Table Of Content481
Hüseyin KARADUMAN
DAVİD KOLEKSİYONU'NDA BULUNAN BAZI
TÜRK ESERLERİ VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
DAVİD KOLEKSİYONU'NDA BULUNAN BAZI TÜRK ESERLERİ VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
D
animarica'nın Kopenfiag Icentinde bulunan tanbul'a gönderildiği anlaşılmaktadır'. İki sandu
David Koleksiyonu, İslâm esederini de ka ile tabut kısmı çalınan sandukanın kaidesi, 12
toplayan önemli bir kuruluştur. Koleksiyo Mart 1330 (25.3.1914) tarihinde Evkaf-ı İslâmiy-
nun kurucusu Christian Ludvig David, ye Müzesi (Türk ve İslâm Esederi Müzesi) koleksi
1878-1960 yılları arasında yaşamıştır'. Bu kolek yonlarına kaydedilmiştir.
siyonu desteklemeyi ve geliştirmeyi amaçlayan ve
Sandukanın çalınan tabut kısmı, Seyyid
kurucusunun ismiyle anılan vakıf sayesinde de
Mahmut Hayranfnin oğlu Mehmet'in oğlu Rufaî
vamlı büyümektedir. Koleksiyona ait kataloglar,
tarikatına mensup Seydî Ali'nin sandukasına çit
İslâm eseHeri üzerine araştırma yapanların sıkça
tir^. David Koleksiyonu'na 26/1976 envanter
baş vurdukları yayınlar arasında yer alır. Bu ka
numarası ile kayıtlıdır (Res. 1)'. Katalogda eserin
taloglarda mezar taşlarından minyatüdere, cam
tarihi 1340 olarak verilmiştir.
eserierden tekstil ürünlerine kadar çeşitli dönemle
re ait her tüHü İslâm eserini görmek olasıdır. Gü 2- Hacı Boyram-ı Veli Turbesi'nin
nümüzde müzelerimizde sergilenmesi ve ulusal bi Şamdanı
linci güçlendirmesi gereken Tüdc-İslâm esederinin
Sotheby's tarafından Londra'da 28.4.1994
de bu koleksiyonda yer alması, ülkemizdeki eski
tarihinde düzenlenen "Islamic and Indian Art"
eser kaçakçılığının boyutlarını gösteren ve toplum
isimli müzayedenin kataloğundan Ankara Hacı
olarak bu esederimize niçin sahip çıkamadığımızı
Boyram-ı Veli Türbesi'ne ait olan ve üzerinde
sorgulayan bir durum arz eder. Bu makalede, bu
Akkoyunlu Hükümden Uzun Hasan tarafından bu
koleksiyonda bulunan ve 2001 yılında yayınlanan
türbeye bağışlandığını bildiren bir kitabe yer
katalogda yer alan bazı esederimiz konu edile
alan, 101 cm yüksekliğinde, pirinçten yapılmış,
rek, bunların yurtdışına nasıl kaçırıldıkları üzerin
gümüş kakmalı bir şamdanın satılacağı tespit edil
de durulacak, iadesine yönelik olarak yapılan ve
miştir.
yapılması gereken hususlar ele alınarak, çözüm
önerilerine yer verilecektir. Şamdanın iadesine yönelik yapılan girişimler
üzerine, söz konusu müzayede firmasının İslâm
1- Seydî Ali'nin Sandukasına Ait
Esederi Bölümü Başkanı Prof. John Carswell,
Tabut
eserin bu yüzyılın boşlarında Parish-Watson
Konya'nın Akşehir ilçesinin Anıt mahallesin
koleksiyonunda olduğunu, 1930 yılında Londra
de yer alan Seyyid Mahmut Hayranî Türbesi, XIII.
Kraliyet Akademisi'nde, daha sonra 1940 yılında
yüzyılın ortasına tarihlenen' önemli bir Selçuklu
New Yodc'da, 1992 yılında da National Gallery
mezar anıtıdır.
of Art'ın Circa sergisinde teşhir edildiğini belirtmiş
Konya'da oturan Alman konsolosunun ve 1470-1475 tarihlerinde imal edilen şamdanın.
teşvikiyle, Anadolu-Bağdat demir yollarının umum Hacı Boyrom-ı Vdi Tüdsesi'ne ulaştığı hakkında
müdürü olan Hügnen, demir yolu memuHanndan
Efkâryan ismindeki bir Ermeni vasıtasıyla bu
Kjeld von Folsoch, Art (rom the WorU of /s/om in The David
türbede yer alan ahşap sandukaları çaldırtmış, Collection, Copenhagen 2001, s. 29-30.
