosyalist par- tan sonra İstanbul'a geldi; buradaki bul (Kalın bir kabukla korunan hilal biçimin
tisi'nin genel sekreterliğine getirildi, Baş gar tüccar ve esnafını Fener patrikhane- de, basık bedenleri vardır. Neomenioidea
bakan yardımcısı (1945-46) ve Dışişleri ba si'ne karşı ayaklanmaya, patrikhaneden takımının örnek tipi.)
—AnsİKL. Kronol. Yunan takvimlerinde nemen ilçesi merkez bucağına bağlı Ya- NEOPLAZİK sıf. (fr. néoplasiquë). Ne-
bir Ay yılı temel alındığından neomenia nıkköy yakınında, bir tepe üzerindeydi. oplaziye ilişkin.
ayın ilk günüydü. Atina'da devlet işleri du Strabon kentin, Truva savaşı'ndan birkaç NEOPLAZMA a. (fr. néoplasme'dan).
rur, Akropolis'te dua edilir ve Hermes ile yüzyıl sonra Aiolisliler’ce kurulduğunu ya Patol. 1. Ur oluşumu (neoplazi) süreçleri
Hekate'nin heykelleri çiçeklerle süslenir zar. Yörede duvar kalıntılarının yanı sıra, sonucunda ortaya çıkan doku. (Bk. ansikl.
di. Özellikle, bu olay için kurulan neome- İ.Ö. IV.-III. yy.’lardan çanak çömlek parça böl.) —2. UR’un eşanlamlısı.
niastderneğinde şölenler yapılırdı. Ro- ları bulundu. —ANSİKL. Neoplazmalar bütün dokular
ma ua halk neomenia gününde ya da ca- NEOPALYUM a. (lat. neopallium'dan). da görülebilir: bağdokusu (lif, yağ, kıkır
iendae'de (ca/are, çağırmaktan) ayın Nöroanat. insanda ve memelilerde beyin dak, kemik, kas, damar), epitelyum, sinir
bayram günlerini öğrenmek üzere topla kabuğunda, bütün epikritik duyu ve du neoplazmaları gibi. Neoplazma iyicil ya
nırdı. yum yollarının ulaştığı, bütün istemli ha da kötücül olabilir. Kötücül olanlara kan
SEOMINİf ZA a. (lat. neomenioi- reket yollarının, yarı otomatik hareket yol ser denir. Neoplazma oluşumu oranı, yaş
dea, yun. lenia, yeni ay’dan). Deniz larının bCwük bir kısmının başladığı ve en la orantılı olarak artar.
de yaşayan knidli kolonilerinde bulunan önemli bıneşiirici yolların bulunduğu bö NEOPREN a./(tesc. edil. a ). Polim. Bir
kurtsu biçimli üyeler içeren yumuşakça ta lüm. sentetik elastomer olan polikloroprenin
kımı (ilkelyumuşakçalar sınıfı; kurtsuyumu- —ANSİKL. Beyin kabuğu yüzeyinin % 90' tescil edilmiş marka adı.
şakçalar [Aplacophora] altsınıfı). ını oluşturan neopalyum embriyonun kor-
teks plakasından türer. Beyin ıncezarından NEOPTER sıf. Kanatları arkaya doğru
NEOMİSİN a. (fr neomycine). Aminozit- başlayarak akmaddeye doğru giden altı (düz olarak ya da çatı biçiminde) katlana
ler grubundan antibiyotik. Streptomyces hücre tabakasından oluşur (allokorteks ise bilen kanatlıböcekler için kullanılır. (Dipleri
fradıae türü mantarların bazı çeşitlerinden üç tabaka içerir): molekül tabakası (ya da geniş ön kanatlar arka kanatlara kılıf gö
elde edilir Deri ve bağırsaklarda bulunan ağsı tabaka), dış granüllü tabaka, dış pi revi yapabilir.)
mikroorganizmalara karşı sülfat tuzu ha
linde bakterisit olarak kullanılır. (1949'da ramidal hücre tabakası, iç granüllü taba NEOPTERA a. Kanatlıböcekler bölümü.
