Table Of ContentModern Türklük
Araştırmaları Dergisi
Cilt 7, Sayı 2 (Haziran 2010), 177-198
DOI: 10.1501/MTAD.7.2010.2.30
Telif Hakkı©Ankara Üniversitesi
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi
Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü
Cumhuriyet Nesline Bilgilik:
Çocuk Ansiklopedisi
Makbule SARIKAYA
İnönü Üniversitesi (Malatya)
ÖZET
Cumhuriyet Türkiyesi'nin ilk yıllarında çocukların temel bilgi ihtiyacını karşılayacak ve
yeni yetişen nesillerin çağı yakalayabilmesine yardımcı olabilecek eserlerden biri de
1927 yılında yayınlanan Çocuk Ansiklopedisi’dir. İlk olarak İngiltere’de yayınlanan bu
Ansiklopedi, Faik Sabri, Mehmet Zekeriya ve Sabiha Zekeriya’nın tercümeleriyle
Türkçeye kazandırılmıştır. Cumhuriyet döneminin ilk Çocuk Ansiklopedisi olan bu
eserde okuyucuya bilimden sanata, oyuncaklardan tarihe kadar birçok alanda
anlaşılır ve bilimsel bilgi sunulmuştur. Çocukların eğitim özellikleri dikkate alarak
hazırlanan ve sekiz cilt olarak planlanan ansiklopedi, merak uyandıran konu içeriğiyle
okul çocukları başta olmak üzere geniş bir okuyucu kitlesine de hitap etmeyi
amaçlamıştır. İlk dört cildi eski harflerle, harf inkılâbının ardından yeni Türkçe harflerle
yayını sürdürülen Ansiklopedi, dönemin okul çocukları arasında en çok okunan
eserlerden biri olmuştur. Cumhuriyet kuşağının yetişmesinde belirlenen ilkeler
doğrultusunda, bilimin rehber edinilerek millî ve evrensel birçok konunun çocuğun
anlayabileceği şekilde anlatıldığı bu Ansiklopedi, ilk çocuk ansiklopedisin olması
bağlamında ele alınıp incelenmiştir. Çocuk Ansiklopedisi çocuğun eğlenerek
öğrenmesi, kalıcı bilgi kazanması, deney ve gözleme dayalı anlayışı kavraması, edebî
ve sanatsal yönünü geliştirmesi noktasında Cumhuriyet nesli üzerinde etkisi ve
yansıması da tartışılmıştır.
ANAHTAR KELİMELER:
Ansiklopedi, Çocuk Ansiklopedisi, Sabiha Zekeriya, Mehmet Zekeriya, Faik Sabri.
ABSTRACT
In the early Republic of Turkey there were many publications for children to have
basic knowledge. Children's Encyclopedia was one of this kind sources, published in
İstanbul, in 1927. Firstly published in England, Children's Encyclopedia was translated
and adapted by Faik Sabri, Mehmet Zekeriya and Sabiha Zekeriya from English to
Turkish. This first children's encyclopedia in Republican era, represent not also a
178 Modern Türklük Araştırmaları Dergisi Cilt 7. Sayı 2. Haziran 2010
knowledge source for any kind of reader. It covered many subjects from science to
art, and history history. The first forth volume of encyclopedia was in the Ottoman
Turkish language. After alphabet change in 1928, it was published in New Turkish
latinized alphabet. Children's Encyclopedia spreading among school boys and girls, it
has to be one of the most popular schooling tool. With this encyclopedia, publishers
and translaters determined their idea for child education in new Republic of Turkey.
Subjects were universal but also nationalized, or adapted to fullfil the national needs.
KEY WORDS:
Encyclopedia, Child Encyclopedia, Sabiha Zekeriya, Mehmet Zekeriya, Faik Sabri.
1. Giriş: Ansiklopedi Kavramı
Sözlüklerde 'ansiklopedi', belli bir yönteme göre düzenlenen, bilim, sanat ve uğraş
dallarının tüm bilgilerini ayrıntılı olarak bir arada bulunduran, genellikle birkaç ciltten
oluşan kitap, bütün ilimleri kapsayan bilgilik olarak tanımlanmaktadır. (Çağbayır I
2007: 261) Başka bir deyişle ansiklopediler, hayata dair hemen her konuda, genel veya
özel araştırma konularında bilgi veren, alfabetik sıraya göre düzenlenmiş referans
kaynakları olup, farklı yaş ve eğitim düzeyindeki kişi veya gruplara, meslek alanlarına
ve araştırmacılara yönelik içerik sunmaktadır.
Modern anlamda ilk ansiklopedik eser oluşturma fikri, XVI. yüzyılda teknik,
sosyal ve kültürel konularda artan bilgi birikiminin geniş kitlelere yayılması amacıyla
Batı’da başlamış ve ilk örnekleri XVII. yüzyıldan itibaren verilmiştir (Aykut 1989: 19).
XVIII. yüzyılda İngiliz bilgin Ephraim Chambers’in Cyclopaedia’sı yayınlanmış, Fransız
Aydınlanma düşünürü Denis Diderot’un önderliğinde devrin Aydınlanma yazar ve
düşünürlerinin katkılarıyla hazırlanan Açıklamalı Bilimler, Sanatlar ve Zanaatlar
Ansiklopedisi 1780’de cilt sayısını otuzbeşe ulaştırmıştır. Yine 1731–1750 yılları arasında
64 cilt olarak yayınlanan Universal Lexicon, 1771’de yayınlanan Encyclopaedia Britannica
ve bu yüzyılın sonlarında 196 ciltlik Encyclopédie Méthodique’in yayınlanmasıyla
Batı'daki ansiklopedik eser alt yapısı güçlendirilmiştir (Aykut 1989: 20-21).