daha sonra ele geçirilen sandukalardan birisinin Yekta Demirolp, Akfehir ve KoyierirMi TOri. Anilion,
üstteki tabut kısmı bulunamamıştır. Ankara 1 996, s. 71.
ibrahim Hokki Konyalı, NajrecWin Hocanın 5ehri Ai.iehir,
Konya Evkaf Müdürü Mehmet Reşat m Müze- Tarrhl-Turistik Kihvuz, istanbul 1945, s. 425-426.
i Hümayun Müdüriyeti'ne yazdığı 29 Kânunuev istanbol Arkeoloji Müzesi Arşivi, 4İ/2 numarolı kulu. Rumi
tarihlerin Milâdi torihe çevrilmesinde Tarih Çevirme
vel 1326 (11.1.1911) tarihli yazıdan, olayın
Kıkıvuzu isimli yoyınckjn yarorkınılmıshr Bk Yücel Doğlı-
1907 yılında vuku bulduğu, sandukaların yeniden
Cumhura Üçer, Tarih Çevirme Kılavuzu, Ankora 1997
çalınmasını önlemek için, Akşehir'de bir bedeste I H. Konyolı, o.g e,, s. 440
ne taşındığı, buradan da bu şahıs tarafından İs K|eid von Folsoch, a g e , s 269, Katobg No; 433
Hüseyin KARADUMAN
bir kanıhn bulunmadığını, büyük bir ihtimalle Konu ile ilgili görüş ve rapoHar, Dışişleri
Akkoyunlu topraklarında kaldığını savunmuştur. Bakanlığı kanalıyla Londra Büyük Elçiliğimize
J. Carswell, bu mektubunda ayrıca, eserin şimdiki gönderilmiştir. Ancak bu çaba eserin iadesi için
sahibinin Rabenou Charitable Vakfı olduğu, bu yeterli olamamıştır. Müzayedenin yapıldığı gün
vakfın müdürü olan Parvis Rabenou'nun ABD'nin Prof. J. Carswell, Kültür Bakanlığı'nı aramış ve
New Jersey kentinde yaşadığı hakkında da bilgi şamdanın Türkiye'ye iadesi için envanter
vermiştir. kayıtlarının bulunması gerektiğini belirterek,
eserin sahibi tarafından müzayededen çekildiğini
Şamdanla ilgili bilgi ve belge toplama
bildirmiştir. Daha sonra bu eser, 1999 yılında
çalışmalarına başlanmış, ancak herhangi bir bel
David Koleksiyonu'na 45/1999 envanter
geye ulaşılamamıştır. Bunun üzerine Vakıflar
numarası ile giriş yapmıştır (Res. If.
Genel Müdürlüğü ile Hacettepe Üniversitesi'nden
Sanat Tarihçisi Prof. Dr. Beyhan Karamağaralı ve 3- Beyşehir Eşrefoğlu Camii Halısı
İstanbul Üniversitesi'nden Hukukçu Prof. Dr.
Konya Beyşehir Eşrefoğlu Camii'nde 1929
Hüseyin Hatemi'nin görüşleri alınmıştır.
yılında R. M. RiefstahI tarafından bulunan ve
Beyhan Karamağaralı raporunda; şamdanın yayınlanan' üç Selçuklu halısından en büyük
üzerinde vakıf kaydı bulunduğunu, vakfiyelerin olanı, halıların Konya Müzesi'ne naklinden önce
sadece kağıt üzerine değil, taş, deri gibi malzeme çalınmıştır. 1957 yılında Washington Tekstil
üzerine de yazıldığını, pirinç üzerine yazılmasının Müzesi'ne teklif edilen eser, çalıntı olduğu
tabiî olduğunu, şamdanın üzerindeki vakıf anlaşılınca satın alınmaz'. Beş metre
kaydında vakfiyede bulunması gereken hamdele, uzunluğundaki halının bir parçası daha sonra
vakfın gereği ve beddua bölümlerinin yer aldığını, İngiltere'de Edmund de Unger'e ait Keir
484 beddua cümlesinde "bu vakfı değiştiren veya Koleksiyonu'nda görülür'". Bu parçanın 1922-
bozanın üzerine Allah'ın, meleklerin ve insanların 1930 yılları arasında ülkemizde bulunan Fransız
lâneti olsun" ifadesinin bulunduğunu ve vakıflarda koleksiyoncu, diplomat Jean Pozzi'nin terekesinin
süreklilik olduğunu, zaman aşımının söz konusu Paris'te Hotel Drouot'da 30.4.1971 tarihinde
olamayacağını belirtmiştir. Vakıflar Genel yapılan müzayedesinden satın alınması", halının
Müdürlüğü de benzer bir görüş vermiştir. diplomatik yoldan yurt dışına kaçırıldığını göster
mektedir. Halının diğer parçasının Almanya'da
Hüseyin Hatemi ise raporunda; Parvis
ismi açıklanmayan bir koleksiyoncuda olduğu
Rabenou'nun 1950 yılında Paris'te ölen H. L.
