Table Of ContentBUYllK ARAP şAiRi ZUHEYR B. EBİ SULMA VE TER::f'ME-İ
HALİ İLE İLGİLİ KAYNAK VE TETKİKL İN TENKİDi
i
VE DEGERLENDİRİLMESİ
Yard. Doç. -Süleyman TÜLÜCÜ
ZUHEYR B. EBI SUI.MA
ZuIieyr'in·Ismi ve umumiy<;tIe kabul edilmiş olan nesebi şu şekildedir: Zu
heyr b. Ebi Sulma (= Rebi'a) b. Riyah h. Kurre b. el Haris b. Mazin b. H~Iave
b. Sa'lebe...ı. Künyesİ Ebu SuIma2, nisbesi ise el·Muzenl'dir. Aslen, Arap ede·
biyatı tarihinde birçok şair yetiştirmekle meşhur olan ve ,Need'de ikamat eden
Muzeyne kabilesinden olmakla beraber, 'Abdullah b.'Gatafan kabilesi arasında
yetişip büyümüştü!'. Zuheyr'in babası,Muzeyne kabilesinin büyüklerinden olan ve
EbU Sulmfi künyesi ile anılan Rebi'a b. Riyah3'tı. Annesi Zubyan kabile~indendi.
Zuheyr'in aile efradı hep şairdi. Üvey babası Evs b. Hacer (ölm. M. 620),
kız kaıdeşleri eI-Ransa', Sulına ve oğulları Ka'b (öhn. M. 646) ve .Bueeyr şiirde
şöhret sahibi 01muşlardır4•
jçten birsevgi ile methettiği 5 koruyucusu Herim b. Sinan (ölm.M. 608'e
doğru)~ her fırsatla,hatta selam verdiği zaman ona bir hediye vermeyesöz vermiş,
bundan çok sıkılan Zuheyr, Herim'den kaçmağa ve gördüğü zaman ona selam
vermerneğe başlamıştır. Daha sonra Herim'in çocuklarışaire: "Senın kasidelerin
güzeldi ama bizimhediyelerimiz de onlardan aşağı değildi" deyince, cevap olarak,
(1) EbCı Zeydel·Kureşl, CemheretuEş'ihi'I·'Arab,nşr. 'Ali Muhammedel·Beeavi,Kahire 1387/
1967, r. 67,1"'8; Ebu'1·Ferec e1-isfaIıani, Kiıabu'l-Ağanı, fiŞI. Daru's-Sekafe, 3. baskt, Bey·
rut 1381/1962, X, 298.
(2) İbn Babıb, Kjtabu Kuna'ş·Şu'ara've Men Ga[eb·et Kunyetuhu 'aHi İsmihi, "Nevad'ru'l
Mahtfilat", vn, nşr.'Abdusseliim M, HarCın,Kahire, 1374/1954, s. 288.
(3) tbnu'I.Enbari, Şerhu'I·Kasa'ldi'~-Seb'ı't·Tıvaıel·CfI-hiliyyat, n~r. 'Abctusseıam M. HarCın,
Kahire ı%3, s. 235.
(4) Mahmud Es'ad, İs:amTarihi, sad. Ahmed Lüıı: K~ancI·OsmanKazancı, İstanbu: 1983,
s. 208.
(5) Şerhu Dıvanı Zuheyrb.EbıSu!ma,nşr. ve~erh; AhmedTaPat,Beyrut1968,mukaddime,5.6.
165
· o:"Artık slzİii hediyelerinıtortada katmanıiştır, lakIn benim şiirlerim lı~l~ ya.
şıyorlar. Onlar öyle şeref elbiseleddir ki zaman eskitemez" demiştir'lS.
Rivayet edildiğine göre, o, Hz. Peygamber (s.a.)'in peygamberliğinden ön·
ce, İslamiyetin zuhur edeceğini haber vermiş ve oğulları Ka'b ve Btıceyr'e, İsli
miyeti kabul etmelerini öğütlemişti?
Zuheyr'in uzun bir ömür sürdüğü söylenir. 100 yaşlarında Hz. Muhammed
(s.a.)'lc görüştüğü8 ve onun kendisi hakkında: "EyAllahım! Beni onun şeytanm
dan lcoru!" dediği, bUl).un üzerine ölünceye kadar hiçbir beyit söylemediği9 ri
vayet edilir ki, bu doğru olmasa gerektir.
Eski müellinerden el-Uşnandani (ölm. 288/901) ve bazı zamanımız müel
lineri, şairimizin ölüm tarihi olarak M. 631 senesini verirlerselo de, bu doğru
olmamalıdır. İslamiyetin yayılmasından önce ölmüş olmasıll kesinlik kazanmak
tadır. Nitekim bazı aIimler,onun,bi'setten (M. 610) bİr sene önce (M. 609 yılında)
öldü]ünü söylemİşlerdirlı. Vefat ettiği zaman, mersİyesini kız kardeşi el~Hans~i'
söylemiştiri3.
Birincitabaka şairlerindenolan 14Zuheyr,MlI'allal$:aı5şiiirlerininüç büyük
lerinden biri sayılır. Şiirleri ciddi, hikınetli ve öğretici olup, pek çok darb-ı meseli
ihtiva etmektedir16. Hz. Peygamber (s.a.)'in ortaya çıkmasından önce, gerçek
din hakkında şür yazanlardandır. Öldükten sonra dirilmeğe(ba's) inanırdı17.