XVIII. yüzyıl Avrupası'nda hızla gelişen Ansiklopedicilik akımıyla,
Aydınlanma'nın birikimi Fransız Ansiklopedistler Denis Diderot, Jean Le Rond
d’Alembert ve Dietrich Holbach gibi kişilerin hazırladığı ansiklopedilerle tüm sosyal
tabakalara ulaştırılmıştır (Gökberk 1998: 317). XIX. yüzyılda sayısı ve nitelikleri artan
yeni ansiklopediler başka dillere çevrilerek evrensel bir hâl almaya başlarken,
ardıllarını etkileyen Britannica ve Brockhaus gibi örnekler oluşturulmuştur. XX. yüzyıla
kadar Fransa’da 31 ciltlik La Grande Encyclopedie ve Rusya’da Entsiklopedicheskiy
Slovar’ın benzerlerini Polonya, Danimarka ve Bulgaristan’da yayınlanan
ansiklopediler takip etmiştir (Aykut 1989: 23-24).
Cumhuriyet Nesline Bilgilik: Çocuk Ansiklopedisi Makbule Sarıkaya 179
2. Türkiye’de Ansiklopedicilik ve Çocuklar İçin Ansiklopedi
Çalışmaları
Batı'da yaşanan bu ilerlemeyi yeterince takip edemeyen Osmanlı Devleti ise, ancak
XIX. yüzyılın ortalarından itibaren gelişmelerden etkilenmiş, çeşitli ansiklopedileri
örnek alan eserler yazılmaya veya çeviriler yapılmaya başlanmıştır (Doğan 1992: 714,
720)1. Böylece zengin yazar kadrosunca hazırlanan ve geniş bir bilgi alanına sahip
ansiklopedilerle tarih, politika, tıp, sanat, edebiyat, eğlenceli hikâye ve oyun gibi birçok
konuda bilgi birikimi, her insanda merak duygusu uyandıracak bir bilimsel anlayışla
sunulmaya ve toplumun genel bilgi ihtiyacı karşılanmaya çalışılmıştır (Doğan 1993:
131, 138). Bu yönüyle Cumhuriyet’ten önce Türkiye’de modern anlamda ansiklopedik
eser çalışmalarında ilk girişim, Ali Suavi’nin Kamusuʹl‐Ulûm veʹl‐Maarif adlı eserinin
1870’lerde fasiküller hâlinde yayınlanmasıdır. Tamamlanamayan bu eseri, 7 ciltlik
Ahmet Rıfat Efendi’nin Lugât‐ı Tarihiyye ve Coğrafiyye adlı telif eseri takip etmiştir.
Ansiklopediciliğin önemli eserlerinden olan Şemseddin Sami’nin Kamusü’l‐a’lâm’ı
1899’da 6 cilt olarak tamamlanmış (Türkiye’de Dergiler ve Ansiklopediler 1984: 221–222.)
ancak 1897’de Salih Zeki’nin Kamus‐ı Riyaziyat'ı tamamlanamamış ve 1910’da
Emrullah Efendi’nin 30 cilt olarak planladığı Muhitü’l‐maarif’i de sadece tek cilt
yayınlanabilmiştir (Türkiye’de Dergiler ve Ansiklopediler 1984: 224). Ayrıca ilk ev ve aile
ansiklopedisi olarak değerlendirilen Rehber‐i Umur‐ı Beytiyye adlı eser, 1900 yılında
yayınına başlamış ise de 1908’de III. cildinden sonra devam edememiştir. Yine 1913’de
Salih Zeki’nin Asar‐ı Bakiye’si, 1914’de Rıza Tevfik’in Kamus‐u Felsefe’si ve 1915’de
Bursalı Tahir’in Osmanlı Müellifleri de planlanın aksine sadece iki cilt çıkabilen eserler
arasında yer almıştır. Dolayısıyla Batılı manada ilk ansiklopedik çalışmaların yüzyılı
Aydınlanma'nın birikimini kullanan Avrupa'da yayınlanan ansiklopedilerle
kıyaslanabilecek nitelik ve kapsamda olmayan (Aykut 1989: s.68-72) ve büyük ölçüde
tamamlanamayan bu eserlerle Türkiye'de Ansiklopedicilik faaliyetinde Cumhuriyet
dönemine gelinmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti, 1920’lerde gelecek kuşakların Batı dünyasıyla arasındaki
açığı kapatabilecek, millî karakterinin ve dünyanın farkında olabilecek nitelikte
yetişmesi istediği nesilleri hedef alarak maarif davasını önemsemiş, bunun için de
okullaşmayı artırmış, bilgiye ulaşılabilecek referans kaynaklar yazılması ve çeviriler
yapılmasına öncelik de vermiş, yetişkinler için halk eğitimi ve toplumun okuma-
yazma ihtiyaçlarına yönelik gereksinimlerini karşılayacak ve sürekli öğrenmeyi
1 Dünya genelindeki bu evrensel etkileşimden XIX. yüzyılın sonlarından itibaren Doğu dünyası
da payını almış ve IX-XV. yüzyıllar arasındaki ansiklopedik tarzda eser yazılmasına rağmen
uzun süreli durgunluk Büstanî’nin Dairetü’l‐maarif gibi örneklerle sonlandırılmaya çalışılmıştır.