ifade edilmekteydi'^ Bu halı parçası, bugün
Rabenou'nun oğlu olabileceğini, bu zatın 1925
yıllarında İzmir'de İngfIfz Konsolosu olduğunu, 3/1991 envanter numarasıyla David
aynı yıl tekke ve türbelerin kapatılmasından sonra Koleksiyonu'ndadır (Res. 3)'l Katalogda halı
bu eseri elde ederek yurt dışına götürmüş ola parçası 1300 yıllarına tarihlenmiştir.
bileceğini belirterek, bunca hukukî ve fiilî karine
lerden sonra, Türk makamlarından "ispat yükü"nü
' Kjeid von Folsach, a.g.e., s. 327, Katalog No: 525.
yerine getirmesini beklemenin hukukun temel
' Rudolf M. RiefstahI, "Primitive Rugs of tfie "Konya" Type in
ilkelerine aykırı olduğunu beyan etmiştir. Hatemi,
tfie Mosque of Beysfietiir", The Art Bulletin, Vol. XIII, No: 2
ayrıca şamdan için "envanter kaydı" aranmasının Cfiicago 1931.
anlamsızlığına değinerek, o dönemde yürürlükte ' Oktay Aslonopa, Türk Halı Sanah'nin Bin Yılı, istonbul
olan "yazılı olmayan hukuk" kurallarına göre, 1987, s. 26.
üzerine vakfiyesi kazılı bir şamdanı türbeden Şerare Yetkin, Türk Halı Sanah, Ankara 1991, s. 13, Levha
10.
kaldırmanın kimsenin aklına gelmeyeceğini,
" Oktay Aslanapa, o.g.e., s. 26.
bunun türbenin kapatılmasından sonra ola
" Oktay Aslanapa, o.g.e., s. 26, Levfıa: 15.
bileceğini belirtmiştir.
" Kfeld von Foisactı, a.g.e., s. 402, Katalog No: 685.
KOLEKSİYONU'NDA BUL UNAN BAZI TÜRK ESERLERİ VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
4- Cizre Ulu Camii'nin Kapı Tokmağı
İstanbul'da açılan Anadolu Medeniyetleri
Şırnak'ın Cizre ilçesinde bulunan ve Sergisi'nde teşhir edilmek üzere Selçuklu dönemi
Artulclular dönemine ait olup, 13. yüzyılm eserlerin sorumlusu Nazan Ölçer tarafından isten
başlarına tarihlenen Cizre Ulu Camii, Selçuklu miş, ancak "çalıntı malı" geri alamayız korkusuy
maden sanatının önemli örnekleri olarak bilinen la koleksiyonun yetkilileri talebe olumsuz
kapı tokmakları ile ünlü bir yapıdır. Caminin iki yaklaşmışlardır
kanatlı giriş kapısı üzerinde karşılıklı duran ve 5- Tunç Kandil
kanatlarını ısıran iki ejder ile ortada bir aslan
İlk olarak 1964 yılında Katherina Otto-Dorn
başının yer aldığı bir kompozisyona sahip olan
tarafmdan yayınlanan ve Konya'dan geldiği
tunçtan mamul iki adet kapı tokmağı bulunmak
belirtilen tunç kandil, bu yıllarda ülkemizde bir
taydı.