Bu bakımdan bjr Hanıf şair özelliği gösterirı8: Şiirlerini ince bir tenkit süzge-
(6) Cl. Huart, Arap ve Arap Dilinde tsıam Edebiyatı,çev. cemalSezgın,ts,anbııl1944, s. 36;
krş. bir de ibn Reşik, el.'Umde, nşr. M. Muhyiddln Abduihamid, Mısır 1383/1963,1,81.
(7) TaMHuseyn,Fi'I-Edebi'l-Cilhili, 10.baskı, Kahlre1969,s.283; keza krş. Ebu Zeyd el-Ku
re~i, a.g.e., 1,70; Ebu-'I·Fereeel-isfahil.nla.g.e.,XVII,43; M. A,SJTIlKöksal, Hz. Muhammed
(A.S.) veİslamiyet, İstanbul 1979.IX, 43 .
(8) O.W. Thateher, Zuhair, EB, XXIIl, 992.
(9)-Ebu'I-Ferec eı-tsfahfuıi, a.g.e., X, 301; el-Makrizl, ·İmta'ul-Esmi!', Kahire 1941, 1, 494.
(LO) Mesela bk. el-Galay1ni, RiellJu'I·Mu'allakati' 1.'Aşr,Beyrut 1912, s. 126, 130.
(ll) R.A. Nicholson, A Literary History of the Arabs, Cambridge 1969, S. 119.
(12) Mesela bk. tbnu'I-Esir, Usdu'l-Gabe rı Ma'rifetj's-Sahiibe, nşr. MJ. el-Bennav.b., Kahire
1390-93/1970-73, tV, 477..
(13) Mahmud Es'ad, a.g.e., s. 208
(14) el-Cumahi, Tabakatii'şŞu'ara',nH.J. Hell, Beynıt 1402/1982, s. 41.
(l5) Mu'allakiH, Kabe'nin duvarına asıldJ!ltrivayet edilen meşhur kastdelere verilen isimdir.
Mu'allak:l.t ve sai:ı:Jeri hakkında bk. A.F.L. Beeston, Mu'aJlakat, çev. Süıeyman Tü!üı:.ü,
ilFD,IlI (1979), s. 419-427; el-Oa'ayini, a.g.e.; Mehmed Fehmi , Tarih·i Edebiyyat-ı'Ara
biyye, ı. Cahiliyye Devri, tstanbul 1917;BedeviTabiine, Mu'allakatü'I-'Arab,Kah;re1387.
(16) Mahmud Es'ad, a.g.e., s. 208.
(17) İbu Kuteybe, eş-Ş;'r ve'ş·Şu'ara', nş!', Mufid Kamiha, Beynı! 1401/1981, s. 52.
(18) Mahmud Es'ad, a.g.e.,s. 310; Şaban Kuzgun, İslam Kaynaklarına Göre HL. ıbrahim ve
Hanifhk, Ankara 1985,s. 193.
166
)
cinden geçirerek yazan şfurimiz, bilhassa asılsız medihlerden daima kaçınmıştıt,
Diğer şairlerin beyitlerini çalarak kedi kasidelerine koymaktanı9 ve yabancı
kelime (garib) kullanmaktan sakınmıştır. Bu hususta gösterdiğititizlik Hz. Ömer
(ölm. 23/644) tarafından takdir edilmiştir. Bir gün Hz. Ömer: "bana en büyiik
~airinizin beyitlerinden okuyunuz" dedi. "0 kimdir?" dediler. "Zuheyr'dir"
karşıhğını verdi. "Neden dolayı en büyük şairdir?" dediler Bunun "Üzerine Hz.
Ömer: "Çünkü o, sözünde mu'azala etmez (yani sonra gelen beyitlerin anlamını
evvelkilere bağlamaz), muğlak söylemez, hiçbir kimseyi kendinde bulunmayan
bir şey ile methetmez" diye cevap verdi20. Diğer taraftan 'Ikrime b. Cedr (ölm.
IL/VIII. asır ortaları), babası şair Cedr (ölm. 11O/728)'den insanların en güzel
şiir söyleyeninin kim olduğunu sormuş, bunun üzerine o da, Zuheyr'in, Cahiliyye
devrinin en büyük şairi olduğunu2l ,söylemiştir.
Dhao'ı:
Bilindiği üzere, eski şfurlerin hususi bir ravisi hatta bazen ravileri vardı.
Şaire refahıt edenravi, onun şiirlerini.ezberJer ve icabında inşad ederdi. Şairimiz
Zuheyr'in ravileri de, her biri tanmmış bir şair olan eş~Şemmah (ölm. 22/643),
el-Hutay'e (ölm 30/650) ve oğlu Ka'b idi22. Onun şiirlerini rivayet ederek yayan
ilk ravller olarak bu şahısları görüyoruz.
Diğer taraftan, Zuheyr'in ölümündeıi sonra, H~ II. asır boyunca, özellikle
Basra ve Kilfe dil ekollerine mensup, alim ravller adını verebileceğimiz bazı
dilciler, onun şiirlerinin rivayetiyle meşgulolmuşlardır. Bunlar arasında Basra
hlardan Ebu 'Amr b. el-'Ala' (ölm. 154/770), Ebu 'Ubeyde (ö1m. 210/825) ve
el-Esma'i (ölm. 2l6/831),yi; KlifeWerden ise Hammad er-Raviye (ölm. 156/
773), el-Mufaddal ed-Dabbi (öhn. 168/785) ve Ebil 'Amr eş-Şeybani (ölm.