Bkz. Türkiye’de Dergiler ve Ansiklopediler (1984:221).
180 Modern Türklük Araştırmaları Dergisi Cilt 7. Sayı 2. Haziran 2010
sürdürebilecek çalışmalarda bulunmuştur (Akyüz 2001: 297-301). Cumhuriyet’in ilk
döneminde eğitim bütün gelişmelerin temel sorun çözücüsü olarak görülmüş ve bu
sebeple bir modernleşme aracı olarak ilk elden hem çocuk eğitimi alanında (pedagoji)
öğrenim görmek üzere yurt dışına çok sayıda öğrenci gönderilmiş, hem de bu alanda
hizmet vermek üzere çok sayıda yabancı uyruklu eğitimci istihdam edilmiştir.
Bilimin rehberliği esas olarak kabul edilerek, XX. yüzyılın önemli söylemlerinden biri
olan bilgi toplumunun yaratılması yolunda bireye verilecek bilgilerin içeriği ve niteliği
ve özelliklerinin belirlenmesine çalışılmış (Doğan 1994: 102) Avrupa'da biçimlenmekte
olan pedagoji biliminin ulaştığı seviyenin kazanımlarından yararlanılarak yarının
yetişkinleri olacak çocuğun eğitimi; algı, kavrayış ve anlama kapasitesi ve "bize" has
özellikleri incelenmiş ve onlara yönelik eserler hazırlanmıştır. Öte yandan 'çocuk
edebiyatı'nın çocuklara yönelik yayınlar kategorisinde edebiyat hayatına yeni eklenen
bu eserlerle önemli bir boşluk doldurulmuş aynı zamanda ilk kez çocuklar için
ansiklopedik eserler oluşturulmuştur.
Cumhuriyet Türkiyesi için istenen niteliklere sahip bireylerin yetişmesinde,
devletin kuracağı eğitim kurumlarının yanında dönemin yaygın iletişim araçlarından
gazete, dergi ve mecmualar da bu amaç ve kapsamda yayınlanmıştır (Doğan 1994:
s.102). Çocuk ansiklopedileriyle de çocukların sıkılmadan, eğlenerek öğrenmeleri
sağlanmış, aynı zamanda onların sık sordukları sorulara da anlayabilecekleri bilimsel
cevaplar verilmek istenmiştir. Kısa zamanda ve kolaylıkla bilgiye ulaşabilmeyi
sağlayan ansiklopediler, hayata dair birçok bilgiyi içinde barındıran sistemli eserler
olduğu gibi hitap ettikleri okuyucu kesiminin yaş ve eğitim durumuna göre de içerik
açısından farklılıklar göstermiştir. Bu bağlamda gelişen dünyada, üzerinde
araştırmalar yapılarak elde edilen sayısız bilginin seçim ve sunumunda 'çocuğa
görelilik' ilkelerine dikkat eden, çocukların ihtiyacı olan bilgiyi ona verdiği gibi onu
öğrenmeye yönlendiren ilk çocuk ansiklopedisi, 1927 yılında İstanbul'da Resimli Ay
Matbaası'nda basılan ve bu çalışmamızda inceleyeceğimiz Çocuk Ansiklopedisi’dir.
3. Çocuk Ansiklopedisi
Türkiye'de Çocuk Ansiklopedisi adıyla yayınlanan eser, Arthur Butler Phillips Mee
(1875-1943) tarafından İngiltere'de 1908’de hazırlanmaya başlanan 10 ciltlik Children’s
Encyclopedia, Amerika Birleşik Devletleri’nde The Book of Knowledge (1910) ismiyle
yayınlanan eserin tercümesidir. Çocuk Ansiklopedisi, Cumhuriyet'in ilk nesil
çocuklarına bir armağanı gibi düşünülebilir, ilk çocuk ansiklopedisi, ilk çeviri çocuk
ansiklopedisidir. Dönemin Maarif Vekâleti Talim ve Terbiye Dairesi’nin tasvip ve
himâyesinde çevirisi yapılmış ve Türkiye Himâye-i Etfal Cemiyeti’nce2 faydalı
2 Bugün adı Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu olan Türkiye Himaye-i
Etfal Cemiyeti, 30 Haziran 1921’de Ankara’da kuruldu. Türkiye Cumhuriyeti’nin sosyal hizmet
Cumhuriyet Nesline Bilgilik: Çocuk Ansiklopedisi Makbule Sarıkaya 181
görülerek çocuklar için tavsiye edilmiştir.3 Türk çocuklarına kazandırılan
Ansiklopedi'nin İngilizceden Türkçeye çevirisini dönemin Fransa'ya coğrafya tahsili
için gönderilen ve Türkiye'de Coğrafya biliminin kurucularından Faik Sabri (Duran),
Türk gazeteciliğine katkıları bir tarafa Türk düşüncesinde dünyayı "sol" pencereden
de okuduğunu bildiğimiz Mehmet Zekeriya ve Sabiha Zekeriya (Sertel) çifti
yapmıştır.4 Son iki ismin tercih edilmesinde Anglo-Amerikan dünyada eğitim
formasyonları, İngilizceye vâkıf olmaları belirleyici olsa gerektir. Yine Sabiha
Zekeriya'nın ABD'de sosyoloji tahsil ettiği, ve her ikisinin de çocuk meselesiyle
yakından ilgilendikleri de bilinmektedir. Çocuk Ansiklopedisi, on beş günde 64 sayfalık
cüzler şeklinde yayınlanmış, her altı cüzün birleştirilmesiyle yaklaşık 380–400
sayfadan oluşan ciltler meydana getirilmiştir (Çocuk Ansiklopedisi I 1927: 4-5). Sekiz cilt
olarak tasarlanan eserin çevirisi cüzler hâlinde yayınlanmış ve ilk ciltler bir yıl içinde
anlayışını ve çocuk davasını gerçekleştirmek üzere öncelikle savaş sırasında öksüz ve yetim
kalan kimsesiz çocukları devlet tarafından himâyesi ile işe başlayarak kurumsal anlamda kısa
zaman içinde yurt içi ve yurt dışında şubeler açarak teşkilâtlandı. Cemiyet kurduğu birçok
kurum ile sağlık, eğitim ve kültür hizmetlerini çocuk ölçeğinde anne, aile ve topluma
ulaştırmıştır. Uluslar arası faaliyetlere katılan Cemiyet, Cumhuriyet Türkiyesi’nin anlayış ve
uygulamalarında önemli görevler üstlenen hem gönüllü hem de devlete bağlı niteliği ile melez
bir yapılanmaya sahiptir. Geniş bilgi için bkz. Sarıkaya (2005).