özel mülkiyette bulunmaktaydı''. Ülker Erginsoy,
Bu eserler, ilk kez Murat Kataoğlu tarafından bu eserin 1970 yılında David Koleksiyonu'no
görülmüş ve 14.9.1964 tarihinde Eski Eserler ve geçtiğini tespit etmiş ve bu durumu 1978 yılında
Müzeler Genel Müdürlüğü'ne bildirilmiştir. yayınlamıştır. Bu yayında, kandilin 11. yüzyılın
Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek sonu veya 12. yüzyılın başlarında Konya'daki bir
Kurulu, kapı kanatları ile tokmakların Vakıflar atölyede yapıldığını tahmin ettiğini, ülkemizde
Genel Müdürlüğü'nün muvafakati alınmak ve yer yaşayan yabancı uyruklu bir kişinin özel koleksi
lerine yenisi yapılmak şartıyla müzeye yonunda bulunduğunu, daha sonra da yurt dışına
kaldırılmasına yönelik 22.11.1 964 tarih ve 2648 çıkarıldığını belirtmiştir''. O dönemde yürürlükte
sayılı bir karar almış, bu şartlı karar da eserlerin bulunan Asar-ı Atiko Nizomnamesi'nde koleksi
müzeye kaldırılmasını geciktirmiştir. Mehmet yonculuğa yer verilmemişti ve eski eserlerin yurt
Önder tarafından kapı tokmakları 1966 yılında dışına çıkarılması do yasaktı. Dolayısıyla yasaya ; 485
yayımlanarak bilim dünyasına tanıtılmış ', 1969 aykırı bir işlem yapılmış ve kandil yurt dışına
yılında ise, kapı tokmaklarından birinin iki ejderi kaçırılmıştır. Bugün bu eser, David Koleksiyonu'no
çalınmıştır. Bu olaydan sonra, diğer kapı tokmağı 17/1970 envanter numarasıyla kayıtlıdır (Res.
ile çalınan kapı tokmağından geriye kalan aslan 5) Katalogda kandilin yapım tarihi 10. yüzyıl
başının da çalmmaması için, 25.2.1970 tarihinde olarak verilmiştir.
Cizre Kaymakamı Berki Koçoğlu ve Müftü Abdur
6- Nuruosmaniye Kütüphanesi'ne
rahman Erzen'in muvofakatları ile sökülerek, Ciz
Ait Kur'an-ı Kerim Yapraklan
re Eski Eserleri Koruma Derneği Başkanı Mehmet
Emin Sabuncu tarafından muhafaza altına alın 11.10.1991 tarihinde Londra'da satılmak
mıştır. Daha sonra bu eserler, 20.4.1974 tarihin üzere Sotheby's'in müzayede kataloğunda ya
de Mardin Müzesi'nde korumaya alınmış, yımlanan bir adet Kur'on yaprağının İstanbul
26.4.1976 tarihinde de istanbul Türk ve İslâm Nuruosmaniye Kütüphanesi'nde bulunan Kur'on'
Eserleri Müzesi'ne teslim edilerek 3749 ve 3750 o ait olduğuna ilişkin bir ihbarı değerlendiren
envanter numaralarına kaydedilmiştir. Cizre Ulu
' /,',r,.-,r-.er Önder ' SelcuUu E|derı'', Türkiye Tunng vc
Camii'nin giriş kapısı da 1 982 yılında bu müzeye C"o-o;;.,' Kurumu Beiie'enı, S, 8/287, istanbul 1966 i 2
nakledilmiştir. 4
K.e;d ^or, fokoch, a g e , s 312, Katalog No 496
Kapı tokmağının çalman ejder figürlü • Aiı Rıza Karduz, "Cizre Ulucamı'nın kapı tokmağı', Salxjh
parçaları, yurt dışına kacınimıs ve David Gaze-c-î. 16 5 1998
K O-ic Dofr Die KunsI dei lilom, teden Bodc-n 1964, s
Koleksiyonu'no 38/1973 envanter numarası ile
•iz ';a loe
kaydedilmiştir (Res. 4) '. O yıllarda eserin iade
' Ul>';- E- ;.'VX7 kiom Moden Sonclinır C-<-''.-^K-v l'Jar.lj
sine yönelik herhangi bir girişimde bulunul ; " j; 1-312. Ret 164
mamıştır. Eser, 1983 yılında, Kültür Bakanlığı'nca Kjf .-or, Foiıoch, o g e , s 296 ' -
Hüseyin KARADUMAN
7- Diyarbakır Muzesi'nin Tunç
Kültür Bakanlığı, öncelikle temin ettiği belgelerle
Londra Büyük Elçiliğimiz kanalı ile eserin satışını Sfenksi
durdurmuş ve akabinde yapılan bir araştırma; iki
Diyarbakır Müzesi, 23.12.1979 tarihinde
ciltten oluşan Kur'an'ın, 26 envanter numaralı bi
saat 8.20 sularında üç silâhlı soyguncu tarafından
rinci cildinin 1923 yılından önce kaybolduğunu
müze bekçileri etkisiz hâle getirilerek ve vitrinlerin
ve 27 numaralı ikinci cildinin 62 yaprağının
camlan kınlarak soyulmuştur. Bu soygunda çeşitli
çalındığını ortaya çıkartmıştır.