206/821)'yi zikredebiliriz 23.
Onun şiirlerinirivayet ederek bizeintikalini sağlayanel-Esma'i,aynızamanda
Divan'ı toplayan ilk kimse olarak görünmektedir. Eski Arapça kaynaklar, şairi
mizin Divan'ını toplayan kimseler olarak, ayrıca, şu dilcilerin isiınlerini verirler:
İbnu's-Sikkit (ölm. 246/861), Ebu'l-Hasen 'Ali b. 'Abdillah et-Tusi (ölm. 246/
861), es-Sukkeri (ölm. 275/888), Sa'i'ida' diye bilinen Muhammed b. Hubeyre
el-Esedi (296/909'dan önce hayatta idi), Ebu Bekr İbnu'l-Enbari (ölm. 328/
940) ve el-A'lem eş-Şentemeri (ölm. 476/l083).
(19) es-SlIyôti, Şerhu Şeviihidi"l·Muğni, Kahire 1322, s. 48
(20) al-Cumahı,a.g.e., s. 44; İbn Kuteybe, a.g.e., s. 51; İbn Reşik, a.g:e., r, 98.
(2L) el·Curnahi, a.g.e., s. 44; İbn Kuteybe, a.g.e., s. 51. ŞairİbnAlırner (ölm. 65/685'e do~u)
de Cerir':e aynı fikirdedir (bk. İbn Reşik, a.g.c., I, 97).
(22) Nibad M. Çetin, Eski Arap Şiiri, İsta. bul 1973, s. 23.
(23) Nasıruddin eI-Esed, Mesiidiru'ş-Şi'ri'I-Cfıhi11 ve Kıymetuha't-Tarihiyye,2. baskı, Kalıire
1962, s. 527-530, 538 vdd.; krş. GAS, II, 119120.
167
Zuheyr'in Divan'ı, müteaddit alimler tarafından şerh edilmiştir. Bu alimler
şunlardır: İbnu's,Sikkit, Sa'lelJ (ölm. 291/9(4). Sa'fıdft',İbnu'I-Enbiiri,EbüBekr
el-Betalycvsi (ölm. 4941 1100) ve cl-A'lem eş-Şentemeri. Bunlard~m, İbnu's-Sikkit,
Sc..'('ıda' ve İbnu'I·Enbfıri'nin şerhleri bize kadar gelmeıni~tir.
ZUheyr'in şiirlerinin (Divan'ının),baskıları: .
1- W. AUıvardı,The Diwans of the Six Auci~ntArabİC''Poets(= eJ-'Ikdu's
Semtn fi Devavıni'ş-Şıı'ara'f's-Sittcti'I-CahiIiyyin),London 187P, s. 75-102; 2
Yusufb. Ebi Sa'id el-BoeyrCıtl,el~Me'ani'ı-Bedi'afi Şi'ri Zuheyrb. Rebi'a, el-Mek
tebetu'I-Ccdide, Beyrut, ts.; 3- el·'lkdu's-Semin fi Deravini'ş-Şu'ara'j's-Selasetrı
Cfthiliyyin, Beyrut 1886 s. 27-62; 4- el-A'lem eş-Şcntemeri, Şerhu Divam Zuheyr
b. Ebi Sulma (Primenrs Arabes, fs. n, nşr. ç. Landb~rg, Leyden 1889 ve Kahire
1323)~ 5- L. Şeyha (Cheikha), ŞLl'ara'n'n-Nasraniyye, Beyrut, 1.890, l, 510-595;
6- K. Dyroff, Zur Ge.sclıicthe(Jer Ülıerliefemng des Zuhairdiwans miteinem An
hang unedierter Ge\Jichte Zuhairs, Miinehen 1892; 7· Mustafa es-Sakka,
l\1uhtaru'ş-Şi'ri'l-Cabili,Kahire 1348/1929, I, 150-215; 8- Fu'iid Erram el-Bus
tani, Zuheyr b. Efii Sulma-Muntehabatun Şi'riyye, Beyrut 1929, 1963 (el·Reva'i',
nr. 25); 9- Sa'leb, Şerhu Divanı Zuheyr b. Ebi SuIrnA, nşr. Daru'I-Kutub, Ka
hire 1363/1944, teY.rar ofset baskısı: Kahire ı384J1964; iO-el-A'lemeş-Şentemed,
Eş'aru'ş-Şu'ara'i's-SiUeti'l-Cahiİiyyin, I-II, şerh ve ta'lik,: Muhammed 'Abdul-.
mun'ım H,"fiici, M~sır 1377/1958, ı. 278-355; 1l-Dh'anu Zuheyr b. Ebi Sulma,
nşr. ve şerh: Kcrem el-Bustiini, Daru Saqır, Beyrut 1960; 12-Şerhu Divauı Zuheyr
b. Ehi Sulma, nşr. ve şerh: Ahmed Tal'at, Beyrut Beyrut 1968; 13-Şi'ro Zuhryr b.
Ebi Sulma, el-A'lem eş-Şentcmerİ'mn şcrhi ile, nşr. Fahruddın Kabilve, Halcb
1970 24.