3 Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin 17 Teşrin-i Evvel (Ekim) 1926 yılında yaptığı merkezî
umumî toplantısında Amerika’da yayınlanan çocuk ansiklopedisinin Türkçeye kazandırılması
konusu görüşülmüştür. Gürbüz Türk Çocuğu II (1926: 26).
4 Mehmet Zekeriya Sertel (1890-1980), Türk gazeteciliğinin önemli isimlerinden Sertel, İstanbul
Hukuk Fakültesi’ni bitirdikten sonra Sorbonne Üniversitesi’nde eğitim almış daha sonra
Amerika’da Columbia Üniversitesi’nde gazetecilik eğitimini tamamlamıştır. Türkiye’ye
geldikten sonra gazete ve dergi işleriyle uğraşarak Resimli Ay dergisini, Hayat Ansiklopedisi’ni ve
Tan gazetesini de idare etmiştir. Ayrıca Cumhuriyet, Rumeli ve Vatan gazetelerinde yazıları
yayınlanan Sertel, Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin yayınlarına da katkıda bulunmuştur. Yazarın
seyahat ettiği yerlere ait anı, inceleme ve gezi yazıları bulunmaktadır. Işık (2007, 8: 3170).
Sabiha Zekeriya Sertel (1895-1968), Selanik İdâdîsi, Fransız Okulu, Selânik Amerikan Koleji’nde
eğitim alan Sabiha Zekeriya, 1917 yılında Mehmet Zekeriya ile evlenerek Amerika’ya gitmiş,
Columbia Üniversitesi Amelî İçtimaiyyat (:Uygulamalı Sosyoloji) alanında çalışmıştır. İlk
yazıları Selanik’te Çocuk Bahçesi gazetesinde yayınlanan Sabiha Zekeriya, 1923 yılında yurda
dönüp eşiyle Ayın Tarihi dergisini, Resimli Ay, Resimli Perşembe, dergilerini ve Hayat
Ansiklopedisi’ni ayrıca Tan gazetesini çıkarmış, birçok eserinin yanında çocuk kitapları da
yazmıştır. Yazarın roman, anı, çeviri eserlerinin yanında inceleme eserleri de bulunmaktadır.
Bkz. Işık (2007, 8: 3169). Faik Sabri Duran (1882-1943), İlk ve orta öğrenimini İstanbul’da
tamamlayarak 1908’de Fransa’ya coğrafya alanında öğrenime gönderildi. 1912’de yurda dönüp
İstanbul Darülfünunu Edebiyat Fakültesi’nde coğrafya öğretmenliğine başladı. 1920’den sonra
öğretmenliğin yanında idarî hizmetler üstlendi ve Türkiye’de coğrafyanın yerleşmesinde
katkılarda bulundu. Türk Coğrafya Kurumu’nun kurucuları arasında yer alan Duran, coğrafya
ile ilgili çok sayıda eser ve coğrafya ders kitapları yazmıştır. Eserleri arasında; Bugünkü Türkiye
(1937), Bugünkü İngiltere (1937), Bugünkü Rusya (1937), Bugünkü İtalya (1937), Bugünkü Almanya
(1937), Bugünkü Japonya (1938), İnsanlar Alemi (1939) sayılabilir. Bkz. Işık (2007, 3: 1103).
182 Modern Türklük Araştırmaları Dergisi Cilt 7. Sayı 2. Haziran 2010
okuyucuya ulaştırılmıştır.