eserlerin yanında, Mardin'in Derik ilçesine bağlı
Söz konusu Kur'an, 9. yüzyıla tarihlenmekte- Tilbisim köyünde Artuklu dönemine ait bir
dir. Kur'an sayfaları ceylan derisi üzerine (altın mezarlıkta bulunarak, 14.5.1958 tarihinde müze
varak ezilerek elde edilen) zermürekkep
ye satılan 627 envanter numaralı tunçtan mamul
kullanılarak zerendut kOfî hatla yazılmıştır.
bir sfenks de çalınmıştır. O dönemde bu eserlerin
Nuruosmaniye Kütüphanesi'ne 1755-1756
uluslararası alanda arattıniması sağlanamamıştır.
yıllarında kaydedilen Kur'an'ın birinci cildi,
22.12.1923 tarihli devir-teslim tutanağında Bu sfenks, Türk maden sanatının önemli
eksilenler arasında görülmektedir. İkinci cildin 62 ömeklerinden olması dolayısıyla. Şerare Yetkin,
yaprağı ise, 1976 yılından sonra çalınmış olup, Nejat Diyarbekirli ve Ülker Erginsoy tarahndan
yurt dışında çeşitli koleksiyonlara dağılmış durum yayınlanmıştır^'. Ağzında ve kamında birer ufak
dadır. delik bulunan sfenks figürünü. Şerare Yetkin bir
Washington Büyük Elçiliğimiz, birinci cildin fıskiye veya bir buhurdan tutamağı; Nejat
ABD'nin Baltimore kentindeki Johns Hopkins Diyarbekirli ise, çadırın tepesinde kullanılan
Üniversitesi'nin Eisenhower Kütüphanesi'nde koruyucu bir tılsım olarak nitelemiştir.
bulunduğunu tespit etmiştir. Bu bilgiyi. Emniyet
Bu sfenksin bir benzerinin, David
Genel Müdürlüğü INTERPOL Daire Başkanlığı da
Koleksiyonu'na 1978 yılında 5/1978 envanter
ABD INTERPOL'ünden konunun araştırılmasını
numarası ile kaydedilmesi", eserin bu soygundan
isteyerek teyit etmiş ve iadesine yönelik girişimlere
başlanmıştır. Eserin iadesi aşamasında önce çalındığını veya eserin bir benzerinin bu
Eisenhower Kütüphanesi'nin Özel Koleksiyonlar bölgede yapılan kaçak kazılarla ortaya
sorumlusu Cynthia H. Requardt, söz konusu çıkanlarak, yurt dışına kaçırıldığını düşündürmek
Kur'an'ı 1942 yılında Robert Garretfin, Johns tedir (Res. 7). David Koleksiyonu'ndan temin
Hopkins Universitesi'ne sattığını ve o tarihten edilen sfenksin fotoğrafı, bu konuda uzman Lale
itibaren Eisenhower Kütüphanesi'nde kayıtlı Bulut, Nejat Diyarbekirli ve Ülker Erginsoy
olduğunu beyan etmiştir. Yapılan ikili görüşmeler
tarafından ayrı ayrı incelenmiş ve bu eserin
de Johns Hopkins Üniversitesi yetkilileri, söz
Diyarbakır Müzesi'nden çalınan tunç sfenks
konusu Kur'an'ın ülkemizden çalındığına kanaat
olduğu tespit edilmiştir. Sfenks, katalogda 12-13.
getirmiş ve bir iyi niyet göstererek, eseri iade et
yüzyıla tarihlenmiştir.
meye karar vermişlerdir. Eser, 28.2.2000 tari
hinde Amerika'da Kültür Bakanlığı yetkililerine bir Sonuç ve Öneriler
törenle teslim edilmiştir.
Söz konusu eserlerin ülkemizden kaçırılışı,
Kur'an'ın ikinci cildinin kayıp 62 yaprağının Osmanlı döneminden günümüze kadar değişik
yerlerinin tespitine ve iadesine yönelik çalışmalara zamanlarda vuku bulmuştur. Gelişmekte olan
devam edilmektedir. 1991 yılında Londra'da
" Kjeld von Folsach, a.g.e., s. 55, Katalog No: 2.
müzayedede satışı durdurulan Kur'an yaprağının
" Şerare Yetkin, "Bir Tunç Sfenks", Türk Kültürü, Yıl II, S. 16,
ülkemize iadesi sağlanamamıştır. Kur'an'ın
Ankara 1964, s. 48-50; Nejat Diyarbekirli, "Diyarbakır
çalınan yapraklarından ikisi, David Koleksiyonu' Müzesindeki Tunç Sfenks", Türk Kültürü, Yıl VI, S. 66,
Ankara 1968, s. 367-373; Ülker Erginsoy, a.g.e., s. 446-
na 17/1990 envanter numarasıyla kayıtlıdır (Res.
449.
6P.