TERCÜ~E-İ HAL.i İLE İLGİLİKAYNAK VE TETKİKLERİN
- TENKİDİ VE DEGERLENDİ.RİLMFSİ
Zuheyr'in tercüme-i Mli hakkındaçeşitli eserlerde muhtelif vesile1erle, bilgi
verilmiştir. Bu eserler birkaç zümrede toplanmak istenirse, mahiyetleriııe göre.
ı-Asıl Kaynaklar, 2-Tall Kaynaklar, 3· Muahhar Kaynaklar, 4·Muahhar Ya
Yazılar ve Tetkikler diye 4 zümre h~linde toplanabilir.
1- ASIL KAYNAKLAR:
A- Dh'an'ı:
Burada manzfımelerinne münasebetle yazıldıklarinı gösteren b a Ş lı k 1ar
ve ayrıca şiirlere yazılan Ş e r lı 1e r büyük bir önem taşımaktadır.
(24) Zuheyr'in hayatı, eseri ve edebi kişiliği hakkında geniş bilgi için bk. SU1eyman Tü(ücü.
Zuneyr b. Ebi Sulma ve Edebi Kişiliği, Atatürk Üniversitesi islami .flimler Fakültesi,
basılmamışDoktora tezi. Er'urum 1982.
168
Zuheyr~jn şıirIerinin hemen hepsi, bir gaye ile veya bir hadise dolayısiyle
söylenmiştir. Bundan dolayı bu manzumelerde muhtelif şahıs ve hadiselere tel
mihler olduğu gibi,. bazen doğrudan doğruya muayyen vak'alar anlatllLr. Böyle
bir manromeler mecm1ü'.sındanşairin hayatıiçin ne derecede istifade edilebileceği
meydandadır. Fakat şiirIere daha yakındanbakıldığızaman, bu işin o kadar ko
layolmayacağı hemen görülür. Zira ekseriya zaman ve mekan kayıtlarından
mahrum bulunan bu şiirlerin hangi Mdiseleri ima ettiğini, birini medih ve hic
vediyorsa, ne zaman, niçin ve hangi münasebetle medih -veya hicvettiğini anla
makher zaman mümkün değildir. İşte burada, şiirierinevvelindebulunanbaşlıklar
ve kısmen şerhlt:r yardımıımza koşmaktadır 25. Bunlar ister Sa']eb, ister ei-A'l~m
eş-Şentemerı, ister Ebu Bekr el-Betalyevsı tarafından yazılmış olsun, en esaslı·
kısımlarını Ebü 'Amr b. el-'Ala', Hammad er-Riiviye, el-Mufaddal ed-Dabbı, ~bü
'Amr eş-Şeybfuı!, Ebu 'Ubeyde ve eI-EsmaTniu rivayetleri teşkil etI!Jektedir.
Fakat yine birçok yerlerde bunların verdiği maIuIDat da. yeterlideğildir.
Mesela, bir şiirin Herim b. Sinan (ölm. . 608'e doğru) veya el-Haris b. Varka'
es-Saydav! (ölm. ?) hakkında söylenmiş olduğunu bilsek de, bunu şa.irimizin ha
yatı içinde muayyen bir devreye yerleştiremiyoruz. Bununla beraber, diğer asli
ve tiili kaynakların verdikleri bilgiler sayesinde, onun hayattnın hiç olmazsa bazı
kısım ve devreleri hakkında bilgi sahibi olabiiiyoruz.
B-Şu'ara' Tabakatı:
1- el-Esma'j (ölm. 216/831), 'Fohiiletu'ş-Şu'ara'ı6 (nşr. Charles C. Torrey,
ZDMG, LXV (1911), s. 492-493, 500). cahiliyye şairlerlerinin ileri gelenleri
hakkında kısa bilgiler veren bu küçük eserde, Ebu 'Amrb. ıd- 'Ala' 'nın, eri-Na
biğa ez-Zubyiinl (ölm. M. 604'e doğru)'nin mi yoksa Zuheyr'in mi daha üstüo
olduğunu soran bir adama, Zuheyr'in en-Nabiğa'mnhizmetçisi (edr) bile olmaya
layık olmadığı ve Evs b. Hacer (ölm. M. 620)'in de Zubeyr'den daha üstün bir
şair olduğu yolundaki cevabi zikredilrnektcdir. Bu rivayet, Ebu'I-Fercc el-İsfa
hani (ölrn. 356/967)'oin Kitabu'I~Ağaci (nşr. Daru's-SekMe, 3. baskı, Beyrut
1381/1962, XI,7)'sinde ve el-Merzubani (ölm. 384/994)'nin c]-Mnvaşşah (nşr.
'All Muhammed el-Beciivi, Kahire 1965, s. 59)'ında da mevcuttur. Ayrıca el-Es
ma'j bueserinde, Zuheyr'İn Yahudilerden bir grupla karşılaştığını ve onlardan
ahiret (el-me'ad) fikıini işittiğini if?de etmektedir. İste bütün bu hususlar, bazı
muahhar eserlere de intikal etmiş bulunan orijinal kayıtlardır.
2- Muhammed İbn. SeIHim el-Cumahi (ölm. 231/845), Taliakatu'ş-Şıı'ara'27
(nşr. Joseph Hell, Beyrut 1402/1982, s. 38,41,44,45,199).İlk defa eski Arap şair-
.(25) Bk. Ahmed Ateş, an-Nabiga ad~Duby:ı.ni, Hayatı ve Eseri Hakkında'Araştırmalar, ŞM,
i (1956), s. 1ı. .