3.1. Çocuk Ansiklopedisi'nin İçeriği
Çocuk Ansiklopedisi, çocuklara çağın getirdiği son yenilikleri görerek, anlayarak ve
eğlenerek öğrenme imkânı vermiştir. Çağın gelişmelerini oldukça yakından takip
eden eserin giriş bölümünde, XX. yüzyılda elde edilen bilgilerin çocukların tüm
ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikte olduğu ve kolaylıkla anlaşılabilecek bilgilerin
somuttan soyuta ilkesine uygun, sade bir dille sunulduğuna dikkat çekilmiştir. Aynı
zamanda bilgiyi geniş kitlelere yaymayı amaçlayan Ansiklopedi'nin ilk olarak
İngiltere’de yazıldığı, kısa süre içinde Fransa ve Amerika gibi ülkelerde tercüme
edilerek yayınlandığı belirtilmiştir (Çocuk Ansiklopedisi I 1927: 4). Türkiye’de çocuk
ansiklopediciliğinde bir ilk olan eser, İngilizceden birebir tercüme edilmemiş içeriği
milli konuların eklenmesi veya ilişkilendirilmesiyle yeni bir uyarlama ile
zenginleştirilmiş, Cumhuriyet Türkiyesi'nin çağı yakalayabilecek zihnen ve bedenen
sağlıklı ve donanımlı bir neslin yetiştirilmesini esas alan Çocuk Davası temelinde Türk
İnkılâbı'na katkıda bulunmuştur. (Sarıkaya, 2007: 1-19) Öte yandan Türkiye’nin 1920’li
yıllardaki mevcut bilgi birikiminin istenilen düzeyde olmayışı ve en kısa zamanda
çağı yakalama ihtiyacı yalnızca çocuk davasında değil, ihtiyaç duyulan pek çok
alandaki gereksiminler dönemin önder ve etkin ülkelerindeki birikimin tematik ve
kategorik olarak çeviri ile alınmasını gerekli kılmıştır. Bu bağlamda Türk İnkılâbı'nın
elitlerine hâkim olan anlayış muasır medeniyet'i bilme, anlama ve herhâlde kendi
toplumsal ve millî gerçeklerine dolayısıyla ihtiyaçlarına uyarlama olmuştur
denilebilir. Nitekim bu inkılâpçı aydınlar "...Medeniyetin icatları, fennin harikaları, cihanı
değişiklikten değişikliğe sürüklediği bir devirde asırlık köhne zihniyetlerle…”(Kocatürk 1999:
80) ilerlemenin olamayacağını kavramıştır. Böylece memleketin mutlaka çağdaş (asrî),
medenî ve yepyeni olması için yenileşme yolunda durmadan ilerlemek ve bu
"ahengin haricinde kalmamak" gerekli görülmüştür (Kocatürk 1999: 81).
Bilgi çağını yakalamada hızlı bir yöntem olan çevirinin kullanılmasıyla
hazırlanan Çocuk Ansiklopedisi’nin ilk cildinin girişinde 'Kız ve Erkek Çocuklara'
başlıklı yazıyla çocuklara seslenilerek; şimdiye kadar gördükleri hiçbir kitaba
benzemeyen, içinde merak uyandıran hikâye ve resimlerin olduğu, sıkıcı olmayan
tam tersine onları eğlendirecek olan bu eserde, anne ve babalarının sabrını tüketen
tüm soruların cevaplarının bulunabileceği açıklanmış, ders kitabı olmamasına rağmen
okuldaki derslere yardımcı olabilecek ansiklopedik eserin sevilerek okunabileceği
ifade edilmiştir (Çocuk Ansiklopedisi I 1927: 2). Ayrıca onların ilgisini çekecek renkli ve
gösterişli kapağın içinde çok sayıda resim, oyun ve bulmacalara yer verildiği “Çocuklar
bu kitap sizin içindir. Şimdiye kadar elinize geçen kitapların hiçbirine benzemeyen yepyeni bir
kitap; meraklı hikâyelerle dolu, sizlere birçok şeyler öğretecek çok resimli bir kitap... Ne o,
Cumhuriyet Nesline Bilgilik: Çocuk Ansiklopedisi Makbule Sarıkaya 183
kaşlarınızı çattınız... Merak etmeyiniz. Can sıkıcı bir kitap değil, sizi hiç yormayan hem
eğlendirecek hem de size bilmediğiniz birçok şeyleri öğretecek” denilerek çocuklar için ilginç
gelebilecek nesnelerden yararlanılmıştır. Yine, “Siz daha yeni konuşmaya başladığınız
vakit, etrafınızda bulunanlara birçok sualler sorar durusunuz... Bu ne? Bunu kim yapmış?
Neden böyle olmuş? Niçin şu şöyle oluyor? Şimdi büyüdünüz. Büyüdünüz ama yine birçok
sualler sorup duruyorsunuz. Ekseriya anneniz bunlara bir cevap bulup veremiyor. Babanız da
sabrı tükenerek; “ben ne bileyim... Bunları sonra sen kitaplarda görüp öğrenirsin!” diye sizi
başından savıyor... O vakit siz de kendi kendinize; “Kitaplarda mı görüp öğreneceğim? Hangi
kitaplarmış onlar?..” diyeceklerin yardımına yetişecek Ansiklopedi'nin çevirmenlerinin
formasyonu da bilinirse, aslında kapalı bir biçimde çocuk-ebeveyn ilişkisinde
ebebeynin yetersizliğine de gönderme yaparak, hedef kitle olarak çocuğun kendi
kendine, aslında otonom kimlikle soru'nun (yani çocukta merakın kışkırtılması ve
merak ettiği bilgiyi kendi başına araştırıp öğrenmesi) cevabı'nın peşinden gitmesi,
bunun ise çocuğun kendisine bilginin eğlenceli bir şekilde verilerek yapılacağı
belirtilmiştir. Ansiklopedi'nin şüphesiz nesnesi de öznesi Türk çocuklarıdır ve hitâp
onlaradır yani muhatap alınan 'aziz çocuklar'dır. Ansiklopedi'nin her biri
Cumhuriyet'in seçkin aydın öncülerinden olan çevirmen kimliğiyle yayıncıları olarak
heyecanlıdır, kendileri de sanki çocuk neşesi saçmaktadırlar, hatta kendileri birer
çocuk olarak bu "gözlerinin kamaşacağı kitabı"n sabırsızlığını taşımaktadırlar: “İşte
aziz çocuklar... İstediğiniz beklediğiniz kitap nihayet hazırlandı. Bu kitabı daha açmadan evvel
süslü, renkli kapağı sizin gözlerinizi kamaştırdı değil mi? Hele bir sahifelerini çeviriniz...