" Kjeld von Folsactı, o.g.e., s. 313, Katalog No: 499.
KOLEKSİYONU'NDA BUI UNAN BAZI TÜRK ESERLERİ VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
kültür bilinci ve eski eser yasaları, ne yazık ki gösteren belgelerden oluşan bir dosya, David
ülkemizde eski eser kaçakçılığını önleyememişHr. Koleksiyonu'na Danimarka Büyük Elçiliğimiz
Günümüzde de bu tür olaylara sıkça rastlanmak kanalıyla 23.3.2000 tarihinde verilmiş ve iadeleri
tadır. Bu nedenle, eski eser kaçakçılığının önlen
talep edilmiştir. Bunun üzerine, Dovid Koleksiyonu
mesi açısından Dovid Koleksiyonu'ndaki bu eser
Yönetim Kurulu toplanmış ve olman karar,
lerin ülkemizden kaçınlışmı, iadelerini sağlamaya
10.10.2000 tarihli mektup ile Danimarka Büyük
yönelik olarak yapılanları ve yapılması gereken
Elçiliğimize bildirilmiştir. Söz konusu mektupta,
leri gündeme taşımakta yarar görülmüştür.
Beyşehir Eşrefoğlu Camii'nin ahşap panolarını
Öncelikle birçok Türk-İslâm eserini ellerinde iade ettiklerini, son yıllarda kültürel mirasın yasa
bulunduran David Koleksiyonu yöneticilerinin, dışı ticarete karşı korunmasını amaçlayan ulus
Beyşehir Eşrefoğlu Comii'nden çalman ahşap lararası girişimleri desteklediklerini, ancak iadesi
kapı panolarını ikili görüşmeler sonunda 1999 talep edilen eserlerin uzun süre önce satın
yılında iade ederek, güzel bir davranışta bulun alındığını, bunların kendi müzelerinde ve
duklarını belirtmekte yarar vardır^\ dünyanın çeşitli müzelerinde sergilendiğini beyan
ederek, talebimize olumsuz cevap vermişlerdir.
Bu soygunda hırsızlar, 24.5.1996 tarihinde,
gece Beyşehir Eşrefoğlu Camii'nin bitişiğinde yer Beyşehir Eşrefoğlu Camii'nin ahşap
olan türbenin kapı kilitlerini kırarak türbeye, panolarını iade eden Dovid Koleksiyonu'nun bu
buradan da cami içine bakan pencerenin demir olumsuz tutumunun temelinde, eserleri iyi niyetle
panmaklıklarını keserek camiye girmişler ve min satın almaları, sahipliğin uzun süre devam etmesi
ber altındaki dolabın kilidini kırarak burada saklı ve mülkiyeti yıllarca yaygın olarak yayınlamaları
tutulan kapı panolarını çalmışlardır. Kültür vardır. Bu durumda. Kültür ve Turizm
Bakanlığı durumu bir ihbar sonucu öğrenmiş, Bokoniığı'nın eski eser kaçakçılığını önlemeye
çalındığı tespit edilen panoların fotoğraflarını yönelik biriminin geç kurulması ve çalınan eser
ancak Ege Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Sonat lerin zamanında INTERPOL Bülteni ile orattınlma-
Tarihi Bölümü'nün arşivinden temin ederek, yurt ması eleştirilebilir. Ancak, Türkiye'nin ulusal hazi
içinde ve dışında arattırılmasını sağlamıştır. nesi niteliğinde olan bu eserler üzerindeki
mülkiyet hakkından vazgeçmesi söz konusu olma
Danimarka Kopenhag Büyük Elçiliğimizce
malıdır.
söz konusu panoların David Koleksiyonu'nda
olduğu tespit edilmiş ve müze yetkilileri ile yapılan Eski eser kaçakçılığından en fazla mağdur
ikili görüşmelerde, eserlerin iadeleri istenmiştir. olan ülkelerden biri olan Türkiye, hem uluslararası
Çalınan eserleri prensipte envanterlerine platformda yer olmakta, hem de bölgesel bir
geçirmediklerini belirterek iade etmeyi kabul yapılanma olan Avrupa Birliği'ne üye olmaya
etmişlerdir. Söz konusu panolar, 6.7.1999 tari çalışmakta ve ilişkilerini sıklaştırmaktadır. Bu
hinde Kopenhag Büyük Elçiliğimizce teslim çerçevede gerek uluslararası bir konum arz eden
alınmış, 8.7.1999 tarihinde de ülkemize getiril Birleşmiş Milletler, gerek bölgesel bir örgütlenme
miştir. olan Avrupa Konseyi çatısı altında hazırlanan
sözleşmelere taraf olmuştur.