(26) Müellif ve eseri hakkında bk. GAL, r, 104-105; Suppl.,1, 163-165.
(27) MüeIlif ve eseri hakkında bk. GAL, Suppl., L, 165.
169
lerinden, onları tabakalara ayırarak bahseden ve bize kadar gelebilen eserlerin
en eskisi olan bu kitapta, Zuheyr' İmru'ulkays(ölm. M. 545'e doğru), en-Nabiğa
ez-Zubyani ve el-A'şa (ölm. 7/629) ile beraber ı. tabaka şairleri arasına konur.
Onun, 'Abdullah b. Gatafan kabilesinden lIddolunduğu, Hz. Ömer (ölm. 231
644)'in takdirine mazhar olduğu, EmevlIer devri şairlerinden el-Ferezdak (ölm.
11O/728)'1ıı, onun bir benzerl (nazir) sayıldığı söylenir. Ayrıca, onun, Gatariin
şairlerinden Kurad b. Haneş (ölm. ?)'in bazı beyitlerini alıp, kendisine mal et
tiği yolundaki Ebü 'Ubeyde'nin rivayeti şayan-ı dikkattir. Bu son rivayet, el·
Merzubiini'nin el-Muvaşşab (s. 59) ve Mu'cemu'ş--Şu'nra' (nşr. 'Abdussettar
Ahmed Perrac, Kahire 1379/1960, s. 205)'sında da mevcuttur.
J- İbn Kuteybe (ölın. 276{889), eş-Şi'r ve'ş-Şu'ara'28 (nşr. Mufid Kamıha,
Beyrut 1401/1981, s. 20, 22,51-58). Şairimiz hakkında derli-toplu bilgi veren ilk
eserdir. Burada Zuheyr için husus]' bir bölüm olduğugibi, diğer şairlerden bahse
derken, muhtelif vesilelerle, onun hayatı ile ilgili bazı vak'aları da zikreder. Fa
kat bu eser tertipli ve muntazam bir tercüme-i hal vermez. Verilen bilgiler, onun
hayatınınsafhalarınıakscttirmekten ziyade, genellikle edebı şahsiyeti ile ilgilidir.
Önce, onun "mütekellif" şairlerden olduğu, şiirlerini tenkit süıgecinden geçi
rerek kaleme aldığı; el-'Utbi (ölm. 228{843)'den naklen, Mervan b. Ebi Hafsa
(ölm. 182{798)'nın onu "en büyük şair" addettiği rivayet edilir. Sonra, ona
ayrılan fasılda, Muzeyne ve Gataran kabilesine mensubiYl'ti; Hz.'Ömer, şair
Cerir (ölm. 110/728), Halife 'Abdulroelik b. Mervan (ölm. 86/705) ve Halef
ei-Ahmer (ölm. 175/791)'in takdiderini kazandığı söylenerek, eski dilcilerden
EbU 'Ubeyde, EbU 'Amr b.el-'Ma' ve eI-Esma'inin, kendisi hakkmdaki görüşle
rine yer verilir. Bu arada, edebı açıdan bazı beyideri tenkit edilir.
C- Şiir MecmIIa1ılrı :
1- Ebu Zeyd eI-Kureş! (Eserini H. ın. asrın sonu ile IV. asrınbaşlarındayaz
mıştır), Cemberetv Eş'ari'I-'Arab29 (I-II, nşr. 'All Muhammed el-Decavı, Ka
hire 1387/1967, I, 67-71, 104-105, 178-216). MÜellif, Zuheyr'le ilgili kıymetli bil-
giler toplamıştır. Bunların bir kısmı onun edebi cihetini aksettiren hususlardır.
Ebu 'Ubeyde'nin naklettiğibir habere göre, Basra valisi İbn Ebi Burde el-Eş'ari .
(ö1m. 126/744'e doğru), tertiplediği bir gece topla.ntısında (semer), şairlerin en
önde olanının (es-sabık) ve ibadet edeninin (el-musalli) kim Olduğunu sorar.
Orada bulunanlar -şiirde büyük bir a.Iim olan-valiye: "Ey Emir, sen haber ver"
derler. Bunun üzerine o, Zuheyr'in bir beytini okuyarak, onun, "ml'dih"te bü
tün şairleri geçtiğini söyler. Sonra, en-Nabiğa ez-Zubyani'nİn bir beytİni inşa.d
eder ve buna göre, onun "musanI" olduğunuifade eder. Bu rivayet, diğer eski
kaynakların hiçbirinde mevcut değildir.
(28) MüeBir ve eseri hakkında bk. GAL,I, 120-122; SuppI., , 184-18i.
(29) Müellif ve eseri hakkında bk. GAL, Supp!., I, 38.
170
Daha ilerideki sayfalarda el-Kureşı, İbn 'Abbas (ölm. 68(687)'tan naklen,
Hz. Ömer'in ona olan takdirlerinden uzun uzun bahseder. Sonra, Zuheyr'in,
gördüğü bir rüya üzerine, oğullarına, gelecek olan Peygambere iman etmelerini
vasiyet etmesinden söz edilir ve onun Allah'a iman ettiğini gösteren bir rivayete
yer verilir. Daha sonra, el-Mufaddal'a istinaden, şair el-'Acdic (ölm. 97f7l5)'m
veya İbn Ahmer (ölm. 65(685'e doğru)'in Zulıeyr'in "en buyük şair" olduğunu
söylediği rivayet edilir. Bu eserde Zuheyr"in Mu'aııa!5:a'sının da tam metni yer
almaktadır.