Göreceksiniz ki bu kitap güzel resimlerle süslüdür. Bir iki yerinden biraz okuyunuz... Sizinle
sizin anlayacağınız bir lisanla konuşuyor. Öyle şatafatlı, can sıkıcı, ekseriya adamı okumaktan
bıktıran lügatlerle dolu değildir. Fakat bu kitabı okumalı, içindeki her biri başka lüzumlu
şeylerden bahseden hikâyeleri dikkat ile gözden geçirmeli, bilemediğiniz birçok bilgileri
öğrenmelisiniz...” denilerek eserin, çocuklara okulda aldığı eğitimi pekiştirme imkânı
sunacağı, günlük hayata dair hemen her konuda zihinlerine takılan sorulara cevap
bulabileceği bir 'akıl arkadaşı' olacağı anlatılmıştır. Çocuklara “Kitabınıza Çocuk
Ansiklopedisi ismini verdik. Fakat bu ansiklopedi sözü sizi sakın korkutmasın. Kitabın içinde
rast geleceğiniz tâbirlerin en ağırı bu isimdir.” şeklinde tanıtılan Ansiklopedi, sade ve
anlaşılır içeriğe sahip önemli bir eğitsel başucu kitabı olarak tanımlanmıştır.
Ansiklopedi’de çocuklar dışında ikinci hitap kitlesi 'Genç, ihtiyar karilerimize'
(Çocuk Ansiklopedisi I 1927: 4-5) başlığıyla verilmiş, eserin yüzyıllardır elde edilen
bilgileri çocukların bile anlayabileceği şekle dönüştürerek sunduğu “İnsanların yirmi
asırda topladıkları malumâtı çocukların dahi anlayabileceği bir hâle koyma fikriyle vücuda
getirilmiş bir eserdir. Bu eser daha neşredildiği zaman her taraftan takdir edilmiş ve derhal diğer
memleketlerde de tercüme veya taklidine teşebbüs edilmiştir.” sözleriyle ansiklopedide,
çocukların yanında büyükler için de kıymetli bilgiler bulunduğu, aslında telif
olmadığı da belirtilmiş 'dünya terbiye mütehhassılarınca' temel referans olarak kabul
184 Modern Türklük Araştırmaları Dergisi Cilt 7. Sayı 2. Haziran 2010
edildiği vurgulanarak 'Türk çocuklarının (ders dışında inkışâflarını temin edecek memba
tedarik etmek) büyük ihtiyacını' da karşılamak üzere çevirisinin yapıldığı bildirilmiştir.
Ansiklopedi, öyle anlaşılıyor ki çevirmenlerinin sunuşuna göre, çocuğun erişmek
istediği bilgiyi hedefleyerek geniş ve çeşitli sıfatlarını hak edecek bir içerikte 'terbiye
usulleri takip edilerek" vurgusuyla çocuk davasında pedagoji biliminin birikimine
uygun hazırlandığı ifade edilmiştir. Elbette eserin çevirmenleri bu noktada
övüngendirler, çünkü bir ilki de gerçekleştirmişlerdir: “Çocuk Ansiklopedisi bütün dünya
terbiye mütehassıslarınca çocuklara verilebilecek en mükemmel eser olarak... Türk çocuklarının
en büyük bir ihtiyacı tatmin etmek için… terbiye usulleri takip edilerek… onlara ders haricinde
inkişaflarını temin edecek bir memba tedarik etmek endişesiyle vücuda getirilmiştir… Çocuk bu
kitapta muhtaç olduğu her şeyi bulacaktır. Sokağa çıkabilen çocuk için burada ilk alakadar
olduğu tabiî şeyler, oyunlar ve oyuncaklar” olduğu ve konuların “… mümkün olduğu kadar
resimle anlatılmaya çalışılan kıraat, hesap ve Fransızca resimlerinin ne suretle öğretilmesi lazım
geldiği de son terbiye usullerine göre nakil edildiği” belirtilmiştir. Ansiklopedi'nin hitap
hedef kitleleri ve neden tercüme edilip yayınlandığı ayrıntılı olarak açıklandığı
görülmektedir
Eğitim uzmanlarınca uygun görülen, çocuğun farklı yaşlarda belirli bilgileri
alması ilkesine uygun nitelikte hazırlanan eserde, küçük büyük herkese karmaşık
konulardaki bilgilerin en sade ve basit şeklinin sunulduğu, “bu kitapta büyük küçük
herkes her şeyi bulabilecektir. Fakat bilhassa çocuklarına iyi, temiz ve nezih bir fikrî ve ahlakî
terbiye vermek isteyen babalar için bu eser bulunmaz bir hazinedir. Çocuk Ansiklopedisi
çocukların lisanıyla yazılmıştır. En ağır mevzular en sade, en basit bir şekle dönüştürülmüştür.