Bu olumlu davranış üzerine, David
Kültür vaHıklorının kanunsuz ithal ve
Koleksiyonu'nda bulunan ülkemize ait eserlerin
ihracının yasaklanmasına yönelik uluslararası en
gündeme getirilmesi plânlanmış ve yöneticilerinin
büyük adım, UNESCO'nun Paris'te yaptığı XVI.
fazla itiraz edemeyeceği konulara ilişkin dosyalar
hazırlanmıştır. İlk etapta, Seydî Ali'nin san
Bu eserlerin ülkemize iodesi ile ilgili olarak bk Hüseyin
dukasına ait tabut, Cizre Ulu Camii'nin kapı
Karoduman, "Beyşehir Ejrefoğlu Ccrr,r Kapışma Aıl
tokmoğı ve Diyarbakır Müzesi'nin tunç sfenksi ile
Ponolorın Ülkemize İodesi ve D^vundurduklc-r'
ilgili olarak, bu eserlerin ülkemize oit olduğunu Anf,(t&Dekt>r, S. 5i, İstanbul 1999 ı 1 50 ! 53
Hüseyin KARADUMAM
hangi bir şekilde piyasada resmiyet kazanmasına
dönem toplantısmda, 14.11.1970 tarihinde kabul
dikkat ettiği izlenimi edinilmektedir. Ancak kata-
edilen "Kültür Varlıklannın Kanunsuz İthal, İhraç
kjg bilgilerine göre; Seydî Ali'nin sandukasına ait
ve Mülkiyet Transferinin Önlenmesi ve
tabut 1976, Nuruosmaniye Kütüphanesi'ne ait
Yasaklanması İçin Alınacak Tedbirlerle İlgili
Kur'an-i Kerim'in 2 adet yaprağı 1990 yılında
Sözleşme" ile atılmıştır. Ülkemiz bu sözleşmeye
envantere geçirilmiştir. Bu eseHerden ilki 1907,
1981 yılında taraf olmuştur^. 17.7.2004 tarihi
diğeri 1976 yılında ülkemizden çalınmıştır. Eğer
itibariyle 104 ülke tarahndan imzalanmıştır.
bu eserler uzun süre depolannda saklanıp envan
Kültür varfığı ithal eden konumunda bulunan Al
tere geçirilmemiş ise, David Koleksiyonu yönetici
manya ve Belçika bu sözleşmeyi imzalamamıştır.
leri, bu eserleri nereden nasıl aldıklarını ikili
Uzun süre bu grupta yer olan Fransa, sözleşmeyi
görüşmelerde açıklamak durumundadır. Hacı
ancak 1997, İngiltere ve Japonya 2002, İsveç,
Bayram-ı Veli Türbesi'nin şamdanı ile Beyşehir
İsviçre ve Danimarka ise 2003 yılında imza
Eşrefoğlu Camii halısının David Koleksiyonu'no
etmiştir.
gelişinden önceki aşamalar kısmen bilinmektedir.
Çalınan eserlerin ait oldukları ülkelere Buna karşın, Cizre Ulu Camii'ne ait kapı tokmağı
iadelerine ilişkin uluslararası kurumlar ve yasal çalınmasının ardından ve tunç kandil ise bir ya
düzenlemeler irdelendiğinde; söz konusu kurum yında yer almasından sonra Dovid Koleksiyo
ların, genellikle kültür varlığı ithal eden ülkelerin nu'no giriş yapmıştır. Diyarbakır Müzesi'nin tunç
öncülüğünde kurulduğu, yönetiminde, yön sfenksi ise, çalındığının tespit edilmesinden önce
lendirilmesinde ve denetiminde bunların etkin Dovid Kolebiyonu'ndadır.
olduğu görülmektedir. Kültür varlığı ithal eden
Dovid Koleksiyonu'nda yer alan eserlerimi
ülkelerin ve uluslararası sözleşmelerin, iyi niyetli
zin iadesine yönelik ikili görüşmelere diğer eser
alıcı, hakça bir giderin ödenmesi, zaman aşımı ve
lerimiz de eklenerek, devam edilmelidir. Bilimsel
envanter kayıtlarının istenmesi gibi hususlon
yayınlar, konuya ilişkin raporlar, müze ve
devamlı gündemde tuttuğu görülmektedir.