D- Edebı ve Tenkidi Mecmnalar
1- Ebu'l-Ferec el-İsfahanı (ölm. 356(967), Kitablı'I-AğaniJO (I-XXV, nşr.
Daru's-Sekafe, 3. baskı, Beyrut 1381(19112, X, 298-323). Bu eserde, şarkılara
ilaveten, gerek şairler ve gerek bestekarlar ile muganni ve muganniyelere dair
mufassal malilmat verilmiştir. Tertibi pek ~istemli olmamakla beraber, bu eser
hicretin III. asrma "kadar, yalnız edebiyat tarihinin değiL, aynı zamanda kültfrr
tarihinin de en ehemmiyetli kaynağını teşkil eder3i. Bmada şairimiz hakkında
da fazla ve teferruatlı bilgilere' tesadüf olunur. Bununla beraber bu eserden de
düzenli bir hiil tercümesi beklemek abestir, rivayetler dağınıktır. Fakat yine de
Zuheyr hakkında eski ve orijinal malumatı ihtiva etmesi bakımından büyük bir
ehemmiyet arz etmektedir. Burada ilk önce, Zuheyr'in nesep silsilesi veriliyor:
Sonra, şair eerk, Hz. Ömer, Kudame b. Musa (IIL(IX. asır mimlerinden), el
Ahnef b. Kays (ölm. 72(691), Halife 'Abdulmelik b. Mervan ve Hz. 'Osman
(ölm. 35(656)'1i1 onu takdir etmelerinden sözediliyor. ez-Zubeyr b. Bekk3.r (ölm.
256(870)'dan gelen bir rivayete göre, onun 100 yaşında Hz. Peygamber (s.a.)'le
görUştüğü söyleniyor ki bu, önemli bir kayıttır. Ebu 'Aınr eş-Şeybani ve İbnu'l
A'r§.bi (ölm. 231(845)'den naklen, babası Ebu Sulma'nınTayyi' kabilesine yaptığı
baskın teferruatİyle naklediliyor. Zuheyr'in. 'Abs ve Zubyan kabileleri arasında
ccreyan eden harbin sulhla sona ermesinde büyük emekleri geçen Herim b. Si
nan ve el-Haris b. 'Avf (ölm. M. VII. asrın başları) hakkında yazdığı medhiye
bahis konusu ediliyor. Daha sonraki sayfalarda İbnu'l-A'rabi'den naklen, el
Haris b. Vark§.'es-Saydavi'nin Zuheyr'in develeri ve kölesini gaspedip götürmesİ;
Hammad er-Raviye'deu naklen, Benu 'AbdiIlah b. Gatafan'dan bir adamın ku
marda haksıZıığauğraması,hakkını aramak içİn Zuheyr'e baş vurması, bunun
üzerine onun, haksızlığı yapan Benu 'Uleym'i hicvetmesİ gibi hususlara yer ve
riliyor. Hammad ve İbnu'l-Kelbi (ölm. 204(819)'den naklen, dayısı Beşame
(ölm. M. VI. asrın ortaları)'den şilirliği tevarüs etmesi; İbnu'l-A'riibi 'den
naklen, zevceleri (Ummu Evfii ve Kebşe) ve oğulları (bilhassa Salim adlı oğlu
hakkında verilen bilgiler önemlidir) hakkında bilgi veriliyor. Onun en-Nilbiğa
(30) Müellif ve e:;eri hakkında bk. GAL, 1, 146; Supp1., I, 225-226.
n.
(3L) Brockelmann, Ebülfere~, tA, IV,
ın
ez-Zubyani ile götüştüğünü gösteren şu kayıtlar (XV , 39), ilk defa bu eserde
zikredilmektedir: 'Omer b. Şebbe (ölm. 264j878'I'nin rivayetine göre, bir gün
Zuheyr bir beylt s6yieı'. bunu takip eden ikinci beytin yarısını getirerncı ve susar.
Ona en-Nabiğarastlar. en-Niibiğa'danbeyti tamamlamasını ister fakat o da a-
_ciz kalır. Neticede Zuhey~'inoğlu Kil'b gelir ve beyti o tamgmIar. Bu eserdeki ö
nemli bir nokta da, Zuheyr'in "savt" olarak verilen şiirlerinin çağunun, eski
dilcilere dayanılarak şerh edilmesidir.
2- el-Merzubanı (ölm. 384/994), el-Mm'aşşah 32 (nşr. 'AllMuhammed el
Becavı, Kahite 1965, s. 56-62). MüelIif, Zuheyr'e özel bjr bölümtabsis etmişolup,
yer yer, eski alimlerjn onun bazı beyjtIerini tenkidinetemas etmekte ve bu arada
amınla jlgili kıymetli bilgiler vermektedir. Onun en-Nabiğaile görüşmesiyle ilgili
olarak Kitabu'I-Ağanİ(XVU, 39)'de yer alan kıssa, burada da mecuttur. Aynı
kıssayı eş-Şerif el-Murteda (ölm. 436jto44)'nın el-Email (I-IJ, nşr. M Ebu'l
Fadl İbrahım, Kahıre 1373/1954), I,97-98)'sinde de görüyoruz. Yine el-Merzu
M.ni, yukarıdaki hikayenin ikinci bjr şeklini, eş-Şa'bI(ölm. 1ıo/728)'den naklen
şu şekilde anlatır: "H1re hükümdarı en-Nu'man b. el-Munzir (saltanatl: M.