Binaenaleyh küçük büyük herkes ansiklopediyi zevkle okuyabilir.” ve öğretmenlere derslerde
kullanabilecekleri örnekler eklendiği, “Mektepte okuyan çocuklar için ansiklopedi bir
malumat hazinesidir. Muallimler, mürebbiyeler ve ebeveyn için ise kıymetli bir rehber vazifesi
umumî malumatı noksan olan büyükler için de istifade edilebilecek zengin malumat ile
doludur…” denilerek “ Bu eser çocuklardan maada kendilerine müracaat edecek memba
bulamayan mektep muallimleri için de kıymetli bir müracaatgâhtır. Her muallim dersini sınıfta
tevdi için muhtaç olduğu malumat‐ı misâl ve resimleri bu eserde bulabilecektir. Çocuk
Ansiklopedisi on iki kısımdan mürekkep” (Çocuk Ansiklopedisi I 1927: 4) olduğu ve aynı
başlıkların birleştirilmesiyle ansiklopedinin oluşturulacağı anlatılmıştır.
'Analara, Babalara, Muallimlere ve Çocukları Seven Herkese' başlıklı bölümde
ise; kitabın gelişim dönemlerinin dikkate alınarak gençlik için de yazıldığı, çocuklara
sevindiren bir arkadaş olacağı, yetişkinlere ise genç fikirlerin yetiştirilmesinde 'asil'
aynı zamanda 'güç' vazifelerinde yardımcı olabileceği gerçeği “size düşen genç fikirlerin
tahsil ve terbiyesi gibi asil tatlı fakat pek güç vazife için bu kitap en sadık yardımcınızdır. Hiç
şüphesiz içinizde birçoklarınız; “öf! Bu çocuklar bitmez tükenmez sualleriyle kafamın etini
yiyorlar...” diye kaç defalar söylendiğiniz ve sonra düşündünüz: Bari elimizde bir kitap olsa
diye! Böyle suallere cevap verecek hakiki bir aile kitabı... Küçük kız ve erkek çocuklara fikirlerini
Cumhuriyet Nesline Bilgilik: Çocuk Ansiklopedisi Makbule Sarıkaya 185
bozan, hayallerini zehirleyen manasız hikâyeler yerine faydalı bahisler öğreten bir kitap. Sade,
çocukların anlayacakları bir lisanla yazılmış, basit fakat istifadeli bir eser... Küçüklerin kolayca
anlayacakları ve büyüklerin de memnuniyetle okuyacakları bir kitap... Öyle bir kitap ki
güldürerek öğretsin... İyi ama işte böyle bir kitap yok! İşte şimdiye kadar mevcut olmayan bu
kitap, size takdim ettiğimiz bu çocuk ansiklopedisidir” sözleriyle verilmiştir. Çocukların ardı
arkası kesilmeyen sürekli soruları karşısında zorlanan ebeveynin imdadına yetişecek
bir aile kitabı olduğu, çocukların beden ve ruh sağlığını olumsuz etkileyen manasız
şeyler yerine faydalı bilgiler öğreten ve bilgiyi bütüncül bir yaklaşımla sunan kitabın
herkes tarafından memnuniyetle okunacağı vurgulanmıştır. Çocukları güldürerek ve
eğlendirerek öğretme özelliğinin o zamana kadar mevcut olmayan bir nitelik
olduğunu belirten eserin yayıncıları, her şeyden bahsederek çocukların zekâsını
geliştiren ve merak duygusunu canlandıran ve aynı zamanda ders kitaplarının
dışında yeni bir bilgi kaynağı sunma yönünü öne çıkararak tanıtmışlardır (Çocuk
Ansiklopedisi I, 1927: 8). Nitekim yayıncılar, ders kitabı ile derse yardımcı destek olacak
başvuru kaynağı kitap arasında değer farkını da bildirerek eleştirel de bir tutumla “…
bütün insanların bilgileri küçük taze dimağların anlayabilecekleri bir şekilde gösterilecek,
kâinatın bütün esrarlı, meraklı harikaları birer birer çocukların önünden geçirilecek ve bunları
icabat‐ı temalarıyla öğrenmelerine çalışılacak. İşte bu kitaba her bahis ihtiva edeceği, her şeyden
bahis edeceği için ansiklopedi dedik. Uzun zamanlar, tedrisat yalnız ders kitabına merbut kaldı.
Şimdiye kadar meraklı ve genç dimağları her türlü garip ve meraklı hadiselere açık bulunduğu
yaşlarda, çocukların zihnini bir takım kelimeler ve hadiselerle doldurduk” denilerek ders
kitaplarındaki ayrıntıların yoğunluğundan boğulan talepkâr çocuk için eserin
yayınlanmasındaki amaç betimlenmiştir: “Çocuğun zekâsını uyandırmaya… hadiseler
üzerinde düşünmeye sevk etmek… Onları kelimeler arasına gizlenen hakikatleri kendilerinden
bulup çıkarmaya alıştırmak… biz bu kitapla çocukların şahsî zevklerini uyandırmaya ve onlara
güzele ve doğruya muhabbet hislerini vermeye çalıştık. Maksadımız çocuklarımıza mektep
haricinde faydalı ve güzel bir arkadaş temin etmekle beraber ebeveyne ve muallimlere de her
vakit müracaat edebilecekleri, evlatlarına seve seve verebilecekleri bir kitap vücuda getirmektedir.