Waksman ve Lechevallier tarafından bu ka, iç piramidal hücre tabakası, iğsi hüc (Potyneoptera'ları, Ohgoneoptera'\an ve
lunan neomisin, yerel olarak deri, göz ve re tabakası. Bu değişik tabakaların hüc Paraneoptera'ları içerir. Kanatlıböceklerin
K.B.B. enfeksiyonlarının tedavisinde, ay releri dikey sütunlar biçiminde düzenlemiş iki büyük bölümünden biridir.)
gibidir ve her sütun başlıbaşına bir işlev
rıca bağırsak hastalıklarında kullanılır.) birimidir. NEOPTİL sıf. (fr. néoptile). Kuşların ilk
NEON a. Yosunların ve kuru yaprakların . Neopalyumu oluşturan altı tabakanın tüyleri için kullanılır. (Embriyonun havtüy-
altında yaşayan küçük örümcek. (Bede her birinin nispi önemi beyin kabuğundaki leriyle bunlardan sonra çıkan kalıcı tüyler
ninin ön kesimi siyah benekli kızıl sarı ve bölgelere göre değişir, böylece birçok kor- den [teloptil] oluşur.)
gri, karnı dalgalı çizgilidir. Sıçrayıcıörüm- teks alanları ortaya çıkar. Örneğin granül NEOPTOLEMOS, Akhilleus'un oğlu.
cekgiller familyası.) lü tabakaların ötekilere oranla daha fazla (- PYRRHOS.)
—Balıkbilim. Characidae familyasından gelişmesi konyokorteksi belirtir: piramit
NEOPTOLEMOS, Büyük İskender'in
bazı balık türlerine (Hyphessobrycon ve hücreli tabakaların devrimsel korteksin
yardımcısı (öl. İ.Ö. 321). Gazze saldırısın
benzeri cinsler) verilen ad. Akvaryumlar içinde gelişmesi ise granülsüz korteksi be
da dikkati çekti. 323’te Perdikkas'tan Ana
da beslenebilen bu etçil balıkların ana lirlemiş olur.
dolu’nun doğusunu yatıştırmak buyruğu
yurdu Orta ve Güney Amerika’daki tatlı-
NEOPENTAN a. (fr. neopentane). Org. nu aldı ve orada kişisel bir egemenlik
sulardır.
kim. (CH3)4C formülünde bir hidrokarbon kurmaya çalıştı; ancak Krateros’un safı
NEON a. (ing. söze.; yun. neon, neos [ye olan dimetil-2,2 propan ya da tetrametil- na geçtikten sonra Eumenes’e yenildi (321)
ni] sıfatının yansız durumundan). Soy gaz metanın yaygın adı. ve onun tarafından düelloda öldürüldü.
lar grubundan gaz. (Simgesi Ne olan kim
NEOREALİZM a. (fr. néoréalisme). YE-
yasal element.) [Bk. ansikl. böl ]
NEOPENTİL- (fr. neopentyl-). Org. NİGERÇEKÇİLİK'in eşanlamlısı.
—/tydınlt. Neon lambası, boşalmanın ne
kim Bir molekülde neopentil kökü
on gazı içinde oluştuğu ve kırmızı-turuncu NEORNİTHES a. Zool. YENİKUŞLAR alt
nün varlığını gösteren önek.
bir ışık veren elektrik boşalmalı lamba. sınıfının bilimsel adı.
(Ayrıca, her tür flüorışıl lambayı belirtme
NEORUBRUM a. Nöroanat. Kırmızı çe
de de kullanılır.) NEOPENTİL a. (fr. néopentyle). Org.
kirdeğin üst kısmı.
—ANSİKL. Anorg. kim. Neon, diğer soy kim. Formülü (CH3)3C—CH2—olan birde-
gazlarla birlikte (helyum, argon, kripton, ğerli kök. (Neopentil halojenürler, bromü- NEOSHO, ABD nin orta kesiminde ır
ksenon, radon) W. Ramsay ile M. W. Tra ründe [(CH3)3C—CH2Br] olduğu gibi bi mak, Arkansas'ın kolu (sol kıyıdan); 740
vers tarafından 1898 yılında aynı anda bu rer birincil halojenür olmalarına karşın, km. (Havzası 32 789 km2). Kansas ve Ok-
lundu. Tekatomlu, renksiz, 0,7 yoğunlu CH2 grubu üzerinde nükleofil etkiyi yok lahoma’yı akaçlar ve sulama için düzen
ğunda, sıvılaştırılması çok zor bir gazdır. eden tersiyer butil kökünün [(CH3)3C] ne lenmiştir.
Düşük basınç altında bir tüp içine doldu den olduğu tıkanma yüzünden, ikimole- NEOSİMERYEN a. (fr. néocimmérien).
rulduğunda, elektrik akımını kolayca ile küllü nükleofil ornatma tepkimeleri karşı Yerbıl. Son Jura devriyle Kretase tabanı
terek turuncu-kırmızı renkte güzel bir ışık sında dikkati çekecek derecede eylemsiz arasında yer alan ve yaklaşık 140 milyon
verir ve bu özelliğinden dolayı reklam pa dir.) yaşında olan tektonik evre.
vnıolalaşrtıınrıılmn ıışş ıknleaonnd,ı rgılmünaüsmınüdzad keu ltliacnaırlıir .o Slaı (♦CH s3ı)f3. CO—rgC. HkimjO. HN eoolapne ndtiiml aelktiol l,- 2fo,2r mpürolü- ♦ sıf. Bu evreye ilişkin.