M. 580-602), en-Nabiğa~mn kendisi hakkındaki beytin] duyunc~., 'budan sonra
bjr ceyit daha olmalıdır,yoksa bu birhicvjyedir' der. Fakat en-Niibjğa tamamla
yamayınca, ona üç gün mühlet verir ve eğer o beyti bulursa, "yüz siyah deve"
(el-'asaflr) vereceirini, aksi ta.kdirde boynunu vurduracağını da ilave eder. O
radan çıkan en·Nfibiğa,Zliheyr'e gelir, durumu ona anlatır. Zuheyr: 'Kırlara.~i
kaIım' der. Kii'b da onlarıtakip eder. Fakat orada akıllarınabir şeygelmez. Ni
hayet bu bcyti Ka'b tamamlar." Bu hikaye, İbn 'Asakir (ölin. 571/1176),in
et-Tar1hu'I-Kcbir (ı-v, Dimaşk 1329/1332, V, 427 v.d.)'inde ve İbn Hacer el
'Askalanı (ölm. 851jl448)'nin el-isabc ci Temyizi's-Sahabe(I-IV, Mısır 1328,
lll, 296)'sinde de mevcuttur.
LL· TALI KAYNAKLAR
A- Tarihler:
1- et-Taberi (ölm. 310/920), Tarihu'(-Umem ve'I~Muli.ik33 (ı-Xı, nşr. M.
Ebu'I·Fadl İbrahım, Daru Suveydan, Beyrut, ts., ıv, 222-223). Burada, İbn
'Abbas'tan naklen, onun ve Hz. Ömer'in Zııheyr'i takdir etmesi ta(silen anIatıl~
maktadır. Aynı rivayet, bjr~z daha değişikolarak Kitabu'l-Ağani(X,300v.d.)'.de
Ve ayrıca Cemherctu Efarl'I-'Arab (T,69-70)'da ve İbnu'l-Esir (ölm. 630j1232)'in
el-Kamil fi't-Tarih (ı-Xııı, oşr. C.I. Tornberg, Diiru 'Sadır, Beyrut 1399/1979,
III, 62-63)'ind'e de yer almaktadır.
(32) Müellif veesen hakkınd.!lki GAL, SuppI., I, 190-191. .
(33) Müellif ve eser: hakkında bk. GAL, I, 142-143, Suppl.. I, 217·218.
172
2- İbnu'l-Esır (ölm. 630/1232), el-Kamil fi't-Tarih34 (I-XlfI, nşr. c.J. Tom
berg, Daru Siidır, Beyrut 1399/1979, III, 62-63). et-Tabed'nin kayıtlarını har
fiyen tekrar etmektedir.
B- Nes~b Kitapları:
1- el-BeHizuri (ölm. 279/892). Eosabu'I-:Eşraf3S (I-ll, Süleymaniye ktp, Rei-
sülküttab. nt. 597-598, II, vr. 402b). _
Eski ve değerli bilgilerj ihtiva eden bueserde, Ciihiliyyedevrinde ve İS'laml devirde
yaşamış olan ileri gelen şahsiyetierin nesepkrine ve onlarla ilgilihaberlere yer ve
rilmektedir. Bu kitapta, Zuheyr'e ve oğlu Ka'b'a da birkaç sayfa tahsis edilmiş
bulunmaktadır ki burada Zuheyr'in nesebi, babası EbU Sulma'nın Tayyi' kabi
lesine yaptığı baskın anlatılır.AyrıeaEbU Sulma'nın, oğlu Zuheyr'e yaptığınasihat
kaydedilir ki, bu, sadecebukaynakta yer almaktadır.Diğertaraftan Ka'b veonun
oğulları hakkında da kıymetli kayıtlar bulunmaktadır.
LLI- MUAHHAR KAYNAKLAR:
A- Dilbiiim Kitapıarı :
1- es-Suyuti (ölm. 911/i505), el-Muzhir ri 'Ulfimi'I-Luğa ve Envli'ıhii 36
(I-II, nşr. M. Ahmed CadelmevIii v.b, Kahire, ts., II, 424,477,479,480,482). Dil
bilim ('Vıumu'l-l.uğa)'ileilgili olan bu eserin son fasıllarmdaşairlerden, bu arada
Ztıheyr'dende bahsedilmektedir. Künyesinin Ebu Buceyr olduğu ifade edilir ki
bu, önemlidir. Diğer kay:tlar, genellikle onun edebi :;;ahsiyetine dairdir ve müel
lif, İbn Scllam el-Cumahi, Ebü Zeyd el-Kı!reşı. ve lbn Reşik (ölm. 456/1064)
v.b. müelliflerin eserlerine istinat etmiş görünmektedir.