İşte yapmak istediğimiz iş budur.” (Çocuk Ansiklopedisi I 1927: 8). Bu satırlar, yayıncı
çevirmenlerin vizyonunu da gösterdiği gibi Cumhuriyet'in yeni neslinin çocuk-genç
kimlik ayrımıyla tasarlanan ve uyarlanan bu çeviri ansiklopedinin içeriğinin hangi
insan tipinin (insan: birey: yurttaş) yetiştirilmesine hizmet edeceğinin mesajını
vermişlerdir: Uyanık, diri, canlı zekâsıyla 'kelimelerin arasına gizlenen hakikatin'
peşinde olan, okulda, derslerde "ezberletilen" hadiselerin (bilgi: malumât) kendisi bir
tarafa esasta "hadiselerin üzerinde düşünen" (yine bu bilginin analitik ve çözümleyici
arayışı demek olacak) ve 'şahsî zevkini' inşa edecek kişilikli çocuk ve genç. Bu mesajda
Ansiklopedi'nin başarısının okurlarının ilgi ve eleştirileriyle artacağı vurgulanmıştır.
186 Modern Türklük Araştırmaları Dergisi Cilt 7. Sayı 2. Haziran 2010
3.1.1. Çocuk Ansiklopedisi’nin Bölümleri
Çocuk Ansiklopedisi her cildi aynı başlıklara sahip on iki kısımdan ve her kısım bir
başlık altında toplanan ve hacimsel bir dengeye sahip birçok alt bölümden
oluşturulmuştur. Ansiklopedi’de yer alan on iki konunun başlığı ve içeriği şu şekilde
betimlenebilir: (1) Dünya ve Komşuları: Çocuk burada dünyanın nasıl oluştuğu,
yıldızların ne olduğu, dünyanın bunlar arasındaki yerini özetle gökyüzünde ve
yeryüzünde mevcut her türlü doğa olayları gibi bilgileri bulacaktır. (2) Meşhur
Adamlarının Hikâyesi: Yaptıkları işlerle hiç unutulmayacak olan 'büyük adamlar'ın
hayatı anlatılarak, dünyadaki önemli şahsiyetler ve 'büyük dahiler' tanıtılmış ve
başarıları açıklanmıştır. (3) Tabiat Kitabı: Karada, denizde ve havada yaşayan canlıların
hayatları ve yaşam koşulları nakledilerek, kuşların, balıkların, yılanların ve böceklerin
nasıl yaşadığı anlatılmış; daima etrafta (yani doğada ) görülebilen çiçekler, ağaçlar ve
otlara ilişkin bilgiler resimlerle gösterilmiştir. (4) Masal ve Hikâyeler: Her zaman ve her
yerde söylenen ve bütün dünya çocuklarının seve seve dinledikleri masallar,
hikâyeler, millî efsaneler, hayvan hikâyeleri ve çocuk şiirleri sunulmuştur. (5) Tarih:
Dünyaya ilk geldiği günden bugüne kadar insanın ve insanlığın hayatı açıklanmıştır.
(6) Hayat Bilgisi: Her gün çocuğun gördüğü ve anlamlandıramadığı birçok şeye ilişkin
çocukların sorularına cevap verilmiştir. Örneğin; 'cam nasıl oluşturulur', 'şeker nasıl
elde edilir', 'giydiğimiz şeyler nasıl yapılır', 'büyük fabrikalar nasıl çalışır' vb. (7)
Kendimiz: İnsanın beyin, ruh ve vücuduyla ilgili bilgilerin yanında vatandaşlık
bilgisinin de verildiği bu bölümde, çocuklara 'yurttaşlık' hakları ve vazifeleri
anlatılmıştır. (8) Memleketler: Dünya üzerindeki bütün milletler nasıl ve nerelerde
yaşarlar sorusuna ilişkin açıklamalar yapılmıştır. (9) Resimli Atlas: Bu atlaslarda
dünyadaki ülkeler tanıtılmış ve ülkelerin tarımı, sanayisi, ulaşımı gibi temel bilgiler ele
alınmıştır. (10) Suallere Cevap: Çocuğun aklına gelebilen (tahminî) her soruya cevaplar
verilmiştir. (11) Oyuncaklar ve Eğlenceler: Çocukların ev içinde ve ev dışında kendi
kendilerine yapabilecekleri oyuncaklar, el işleri, dikiş, bilmeceler, meseleler ve
tecrübelere yer verilmiştir. (12) Mektep Dersleri: Okuma-yazma, hesap ve Fransızcaya
ait ders örnekleri gösterilmiştir. (Çocuk Ansiklopedisi I 1927: 5)
Yukarıda belirtilen ve her ciltte tekrarlanan aynı başlıkların alt başlıkları, bellek
destekleyici ve geliştirici bir içerikle hazırlanarak çocukların uzun süre dikkatini
toplamasını zorunlu kılmayacak, çocuğun kısa bir zaman içinde değişecek yeni
uğraşına uygun olup onun canını sıkmayacak kısalıkta düzenlenmiştir (Çocuk
Ansiklopedisi I 1927: 4). Ansiklopedi’de çocukların en çok dikkatini çeken görsel unsur
olan resim sıklıkla kullanılmış; okuma, matematik ve Fransızca konuları, dönemin son
eğitim yöntemlerinin gerektirdiği içerikle işlenmiş ve bilişsel ve görsel unsurlarla
faydacılık artırılmıştır. Her konunun ayrı ayrı incelenerek aktarıldığı Ansiklopedi,
çeviri bir eser olmasına rağmen, gözden geçirilmiş, terbiye yöntemi aynen
Description:Cumhuriyet Nesline Bilgilik: Çocuk Ansiklopedisi Makbule Sarıkaya 179. 2. Türkiye'de Ansiklopedicilik ve Çocuklar İçin Ansiklopedi. Çalışmaları.