kütüphane kayıtlan, bu eserlerin sahibinin Türkiye
Bu çerçevede, öncelikle eski eserlerimizi
olduğunu açıkça göstermektedir. Zaten söz
korumak, kaçıniması durumunda do duyurusunu
konusu katalogda do tunç kandil ve
anında yapmak ve iadesine yönelik belgeleri de
Nuruosmaniye Kütüphanesi'ne ait Kur'an-i
hazır hâlde tutmak gerekmektedir. 1970
Kerim'in iki yaprağı dışındaki diğer eserlerin
UNESCO Sözleşmesi'nin 5. maddesi, kültür
kökeni olarak Türkiye gösterilmiştir. Dovio
varlığı sahibi durumundaki ülkeyi bu işlemleri
Koleksiyonu yöneticilerinden beklenen bir
yapmakla yükümlü kılmıştır. Sözleşmenin 7/b (ii)
bütünün parçalan olan ve belgelerle sahibinin
maddesine göre de taraflar, "sözleşmenin ilgili
Türkiye olduğu kesinleşen bu eserleri ülkemize
devletler için yürürlüğe girmesinden sonra çalınıp
iade etmesidir. Bu ise, 11.10.2001 tarihinde ilk;
ithal edilmiş kültür varlıklarına ilgili taraf devletin
başvurması üzerine el koymak ve bu varlıklan iyi yapılan ikili görüşmelere devam edilerek, karş!
niyetli alıcı sıfatı ile edinmiş olan sahibine hakça tarafın ikna edilmesi ile mümkün olacaktır.
bir giderin ödenmesi kaydıyla geri vermek"
Söz konusu eserlerin yurt dışına kaçırılışı vc
yükümlülüğü altındadır. Çalınan eserlerin
Beyşehir Eşrefoğlu Camii panolarının iadesi göi
iadesinde belirleyici olan eserlere ait envanter
önüne alındığında, bundan sonra yurt dışmc
kayıtlarıdır. Danimarka'nın bu sözleşmeyi
koçınlan eserlerimizin iadesini sağlamaya yöneli!
26.3.2003 tarihinde imzalaması nedeniyle, bu
olarak alınması gereken önlemleri şöyle sıralaya
sözleşmenin söz konusu eserleri kapsamadığı öne
biliriz;
sürülebilir.
Dovid Koleksiyonu'nun, eserleri ahrken ve
envanterine geçirirken, o eserin daha önce her-
" Resmî Gazele. 26A Am. S. 17232.
DAVID KOLEKSİYONU'NDA BULUNAN BAZI TÜRK ESERLERİ VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
-Ülkemizde bulunan koaınması gerekli Kim bildirmelidir. Yurt dışı temsilciliklerimizde bulunan
taşınır ve taşınmaz kültür vaHıklarının fotoğraflı Kültür Müşavideri vasıtasıyla o ülkedeki ilgililer ve
envanterleri bitirilmelidir. Taşınmaz kültür özel ve resmî müzeler bilgilendirilmeli ve bu husus
varlıklarının envanterinde çalınabilir nitelikte olan
kayıt altına alınmalıdır.
mimarî öğelerin detaylı envantederi de yapılmalı,
-Yurt dışındaki müze ve galeriler ile müza
eğer yerinde korunması güçse ve taşınabilir nite-
yedelerin katalogları düzenli olarak taranmalı,
likteyse müzelere taşınmalıdır. Bu çerçevede,
"yerlerine yenisi yapılmak şartıyla müzeye tespiti anında vakit geçirilmeden gerekli işlemler
kaldınlması" gibi gerekçelede esederin müzelere yapıInKilıdır. Bilimsel yayınlarda yer alan konuya
taşınması engellenmemelidir. ilişkin tespitler takip edilmeli, bu tespitleri yapan
bilim adamları da bilgilerini ilgili kurumlarla
-Yurt dışına kaçırılan esederimiz anında
paylaşmalıdır.
INTERPOL Bültenleriyle arattınlmolı ve konu ilgili
mahkemelere intikal ettirilerek, ilerisi için hukukî Yurt dışına koçınlan eserlerimizin iadesinin
zemin hazıHanmalıdır.
pek kolay olmadığını, bunun büyük bir uğraşıyı
-Kültür Vadıkları ve Müzeler Genel da beraberinde getirdiğini göz önüne almalı ve
Müdüdüğü ile Vakıflar Genel Müdüdüğü şimdiye kültür vadıklanmızm korunmasına yönelik güven
kadar yaptığı gibi çalıntı olayını ilgili birimlere lik önlemlerini yetedi hâle getirmeliyiz.
489
Res. 1: Seydî Ali'nin Sandukasına Ait Tabut.
c
>
Description:DAVİD KOLEKSİYONU'NDA BULUNAN BAZI TÜRK ESERLERİ VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ .. alıcı, hakça bir giderin ödenmesi, zaman aşımı ve.