B- Mesel (Atasözü) Kitaph.rı:
1- Mufı;ıddal b. Selerne (ölm. 291/903), e1-Ffihır 37 (nşr. 'Abdul'atim et-Ta
Mvı, M. 'AH en-Necc:ar, Kahire 1380/1960, s. 176-177,212). Eski Arap emsaline
ve meşhur tabirIere tahsis edilmiş bulunan bu eserde, şairimiıle ilgili iki mesel
vardır ki, önemlidir. Bunlardan birinde, el-Haris b. Varkil' es-Saydiivi'nin Benu
'Abdillalı b. Gataffin'a baskın yaparak Zuheyr'in dev~lerini ve kölesi (çobanı)
Yesar'ı alıp götürmesi ve bunun üzerine Zuheyr'in..,onu hkvetmesi anlatılır, Bu
rivayet, ayrıca KWihu'I-Ağani (X, 315 v.d.)'de de geçmektedir. Diğerinde ise,
(34) Müellif ve eseri hakkına bk. GAL, I, 345, Suppl., I, 587~588.
(35) Müel1if ve eseri hakkında bk. GAL, I, 141-142; St:pPI., I, 2t6.
(36) Müellif.ve eseri hakında bk. GAL. II, 143-144,;Suppl., II, 178 v. dd.
(37) MüeUii ve eseri hakkında bk. GAL, I, 118; Suppi., I, 18ı.
173
ravisi ve talebesi şair el-Hutay'e'nin,Zuheyr'in "en büyük şair" olduğunu söyle
~ğinden bahsedilir. Bu iki mesel, ban muahhar mesel kitaplarında da mevcuttur.
2~ el-Meydan!(ölm. 51RflI24)', Mecma'u'I-Emsap8 (I-H, nşr. M. Muhyiddin
fAbdulhamid, Daru'l-Fikr, Mısır 1393/ 1972, I, 126-127, 232; II, 364). Burada,
el-Fihrr'de geçen, Zuheyr'le ilgili iki mesele ilaveten, bir mesel daha verilir
ki, b-ımagöre, bir gün, Zuheyr veve oğlu Ka'b, yoloulukiçin bir gemiye binerler.
Gemide Zuheyr, oğluna meşhur kasidesini (Mu'allııl,ca'sıııı) inşad eder ve ezberle
mesini söyler. O da "olur" der. Sabah olunca, Ka'b'a kasideyi ne yaptığını sorar.
"Unuttum" cevabınıalır. Bu hadise, ilkdefa bueserde bahis konusu edilmektedir.
3- et-Tarabulusi (ö!m. 1308/1891): Fed.'idu'I-Le'aL. fi Mecma'I'I-EmsaP9
(I-IL,Beyrut 1312,I, 107; 193;II, 322). Şairiınizle ilgili, yukarıda zikredilen emsal,
aynen bu eserde de tekrar edilmektedir.
B- Şeviihid Şerhleri:
Nahiv kitaplarında herhangi bir kaideyi izah etmek için zikredilen şahidieri
şerh etmek üzere yazılmİş olan bu nevi eserIerde, ekseriya misal olarak getirilen
beytin kime ait olduğu söylendikten sonra, o şair hakklnda bilgi verilmektedir.
Genellikle bu bilgiler, daha önce yazılmış eserlere dayanan kısa .huHisalarda:n
ibarettir. Bunlardan şu üç tanesi önemlidir:
1- es-Suyutl (ölm. 911/1505), Şerhu Şevibidi'l-Muğni (Kahire 1322, s 4,
7,8,30,48-49,107,178,25fı). MüeIlif esas olarak, Kitibu'I-Ağini, Cemheretu Eş'iri'l
Arab v.b eserle,'e dayanmakta ve bu arada ez-Zubeyr b. Bekkar'm el-Muvaffa
kıyyilt'ından ve İbn Dureyd (ölm. 321/933)'in el-Vişab'ından bazı nakitlerde
bulunmaktadır ki bunlar, önemli hususlardır.
f- ei-'Abbasİ (olin. 963/1555), Me'ihidu't-Tensis 'alii Şevahidi't-Telhis40
(Bulak 1274,s. 147-148).Müellif, kaynakzikretmeksizin, ana kaynaklardaki malu
matr 'özetlemektedir.
3- el-Bağdadi (ölm. 1093/16&2), Hız3.netQ'I..:Edeb ve Lubbu Lublibi'Lisani'l
'Arab41 (leIII-, nşr. 'Abdusselam M. Harun, Kahire 1387/1967,II, 332v.dd.,410).
Uzun seyahatları esnasında muhtelifmemleketlerin kütüphanelerinden, bu arada
lstanbul'~akikütüphanelerden de istifade eden müeIlif, eserinde, muhtelifyerlerde
dağınık bir halde bulunan bütün bilgileri bir araya toplamıştır. Zuheyr'in hayatı
ve edebi şahsiyeti içn, İbn Kuteybe, Ebu'l-ferec el-İsfahani ve İbn 'Abdilberr
(ölm. 463/1071)'den, açıkça iktibaslarda bulunmuştur. Ayrıca, Zuheyr'in Di-
(38) MüeUif ve eseri hakkında bk. GAL, I, 289; SuppI., 1, 506-507.
(39) MüeIHf ve eseri hakkında bk. GAı., SuppJ., n, 760.
(4/'<) Müellif ve eseri [akkında bk. GAL. Suppl., II, -394.
(41) Müemf ve eser' hakkında bk. GA!" ll, 286; Suppl., II,397.
174
Description:963/1555), Me'ihidu't-Tensis 'alii Şevahidi't-Telhis40. (Bulak 1274, s. 147-148) . mişt!r. 7- F. Krenkow, Zuh.air b. Ahi Sulma, EI, IV (1934), 1236-1237.