rak bulunabilir ve soğutmada önemli bir panol Tin yaygın adı. NEOSİNEFRİN a. (fr. néosynéphrinë).
uygulaması vardır. Tansiyon yükseltici, damar daraltıcı ve
Neon, atmosferde 70 000 litre havada NEOPENTİLGLİKOL ya da NEO- gözbebeğini genişletici etkisi için klorhid-
1 litre olarak bulunur. Sıvı havanın damı PENTİLENGLİKOL a. (fr. néopen- rat halinde kullanılan sentetik ilaç.
tılması sırasında yoğuşmaz; helyum ve bir tylglycol ya da néopentylèneglycol'deri).
miktar azotla birlikte birikir ve daha sonra Org. kim. Formülü (CH3)2C(CH2OH)2 NEOSOM a. (fr. neosome’dan). Yerbil.
tek başına özütlenir: önce, düşük sıcak olan dimetil-2,2 propandiol-1,3'ün yaygın Bir kayacın yeni oluşmuş bölümü. (Bura
lıkta sıvılaştırma yoluyla karışım içinde yer adı; formaldehitin, izobutiraldehit üzerine da bir konglomeranın çimentosu, bir mig
alan azot, daha sonra da etkinleştirilmiş etkimesinden elde edilir ve plastik sana matitteki mobilisât, vb. sözkonusu olabi
kömür üzerinde yüzde tutma-geribırakma yisinde kullanılır. lir.)
yöntemiyle helyum uzaklaştırılır. NEOPİLİNA a. Çok ince, koni biçimin NEOSTİGMİN a. (fr. néostigmine). Eczc.
de, geniş ağızlı ve tepesi öne doğru kay Bağırsak ve idrar torbası atonilerinde, mi-
Atom numarası: 10 mış kavkılı, tekçenetli yumuşakça cinsi. yasteni tedavisinde ve kürarların etkisinin
Atom kütlesi: 20,179 (Güney Amerika’nın Büyük Okyanus açık giderilmesinde kullanılan antikolineste-
Erime sıcaklığı: - 248,67 °C larında, 3 600 - 4 000 m derinlikteki ta raz.
Kaynama sıcaklığı: - 246,048 °C raklama çalışmaları sırasında 1952’de bu NEOTEKTONİK a. (fr. néotectonique).
Yükseltgenme derecesi: 0 lunan Neopilina galathaea, klasik bir Yerbil. GENÇTEKTONİK'in eşanlamlısı.
EiDzlooetğkoatprlol annr eı:bo in1ç:8i m-22l0e3N nem %es i:9 01 ,9s22 2s22p6 tD"ecekavçnoelınn f eodtsleiillev” rröiinnr dnyeea ğşsia ooyyladunu :tt üeçkküe ntnekdmüi ğsbii ulcs iösarinynıdelaik.n, NolgEuOsTunEuNn aü. r(üfrn. ün éoolatènn etü)r.. Biyol. Neoteni
21 Ne % 0,257 NEOPLASTİ a. (fr. néoplastie). Cerr. Ha NEOTENİ a. (fr. néoténie; yun. neos, ye
22Ne % 8.82 rap olmuş dokuları, özonarım yoluyla dü ni, ve teinein, germe’den). Biyol. Aynı fi-
zeltme yöntemi. lumun kapsamına giren canlı varlıklardan
birçok sınıfın gelişmesi sırasında kaybo
NEONATALOJİ a. (fr. neonatalogie). NEOPLATONİZM a. (fr. néoplato lan yavrusal, hatta dölütsel karakterlerin,
Özellikle yenidoğanın doğumda ve yaşa nisme). YENİPLATONCULUK'un eşanlamlısı. bu sınıfların birinde yetişkin çağda da sür
mının ilk günlerindeki sorunlarını inceleyen NEOPLAZİ a. (fr. néoplasie). Biyol. Yeni mesi. (insan cinsindeki karakteristiklerin
tıp dalı. (Reanimasyonu, doğuştan biçim doku oluşumu. (Terim, ne çeşit olursa ol bir takımı neoteni kavramıyla açıklanabil-
bozukluklarının aranmasını ve tedavisini, sun bütün yeni doku oluşumlarına uygu miştir.) [Bk. ansikl. böl ]
yenidoğanın enfeksiyonlarını kapsar.) lanabilir; örneğin nedbeleşme süreci ile —Böcbil. imagoda larva özelliklerinin sür
NEONTEİKHOS. Tar. coğ. Anadolu' bir madde kaybının onarımı da neoplazi- mesi.
nun Aiolis bölgesinde kent; İzmir’in Me dir.) —Ansikl. Neoteninin ilk önemli sonucu, bir